Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 26/01/2023 NUMARASI : 2022/484 ESAS- 2023/67 KARAR DAVA KONUSU : TAKİB KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 13. İcra Müdürlüğünün 2020/10919 E. sayılı dosyasında davalı-alacaklı tarafından müvekkil hakkında takip başlatıldığını, müvekkilin itirazı ile takibin durduğunu, Bakırköy 32. İş Mahkemesinin 2022/260 E. sayılı dosyası ile itirazın iptali davasının devam ettiğini, takip talebi ve ödeme emrinde alacak miktarı 116.541,63 USD olarak belirtilmiş olup, TL karşılığının gösterilmediğini beyanla, takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; alacaklı müvekkil şirketin şikayet eden T1 olan alacağı için Bakırköy 13. İcra Müdürlüğünün 2020/10919 E. sayılı dosyası ile takip başlattığını, borçlunun itirazı nedeni ile takibin durduğunu, Bakırköy 12....

Birlikte takib ettiği veya işi tamamen devrettiği avukatların kusurlarından ve meydana getirdikleri zarardan dolayı müvekkile karşı hem şahsen hem de diğer avukatla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Şu kadar ki, bu hüküm, 12 nci maddede yazılı bir iş sebebiyle başka bir yerde çalışmak zorunluğunda olduğu için işi tamamen başkasına devreden avukatlar hakkında uygulanmaz.’’ hükmü düzenlenmiştir. Az yukarda incelenen mevzuat hükümleri gereği, yetki belgesi vekalet hükmünde olup, yetki belgeli avukat kusuruyla verdiği zarardan asile karşı diğer avukat ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur. Somut olayda davalı avukat sigortalı olarak çalışan avukat olsa da bu onun ifa ettiği kamu görevinde değişikliğe sebep olmaz. Kaldı ki aldığı yetki belgesi ile vekaletnamedeki tüm yetkileri kullanmayı üstlenmiş,asil adına tüm parayı tahsil etmiş ve karşı tarafı ibra ederek borcu sonlandırmıştır....

    Saray İcra Müdürlüğü'nün 2018/406 talimat sayılı dosyasından yapılan işlemlere esas talimat yazılarının ise, esas takibin yürütüldüğü Çorlu İcra Dairesi'nin 2018/7926 esas sayılı takip dosyasından yazıldığı, bu esas takip dosyasının konusunun ise Tekirdağ İli, Saray İlçesi, Büyükyoncalı Köyü, 350 ada, 13 parsel nolu taşınmazdaki Ufuk Akbaş isimli kişiye ait 1/2 hisse üzerine tesis edilmiş ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takip olduğu, takib borçlularının dava T2 ve dava dışı Ufuk Akbaş olduğu, Ufuk Akbaş'a ait hisse üzerinde herhangi bir haczin bulunmadığı anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1- 12. maddesinde yer alan borçlunun haline uygun meskeninin haczedilemeyeceğine ilişkin haczedilmezlik şikayeti, haciz yoluyla yapılan takipler hakkında uygulanır....

    Davalı vekilin cevap dilekçesinde; dava konusu uyuşmazlıkta iş mahkemesinin görevli olmadığını, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, genel yetkili mahkemenin müvekkilin yerleşimin yeri mahkemesi olduğunu, bu nedenle yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacının 26/12/2013- 30/12/2013 tarihleri arasında mazeretsiz olarak işe gelmediğini ve bu gerekçe ile davacının iş akdinin haklı nedenle feshedildiğini, davacının devam eden kasa kontrolleri sırasında mazeretsiz olarak işe gelmemesinden dolayı iş akdi haklı nedenle feshedildiğini, yapılan kasa kontrolleri tamamlandığında zimmetinde olan şube kasasında açık çıktığının tespit edildiğini, akabinde de davacı aleyhine olarak icra takibi başlatıldığını, davacı tarafça iddia edilen hususların ispat edilmediğinden davanın reddine karar verebilmesi gerektiğini, kötüniyetli yapılan takip nedeniyle icra takib,ine konu olan miktarın %20 oranında tazminat ödenmesi talep edildiğini, ancak davacının bu talebinin d açıkça dayanaktan yoksun...

    İcra Müdürlüğü'nün 2017/17804 E. sayılı dosyası ile takib edilen dosyanın incelenmesinde, davacı (alacaklı) ... Otomotiv Yetkili Servis ve Yedek Parça Bayi-... vekili Av. ... tarafından davalı (borçlu) ... Yapı San.Tic.ve A.Ş aleyhine toplamda 11.491,16 TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, davalı (borçlu)nun 25/01/2018 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır....

      Kurum, söz konusu Kanunun uygulanmasında Maliye Bakanlığı, diğer kamu kurum ve kuruluşları ve mercilere verilen yetkileri kullanır…” şeklinde düzenlenmiştir. 3917 sayılı Kanun’un yürürlük tarihine kadar olan dönemde, .... prim alacakları İcra İflas Kanunu hükümlerine göre tahsil edilmek iken, anılan Kanun’la yapılan düzenleme ile 3917 sayılı Kanun ile yapılan değişikliğin yürürlüğe girdiği 08.12.1993 tarihinden itibaren, Kurum'un süresi içinde ödenmeyen prim ve diğer alacaklarının tahsilinde; 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerinin uygulanmasına başlanmıştır. 6183 sayılı Kanun’un “Tahsil zamanaşımı” başlıklı 102. maddesi uyarınca; “Amme alacağı, vadesinin rastladığı takvimi yılını takib eden takvim yılı başından itibaren 5 yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrar”....

        İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Mahkememizce Hesap Uzmanı Bilirkişi ... rapor alınmış, bilirkişi 01/08/2022 tarihli raporunda özetle; davacı vekili tarafından iş bu davanın ödenmediği belirtilen 2013-2014-2015 yıllarına ilişkin sulama bedellerine yönelik yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkin olduğu, ancak icra takibinde 2,40 TL miktarında genel gider altında yapılmış gidere yönelik te takib başlatıldığı bu hali ile taleple bağlılık kuralı gereğince davaya konu edilen 2013-2014-2015 yıllarına ilişkin davalı tarafından kullanılan su bedellerinin raporda yer alan tabloda ayrıntılı şekilde gösterildiğini, davalının ihtarla temerrüde düşürülmesine gerek olmadığı yönünü hukuki değerlendirme yapılması halinde, davacı tarafın 21.07.2021 takip tarihi itibariyle talep edebileceği asıl alacak miktarının 1.001,00 TL + vade tarihinden takip tarihine kadar talep edebileceği faiz miktarının 570,34 TL olacağını, ayrıca dava tarihine...

          esas sayılı takib dosyasına vaki itirazının 74.893,50 TL asıl alacak yönünden iptaline, takibin; 74.893,50 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren %16,75 oranında avans faizi işletilerek devamına, 2-Hüküm altına alınan 74.893,50 TL alacağın %20'si oranında hesaplanan 14.978,70 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 3-Davacı taraf kendini vekille temsil ettirdiğinden A.A.Ü.T. 3, 13 maddeleri gereğince hesaplanan takdiren 11.982,96 TL vekalet ücretinin davalı tarafdan alınarak davacı tarafa ödenmesine, 4-492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.115,97-TL harçtan peşin alınan 904,36.-TL harcın mahsubu ile bakiye 4.211,61-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına, 5-Davacı tarafça yargılama boyunca yapılan başvurma harcı, peşin harç, vekalet harcı ve ıslah harcı toplam 996,56-TL yargılama harcının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, 6-Davacı tarafından yapılan tebligat, müzekkere ve posta gideri olarak 152,00....

            Dosyanın incelenmesinden yükümlü şirketin 2000 yılına ait yasal defter ve belgelerinin istenilmesine ilişkin yazının 3.1.2006 tarihinde tebliğ edilmesine karşın incelemeye ibraz edilmemesi üzerine katma değer vergisi indirimlerinin reddi yoluyla dava konusu cezalı tarhiyatın yapıldığı anlaşılmaktadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 114. maddesinde vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı, Kanunun 253. maddesinde de bu kanuna göre defter tutmak mecburiyetinde olanların tuttukları defterlerle 3. kısımda yazılı vesikaları ilgili buldukları yılı takib eden yıldan başlayarak beş yıl süre ile muhafaza etmeye mecbur oldukları hükmü yer almıştır....

              İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili; tedbir kararının infaz edilmediğini, takib ekonu bedelin davalıya ödendiğini tazminata karar verilmeyeceğini, yemin deliline dayanmalarına rağmen mahkemece yemin teklif etme hakkının hatırlatılmadığını belirterek ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir. UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR Uyuşmazlık; imza inkarına dayalı davada mahkemece yapılan inceleme araştırmanın hüküm kurmak için yeterli olup olmadığı ve davacı aleyhine İİK.'nın 72/4.maddesi gereğince hükmedilen tazminatın yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, kambiyo senedindeki imza inkarına dayalı olarak açılan menfi tespit davasıdır. İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır. Ankara 10....

                UYAP Entegrasyonu