Bilindiği gibi, 3402 sayılı Kadastro Kanunun 27.maddesi hükmünce mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmaz mala ilişkin davalar hakkında o taşınmaz mal için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte mahalli hukuk mahkemelerinin görevi sona erer ve davalara ait dosyaların re'sen kadastro mahkemesine devredilmesi gerekir. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 21.01.2010 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPUDA CİNS TASHİHİ Taraflar arasında görülen davada; Davacı, kayden maliki olduğu 3112 ada 4 parsel sayılı arsa vasfındaki taşınmaz üzerine işyerleri yapıldığını ileri sürerek cins tashihine karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davaya konu işlemin idari nitelikte olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacının temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 25.09.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kabulüne ilişkin kararın tashihi talebinin reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 08/07/2019 gün ve 2019/3596 Esas – 2019/13761 Karar sayılı ilama karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Tashih kararının temyizi üzerine verilen Yargıtay kararlarına karşı HUMK'nun 440/III-3 maddesine kıyasen karar düzeltme yoluna gidilemeyeceğinden, davalı idare vekilinin karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, davalı idareden peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğinde iadesine, 05/03/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasının kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca DÜZELTİLEREK ONANMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 24.09.2013 gün ve 2013/9293 Esas - 2013/15522 Karar sayılı ilama karşı davacı vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü: -K A R A R- HUMK'nun 442. maddesinin "aynı ilam hakkında bir kez düzeltme istenebileceği gibi, tashihi karar dilekçesinirn reddi ya da kabulü üzerine verilen kararlara karşı tekrar karar düeltme talebinde bulunulamaz" açık hükmü dikkate alınarak davacı vekilinin karar düzeltme dilekçesinin REDDİNE, peşin alınan karar düzeltme harcının istenildiğine iadesine, 24.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1-Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2-Nüfus Müdürlüğünden, kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlar da istenmelidir. 3-Taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4-İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5-Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde yapılacak inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir. Davanın niteliği gereğince, yargılama harcı ve vekâlet ücreti maktu olarak belirlenmelidir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : 3402 SY'NIN 41.MD.Sİ UYARINCA YAPILAN DÜZELTME İŞLEMİNİN İPTALİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Önceki geri çevirme kararı sonucu dosya arasında gönderilen Menemen Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/704 Esas sayılı dosyasının kapsamından ilgililerince 15 parsel sayılı taşınmaz hakkında Menemen Sulh Hukuk Mahkemesinin 2005/757 Esas 2007/504 Karar sayılı dosyası ile tapuda yüzölçüm tashihi davası açıldığı anlaşılmakla söz konusu dosyanın da mahkemesinden getirtilerek dosya içine konulması, bu işlemler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın Mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
işlenmediği, mahkememize dava konusu taşınmaz için verilen kayyımlık kararının ise isim tashihi kararından çok daha sonra verildiği, kayyımlık kararına esas taşınmazın malikinin açık kimlik bilgilerinin bilindiği ve mirasçıları tespit edildiğinden kayyım atanması hususundaki kararın kaldırılmasına "şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
işlenmediği, mahkememize dava konusu taşınmaz için verilen kayyımlık kararının ise isim tashihi kararından çok daha sonra verildiği, kayyımlık kararına esas taşınmazın malikinin açık kimlik bilgilerinin bilindiği ve mirasçıları tespit edildiğinden kayyım atanması hususundaki kararın kaldırılmasına "şeklinde karar verildiği anlaşılmıştır....
Bu durumda mahkemece mülkiyet nakline sebep olunmaması için, taşınmazın tesciline dayanak olan 04.06.1984 tarihli işlem örneği getirtilmeli, tapuda malik görünen "Hüsnü kızı ..." ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin nüfus kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, zabıta aracılığıyla taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalı, bu yanıtlar tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmelidir. Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise, mahallinde keşif yapılarak tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenmeli tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir Açıklanan hususlar nazara alınmadan eksik inceleme ve soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığından karar bozulmalıdır....
Mahkemece, adı geçen kayıt maliklerinin bir kısım davalılar ve davacıların mirasbırakanı ile aynı kişi olup olmadığının belirlenmesi, aynı kişi olması halinde tapuda isim tashihi için davacı vekiline süre verilmesi, aksi halde sağ iseler kendilerinin, ölü iseler ibraz ettirilecek mirasçılık belgesine göre tespit edilecek mirasçılarının davada yer almalarının sağlanması, daha sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekir. Mahkemece, yukarıda belirtilen hususlar gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 15.01.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi....