Bu arada haksız şekilde yapılan haciz işlemi de haksız eylem niteliğinde olup, bundan dolayı kişilik hakkı zedelenen kişi manevi tazminat isteminde bulunabilir....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 25/12/2012 NUMARASI : 2008/268-2012/649 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı tazminat ve istirdat davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira bedelinin istirdadı, maddi ve manevi tazminat istemlerine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar verilmiş hüküm davacı ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Hükme esas alınan 30.11.2006 tanzim tarihli 5 yıl süreli, 1.000 m2 alanlı ve 30.05.2007 tanzim tarihli 10 yıl süreli 1.500 m2 alanlı kira sözleşmeleri konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. 30.05.2007 tanzim tarihli sözleşmenin son sayfasında” iş bu sözleşme 12 madde ve 3 sayfadan ibaret olup taraflarca 30.05.2007 tarihinde üzerinde karşılıklı anlaşmaya varılarak 30.05.2007 tarihinde tanzim ve imza edilmiştir....
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre dava tarihinden sonra davacının maaşından yapılan kesintilerin iade edildiği, bu nedenle menfi tespit-istirdat davasının konusu kalmadığı, kredi kartının asıl kart hamiline 5464 Sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 8/6.maddesi uyarınca teslimi gerekirken, davacının bildirdiği adreste çalışanına teslim edildiği, bankanın böylece kusurlu olduğu, kartın kullanılmasından doğan borcun ödenmemesi nedeniyle davacı aleyhine icra takibi başlatıldığı, maaşı üzerine haciz konulması için çalıştığı işerine yazı yazıldığı ve maaştan kesinti yapıldığı, B.K’nun 49.maddesi hükmü gereği davacının kişilik haklarının zarar gördüğü, davacının sosyal ve ekonomik durum ile adres değişikliğini bankaya bildirmediği de dikkate alınarak 2.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle menfi tespit davasının konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına, manevi tazminat davasının kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili...
Mahkemece toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu teminat mektubunun davalı şirketin davacıdan alacağı ya da sözleşmeden dolayı uğradığı ya da uğrayacağı zarar ziyana karşılık davacıdan alındığı, davalının öncelikle zarar ve ziyanını belirterek ödemesi için davacıdan talepte bulunması, ödenmemesi halinde ise teminat mektubunun çözdürülmesi gerekmekte iken ödenmesi için davacıdan talepte bulunmadan bankaya talimat verdiği, bu itibarla davalının bu talimatının haksız olduğu, davacının ise kara listeye girmemek için teminat mektubu bedelini ödemek zorunda kaldığı, buna göre davacının istirdat talebinin haklı olduğu, öte yandan davacının 1.106,86 TL. cari hesaptan dolayı davalıdan alacaklı bulunduğu, davacının manevi tazminat talebinin ise yerinde olmadığı gerekçeleriyle davacının manevi tazminat talebinin reddine, davacının diğer taleplerinin kabulüne, 1.106,85 TL. cari hesap alacağı ile 7.000 TL. çözdürülen teminat mektubu bedeli olmak üzere toplam 8.106,85 TL.' nin davalıdan...
Mahkemece, davacının maddi tazminat talebinin kabulü ile 30.000,00 TL nin, kitap yardımına ilişkin 1200 doların davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Davacının temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davalının temyiz itirazlarının incelenmesinde; eldeki dava da davacı, davalı üniversitenin okul birincisi kontenjanından yerleşen öğrencilere tam burs verdiğini kendisinin okul birincisi olmasına rağmen puanın yüksek olması nedeniyle okul birincileri kontenjanı yerine genel kontenjandan yerleştiğini, davalı üniversitenin kendisine tam burs yerine %50 burs verdiğini ileri sürerek, maddi ve manevi tazminat isteminde bulunmuştur....
Davalı vekili, müvekkilinin davacının kaçak elektrik kullanması nedeni ile yaptığı işlemlerde hukuka aykırılık söz konusu olmadığını, manevi tazminat koşullarının da oluşmadığını belirterek davanın reddini istemiştir. Davacı ... hakkında Asliye Ceza Mahkemesinde elektrik hırsızlığı suçundan açılan davada kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden ...’ün beraatine karar verilmiştir....
ün şikayetinden vazgeçmemesi nedeni ile gerçekleştiği, karşılıksız çek keşide etmek suçunun şikayete bağlı bir suç olup, zarar görenin şikayeti ile ceza soruşturması yapılıp, şikayetten vazgeçme halinde ceza davasının düşeceği, hatta kesinleşmiş olsa bile ortadan kaldırıldığı, borcunu ödeyen keşidecinin hakkındaki davanın şikayetten vazgeçme suretiyle düşürülmesini isteme hakkı mevcut olup, bu hususun alacaklı içinde ödev olduğu davalı alacaklının bu ödevi zamanında yerine getirmemesi nedeniyle davacının mağdur olup, maddi ve manevi tazminat talebinde haklı olduğu, davalının dava tarihinden önce temerrüde düşürüldüğüne dair bir delil sunulmadığı, ayrıca davacı şikayetten vazgeçilseydi düşürülecek bu ceza nedeniyle hakkında çıkarılan yakalama kararı nedeniyle, manevi acı ve üzüntü yaşadığı davalı ...'...
Davalılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; mahkemeninin müvekkili aleyhine manevi tazminat talebinin kabulü hükmüne ilişkin hiçbir gerekçeye yer vermediğini, davada oluştuğu iddia edilen eyleme ilişkin tazminat talebinde öngörülen zamanaşımı süresi geçmiş olup bu hususun dikkate alınmadığını, manevi tazminat davasından söz edebilmek için öncelikle kanunda düzenlenen tazminat şartlarının varlığı gerekmekte olup, davada tazminat şartlarının gerçekleşmediğini, manevi tazminattan söz edebilmek için tazminat şartlarının yanı sıra kişilik haklarına ağır bir saldırının varlığı gerekmekte olup, davada gerek tazminat şartlarının gerekse davacının kişilik haklarına bir saldırının gerçekleşmediğini, hükmedilen manevi tazminat miktarının davacının sebepsiz zenginleşmesine sebep olacağını, müvekkili banka tarafından tesis edilen işlemlerde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığını, davanın açılmasına müvekkili sebebiyet vermediğinden dava mahkeme masrafları ve vekalet ücreti talebinin reddi ile...
İlk derece mahkemesi kararının özeti: "davacının ceza soruşturması sırasında davacının etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak amacıyla davalı şirkete ödediği 12.615,00- tl'nin iadesine yönelik talebi ile manevi tazminat talebinin ayrı ayrı reddine ..." karar verilmiştir. Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; soruşturmanın manevi baskısıyla olabilecek olumsuz sonuçtan TCK indirim hükümlerinin gerçekleşebilmesi için davacının ödemek zorunda kaldığı bedelin iadesinin gerektiğini, yüz kızartıcı fiille suçlanması açık olarak ortada olmasına rağmen manevi tazminatının reddinin yerinde olmadığını, mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355'inci maddesi uyarınca istinaf incelemesi kamu düzenine aykırılık bulunmadığı durumlarda istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit, istirdat, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalı ile dava dışı.... ve.... arasında 23.05.2006 tarihli finansal kiralama sözleşmesi akdedildiğini, müvekkilinin bu sözleşmenin müşterek borçlu ve müteselsil kefili olduğunu, ayrıca müvekkilinin davalının alacağının temini amacıyla iki adet taşınmazı üzerinde davalı lehine ipotek tesis ettiğini ve alacağın teminatı için davalıya verilen 35 (otuz beş) adet senette de müşterek borçlu ve müteselsil kefil olduğunu, sözleşme uyarınca yapılan ödemelere rağmen davalı tarafın......