Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

O halde, mahkemece, tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edilerek, öğrenme tarihinin tespiti ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerektiği, mahkemece de bu şekilde tebligat tarihinin düzeltildiği, takibin kesinleşmesinden önce konulan hacizlerin kaldırılmasına da karar verildiği, birleşen davadaki taleplerin asıl davada hukuki vasıflandırmanın hakime ait olması karşısında mükerrer olarak ileri sürüldüğü anlaşılmakla, istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davacı borçlu vekilinin Ankara 11....

-K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu ...n 2012/512 E. sayılı dosyasından, borçlunun ...osyasına teminat olarak yatırdığı para üzerine 30.12.2008 tarihinde haciz konulduğunu, şikayet olunanın alacaklı olduğu .... sayılı dosyasından ise söz konusu para üzerine, 16.06.2008 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu, bu dosyada borçluya gönderilen ödeme emrinin, mahkeme kararıyla 29.12.2008 tarihinde tebliğ olduğuna karar verildiğini, ancak icra müdürlüğünce bu tarih yerine 09.06.2008 tarihinin esas alınması nedeniyle şikayet olunanın ihtiyati haczinin daha önce kesinleştiği kabul edilerek sıra cetveli düzenlendiğini, oysa şikayet olunanın ihtiyati haczinin 04.01.2009 tarihinde kesinleştiğini ve müvekkili şirketin haciz tarihinin daha önce olduğunu, bu nedenle... düzenlenen sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek, 10.01.2012 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir....

    göre PTT dağıtıcısının binaya gelmediğini, bu nedenle ilmühaberin binaya asılmama ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğunu, TK 35.maddeye göre yapılan tebligatın usulsüz olduğunu söyleyerek şikayetin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 26/07/2021 olarak düzeltilmesine, icra dosyasına yaptıkları itirazın süresinde olduğunun tespiti ile hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir....

    HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/2365 KARAR NO : 2022/1077 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SERİK İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2021 NUMARASI : 2021/124 ESAS 2021/165 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet (İcra Memur Muamelesi) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde istinaf yolu ile tetkiki davalı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için düzenlenen inceleme raporu dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra Müdürlüğü'nün dosyası kapsamında müvekkiline gönderilen haciz ihbarnameleri usulsüz olarak tebliğ edildiğinden bahisle; şikayetin kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 28/02/2021 olarak düzeltilmesine, aksi kanaat halinde 89/3 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 28/02/2021 olarak düzeltilmesine...

    Bu durumda, TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğin usule aykırı olarak yapılması halinde muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur. Borçlunun, şikayet ve itiraz dilekçesinde; usulsüz tebliğden haberdar olunduğu tarihe ilişkin bir beyanı bulunmadığından ve aksi yazılı delille kanıtlanamadığına göre, mahkemece, dava tarihinin öğrenme tarihi olarak kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin, dava tarihi olan 04/12/2015 tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekmektedir. 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 207. maddesinde; "Senetteki çıkıntı, kazıntı veya silinti ayrıca onanmamışsa, inkar halinde göz önünde tutulmaz. Bu tür çıkıntı, kazıntı veya silinti mahkemece senedin geçerliliğine ve anlamına etkili olacak nitelikte görülürse, senet kısmen veya tamamen hükümsüz sayılabilir." hükmü yer almaktadır. Buna göre mevcut olan çıkıntı veya senet metni altındaki hak ve silinti, ayrıca tasdik edilmemiş ise inkar halinde yok hükmündedir....

      Yönetmeliğin 30. maddesi, tebliğ memuruna ilgilinin neden adreste bulunmadığını “tahkik etme” görevini yüklemiştir. Buna göre, tebliğ memuru, tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır. Ancak bu şekilde yapılan işlemin usulüne uygun olup olmadığının denetimi mümkün olabilir....

      HD’nin 22/06/2020T. 8563 /5245 sayılı kararında; “Somut olayda; mahkemece, borçlunun aynı mahkemenin 2018/301 E.-2018/432 K. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüzlüğüne yönelik olarak şikayette bulunduğu, bu dosyada şikayetin kabulü ile tebliğ tarihinin 18/05/2018 tarihi olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi -KARAR- Şikayetçi vekilinin süre tutum dilekçesi şikayet olunan vekiline tebliğ edilmiş ise de, anılan şikayetçi vekili tarafından verilen gerekçeli temyiz dilekçesinin şikayet olunan vekiline tebliğ edildiğine ilişkin belgeye dosyada rastlanılamadığından, şikayet olunan vekiline şikayetçi vekilinin gerekçeli temyiz dilekçesi tebliğ edilmiş ise tebliğ belgesinin dosyaya konulması, tebliğ belgesi yok ise, gerektiğinde tebliğ tarihinin saptanması için mahkeme ve posta idaresi kayıtları üzerinde gerekli inceleme yapılarak tebliğ tarihinin bildirilmesi, henüz tebliğ yapılmamış ise gerekli tebligat yapılarak temyize cevap süresinin beklenmesi için dosyanın yerel mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 23.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

        O halde, mahkemece, borçlunun usulsüz tebligatı öğrenme tarihi olan ''20.05.2014'' tarihinin, ödeme emri tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, borçlunun bildirdiği tarihin ödeme emri tebliğ tarihi olarak tespiti isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekir ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Antalya 5....

          nun 89. maddesine göre gönderilen ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi tebligatlarının usulüne uygun tebliğ edilmediğini ileri sürerek, ikinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin, öğrenme tarihi olan 26.06.2015 olarak düzeltilmesi ve üçüncü haciz ihbarnamesinin iptali istemiyle şikayet yoluyla icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır. Hükmi şahıslara ne şekilde tebligat yapılacağı 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 12 ve 13. maddelerinde belirlenmiştir. Tebligat adresinin, şikayetçi şirketin ticaret sicilinde kayıtlı adresi olması ve tevziat saatlerinde kapalı olması veya tebligatın alınmasından imtina edilmesi halinde, bu adrese 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/1. ya da 35/4. maddelerine göre tebligatın yapılması gerekir. Somut olayda, şikayetçi şirkete ikinci haciz ihbarnamesinin"..." adresinde 27.02.2015 tarihinde, üçüncü haciz ihbarnamesinin “...” aresinde 24.06.2015 tarihine tebliğ edildiği anlaşılmıştır....

            UYAP Entegrasyonu