Davalı Kurum vekili tarafından ihtiyati tedbir kararına itiraz edilmesi üzerine 20/01/2022 tarihli celsenin 1 nolu ara kararı ile "İhtiyati tedbir talebinin kabulüne yapılan İtirazın REDDİNE" ve 20/01/2022 tarihli ara kararı ile "İhtiyati tedbir talebinin kabulüne yapılan İtirazın REDDİNE" karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : 03/08/2021 tarihli İhtiyati Tedbir Talebinin Kabulüne yönelik kararın kaldırılmasına ve ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Talep, Ankara 5....
İstinaf yoluna başvurulabilen kararları düzenleyen HMK'nin 341/1. maddesinde ise "İlk derece mahkemelerinin aşağıdaki kararlarına karşı istinaf yoluna başvurulabilir: a) Nihai kararlar. b) İhtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlar." sayılmıştır. Geçici Hukuki Koruma niteliğinde bulunan ihtiyati tedbire ilişkin olarak HMK'nin 394. maddesinde karşı tarafın kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz edebileceği hususu düzenlenmiştir. HMK'nin 396/1. maddesinde ise, durum ve koşulların değişmesi sebebiyle tedbirin değiştirilmesi ya da kaldırılmasına talep üzerine karar verilebileceği, HMK'nin 396/2. maddede bu durumda itiraza ilişkin 394/3 ve 4. fıkrarısının kıyasen uygulanabileceği hususları düzenlenmiştir....
Davacı vekili 01/10/2022 tarihli itiraz dilekçesi ile; İhtiyati haciz kararını icraya koyduklarında davalı firmanın adına kayıtlı hiçbir taşınmaz olmadığının tespit edildiğini, hali hazırda verilen ihtiyati haciz kararının müvekkilin alacaklarını zamanında ödenmesini güvence altına almadığını, ihtiyati haczin kapsamının gayrimenkul, menkul alacak ve diğer haklar diye genişletilmesi gerektiğini, Nitekim İcra İflas Kanununun 257. Maddesinde "Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklariyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir." şeklinde düzenleme olduğunu belirtilerek bu ihtiyati haciz kararına itiraz etmiştir. Bu kez ilk derece mahkemesince 11/11/2022 tarihli ara karar ile ;Davacının 26/09/2022 tarihli ihtiyati haciz kararına itirazının reddine karar verilmiştir....
şeklinde karar verilmiş; 22/03/2022 tarihinde tensip zaptı davalı vekiline tebliğ edildikten sonra davacı vekili 24/03/2022 tarihinde karara itiraz ile tensip zaptına ve ihtiyati hacizde teminata yönelen itirazlarının kabulü ile müvekkilinin teminat yönünden de adli yardım talebinin kabulüne ve teminatsız olarak ihtiyati haciz taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiş; itiraz üzerine mahkemece 05/04/2022 tarihli arar karar ile ''...Davacı vekilinin mahkememizin 16/03/2022 tarihli tensip 13 nolu ara kararıyla ihtiyati haciz kararına itirazın teminat yönünden KABULÜ ile teminat hükmünün kaldırılmasına, teminatsız olarak ihtiyati haciz talebinin KABULÜNE..." şeklinde karar verilmiştir. 1-Adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 334-340. maddelerinde düzenlenmiş olup; mahkemece adli yardım talebi HMK'nın 335. maddesinin birinci fıkrasında belirtilen yargılama giderlerinin tümü yönünden kabulü şeklinde karar verilebileceği gibi anılan maddenin...
İlk derece mahkemesinin 04.08.2021 tarihli ara kararında; "...İİK’nun 257’nci maddesine göre ihtiyati haciz kararı verilmesi için borçlunun temerrüde düşürülmesi aranmadığı, ihtiyati haciz koşullarının oluştuğunun yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlanması hâlinde ihtiyati haciz kararı verilebileceği, İİK’nun 257 ve 258’nci maddeleri gözetilmekle alacaklı tarafından ibraz edilen faturanın alacağın varlığına kanaat getirdiği ihtiyati haciz talep eden alacaklının ihtiyati haciz için gerekli olan “yaklaşık ispat” yükümlülüğünü yerine getirdiğinin kabulü gerektiği, aksinin ispatı yönünde itiraz dilekçesi ekinde hiç bir belge ibraz edilmediği, kaldı ki İİK.'nun 265/4.maddesi uyarınca itiraz edenin itiraz dilekçesine isnat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecbur olduğu" gerekçesiyle; davalı vekilinin ihtiyati haciz kararına yönelik olarak yetki ve esasa ilişkin itirazlarının reddine karar verilmiştir....
Bundan ayrı, İİK'nun 258. maddesinde ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararlara karşı; aynı kanunun 265. maddesinde de ihtiyati haciz kararına karşı yapılan itiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yasa yoluna başvurulabileceği bildirilmiş ise de ne bu düzenlemelerde ne de HMK'nun 341. maddesinde ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına yönelik olarak sonradan yapılan taleplerin reddi veya kabulüne karşı istinaf yasa yoluna gidilebileceğine ilişkin herhangi bir belirlemede bulunmamıştır. Diğer yandan ihtiyati haciz gibi "Geçici Hukuki Koruma" niteliğinde bulunan ihtiyati tedbire ilişkin olarak HMK 394. maddesinde karşı tarafın kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz edebileceği hususu düzenlenmiştir....
Mahkemece, 15.6.2015 tarihli evrak üzerinde verilen ara karar ile geminin seferden men edilmesine ilişkin 4.6.2015 tarihli ara kararının TTK'nın 1353. maddesi hükmüne aykırı olması nedeniyle kaldırılmasına karar verilmiş; 2.7.2015 tarihli karar ile de davalı vekilinin ihtiyati hacze itirazı ile davacı vekilinin seferden men kararının kaldırılmasına dair ara kararına itirazının reddine karar verilmiştir....
SONUÇ 1)Yerel Mahkemenin ihtiyati hacze itirazın reddine dair verdiği 31/05/2021 tarihli ara kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, 2)İhtiyati hacze yönelik itirazın kabulü ile yerel mahkeme tarafından 11/05/2021 tarihli ara kararıyla konulan ihtiyati haciz kararının ORTADAN KALDIRILMASINA, haciz kaldırılma işlemlerinin mahalli mahkeme tarafından yerine getirilmesine, ihtiyati haciz talebinin reddine, 3)Peşin alınan istinaf karar harcının isteği halinde ilk derece mahkemesince yatıran davalı tarafa iadesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme neticesinde 14/10/2021 tarihinde HMK 362. maddesi uyarınca kesin olarak oybirliği ile karar verildi. .......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece davalının itirazı üzerine 12/07/2021 günlü ara karar ile; davacının alacağının bulunması, taşınmazın devir tarihleri dikkate alınarak yaklaşık ispat koşulları oluştuğundan davacının ihtiyati haciz talebinin kabulüne karar verilmesinde yanlışlık olmadığı kanaatine varılarak davalının ihtiyati haciz kararına yapılan itirazının reddine karar verilmiştir....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ'nin 2021/1073 Esas sayılı 05/01/2022 tarihli ihtiyati haciz isteminin kabulü ve 07/02/2022 tarihli ihtiyati haciz kararına karşı itiraz talebinin reddi ara kararının KALDIRILMASINA, 2.Davacının ihtiyati haciz isteminin REDDİNE,05.01.2022 tarihli ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına 3.Davalı tüketici harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 4.İşin duruşmasız olarak incelenmesi nedeniyle AAÜT 2/2 hükmü uyarınca karşı taraf lehine ücreti vekalet taktirine yer olmadığına, 5.İstinaf başvurusu için yapılan yargılama giderlerinin HMK'nın 360 ıncı maddesi yollamasıyla, madde 323 uyarınca istinafı talep eden üzerinde bırakılmasına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonunda, 17/03/2022 tarihinde, oy birliğiyle ve kesin olarak karar verildi....