Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İDM'nce önce tensip ve buna ilişkin yazıldığı anlaşılan 26/08/2021 tarihli kararla davacının geçici hukuki koruma taleplerinin reddine, sonra 25/11/2021 tarihli borçlunun yokluğunda verdiği karar ile başka bir dosyada depo parası olarak kullanıldığı beyan edilen 12.500,00 Dolar karşılığı 90.000,00 TL'na yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine, 16.500,00 Dolar karşılığı olarak 140.000,00 TL tutar için teminat karşılığı ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmiştir. 6100 Sayılı HMK'nun 341/1.fıkra (b) bendine göre; İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın "yüzüne karşı" verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, "karşı tarafın yokluğunda" verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan "itiraz üzerine" verilen kararlara karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. 2004 sayılı İİK'nun 265/1.fıkrasına göre ; "borçlu kendisi dinlenmeden" verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı...

İstinaf yoluna başvurulabilecek kararlar HMK’nin 341. maddesinde düzenlenmiş olup 1. fıkrası “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir.” hükmünü içermektedir. Buna göre geçici hukuki koruma tedbiri olan ihtiyati tedbire yönelik kararlardan, HMK 391/3. maddesi gereğince “tedbir talebinin reddi halinde” ve yine 394/4. maddesi gereğince “karşı taraf dinlenilmeden verilen ihtiyati tedbir kararına yapılan itiraz üzerine verilen kararlara” karşı istinaf kanun yoluna başvurulabilir. Yukarıda da belirtildiği üzere, ihtiyati tedbir hakkında verilen kararlara karşı ancak belli durumlarda istinaf yoluna başvurulabilecektir....

    Talep ise, tasarrufun iptali davasında ihtiyati haciz talebinin kabulü kararına karşı davalı T6 vekili tarafından yapılan itirazın reddine yönelik davalı T6 vekilinin istinaf talebine ilişkindir. Öncelikle; HMK'nın 393/5. Maddesi gereğince ihtiyati tedbir yada haciz taleplerine ilişkin istinaf incelemesinde dosyanın ONAYLI ÖRNEĞİNİN GÖNDERİLMESİ yasa gereği olup aksinin yargılamanın uzamasına sebebiyet verdiği gözetilmeksizin dosyada yalnız dava dilekçesi, tensip zaptı, ara karar ve istinaf dilekçesinin bulunduğu görülmekle, istinaf incelemesinin dosyanın tamamı üzerinden yapılması gerektiğinin düşünülmemesinin hatalı olduğu anlaşılmakla bu husus eleştiri konusu yapılmıştır....

    kararı ile, davalı vekilinin ihtiyati haciz kararına itirazının reddine karar verilmiştir....

    Bu sebeple mahkemece ihtiyati haciz talebinin reddinin temyizinin reddine dair verilmiş 10.03.2016 tarihli ek KARARIN KALDIRILMASINA, İİK. 281/II fıkrasına göre ise “Hakim, iptale tabi tasarrufların konusu olan mallar hakkında alacaklının talebi üzerine ihtiyati haciz kararı verebilir.“ hükmüne göre davacı vekilinin temyiz itirazının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan ihtiyati haciz talebinin reddine dair kararın ONANMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 15,20 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 17/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      B)İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Foça Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24/07/2020 tarih 2020/151 Esas sayılı ara kararı ile davacı tarafın ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir. Foça Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 17/07/2020 tarihli tensip zaptının 14. maddesiyle gerekçeli olarak ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiştir....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tensip zaptında yediemin talebinin reddine karar verildiğini ve 21/12/2021 tarihli kararda istinaf yolu açık olarak gösterildiği halde davacı tarafça red kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurulmadığını, yasaya ve usule aykırı olarak itiraz yoluna başvurulduğunu, kararda hem ihtiyati haciz hem de yediemin talebinin değerlendirildiğini, şerh konulmasının kabulüne, yediemin talebinin ise reddine karar verildiğini, bu kararlara karşı da istinaf yolunun açık olduğunu, davacının istinaf yolu yerine itiraz yoluna başvurduğunu, HMK'nın 341/1/b bendi gereğince tedbiren yediemin talebinin reddine ilişkin karara karşı ancak istinaf kanun yoluna gidileceğinin açık olduğunu, ihtiyati haciz şerhi için teminat gösterilmesine rağmen yediemin talebinin kabulünü içeren 24/12/2021 tarihli ara kararında teminat gösterilmediğini ve dahi teminatın alınmaması durumunda istenen gerekçenin belirtilmediğini, esas yönden ise davacı...

      Buna göre "İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar." karşı istinaf yoluna başvuru yapılabilir. Buna göre eldeki dosyaya baktığımızda davacının talebi üzerine Mahkemesince 25/12/2021 günlü tensip ara karar ile ihtiyati haciz kabul kararı verilmiş olup, bu kararın davacılar vekiline tebliği üzerine, davacılar vekili tarafından ilk derece mahkemesinde bu karara karşı öncelikle itiraz yoluna başvurulması gerektiği halde, itiraz yasa yolu tüketilmeden doğrudan istinaf yolu ile dosyanın Dairemize gönderilmiş olması hatalıdır....

      Mahkemece 29.12.2020 tarihli ara karar ile; ''Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamından anlaşılacağı üzere; her ne kadar davalı Cihan Kol vekili ihtiyati haciz kararına itiraz etmiş ise de, dosyamızda haciz kararının teminat mukabilinde kabul edildiği, ihtiyati haciz talebinin kabul edilmesine ilişkin şartların mevcut olduğu, ihtiyati haciz konulmasına yasal bir engel bulunmadığı, davanın durum ve koşullarının değişmesi halinde ihtiyati haciz kararının her zaman yeniden değerlendirme imkanının mevcut olduğu, bu nedenle davalı Cihan Kol vekilinin ihtiyati haczin kaldırılması yönündeki talebi yerinde bulunmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.'' şeklindeki gerekçe ile, itirazın reddine karar verilmiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2020/196 Esas sayılı ve 11/11/2020 tarihli tensip tutanağı ile ; Davacı tarafın haklılığını yaklaşık olarak ispat ettiği anlaşılmakla, davaya esas değer 132.261,18TL üzerinden alacağın %20'si (26.452,236 TL) kadar teminat yatırıldığında, davalı adına kayıtlı olması halinde taşınmaza 3. Kişilere devrinin önlenmesi için 281/2 maddesi uyarınca ihtiyati haciz konulmasına, Dava alacak davası olmasından bahisle HMK 389 ve devam maddeleri şartları taşımadığından ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, davalı T5 tarafından itiraz edilmiş, mahkemece 06/01/2021 tarihli ara kararı ile; ihtiyati haciz kararına yapılan itirazın reddine karar verilmiştir. Davalı T3 tarafından 14/01/2021 tarihinde verilen dilekçe ile, taşkın haczin kaldırılmasını talep etmiş, mahkemece 20/01/2021 tarihli ara karar ile; ihtiyati haciz kararına davalı T3 tarafından yapılan itirazın reddine karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu