Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YANIT: Davalı vekili tarafından verilen cevap dilekçesinde özetle; Mirasın reddi için TMK 610 maddesince belirlenen sürenin dolduğu, davanın süreden reddi, davacı tarafın hesap kat ihtarnamesinin tebliğine rağmen herhangi bir itirazda bulunmadığı, murisin mal varlığının tespiti davanın reddi, yargılama giderlerin karşı tarafa yüklenmesini savunmuştur. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesinin 27.02.2020 tarih ve 2018/375 Esas, 2020/60 Karar sayılı kararı ile özetle; ''...Dava, TMK 605 maddesi gereğince terekesi borca batık murisin mirasının hükmen reddine ilişkindir....

Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; murisin bütün mirasçılarının ortak irade ile hareket ederek mirasın reddi beyanlarından dönmek ve murisin borçlarını ödeyip, malvarlığını intikal ettirmek istediklerini, murisin borcu olduğu yanılgısının müvekkilleri reddi mirasa sevkettiğini, bütün mirasçıların muvafakati ile mirasın reddi beyanından dönülmesi mümkün olduğunu ve talebin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek, kararı istinaf etmiştir. Dava mirasın gerçek reddi istemine ilişkindir....

İş Mahkemesinin 2008/63 Esas sayılı dosyasıyla itirazın iptali davası açıldığı, yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile itirazın iptali ile takibin devamına karar verildiği ve bu dosyanın müvekkilleri üzerinden İstanbul 21. İcra Müdürlüğünün 2018/18248 Esas sayılı dosyası ile devam ettirildiği öğrendiklerini, davacı müvekkillerinin murisin sağ iken düzenli olarak aldığı bu paradan haberleri olmadığı gibi böyle bir borcu kabul etmelerinin mümkün olmadığını, muris malvarlığını çok aşacak düzeyde borç altına girdiğini ve bu borcun müvekkillerine kaldığını, bu nedenle davacıların mirasın reddini talep etme zorunluluğu hasıl olduğunu bildirerek muris T6’nın bıraktığı mirası reddettiğine ilişkin taleplerinin kabulüne, mirasın reddinin tespitine ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir....

Mahkemece her ne kadar üç talep bakımndan da davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mirasın hükmen reddi davasının niteliği gereği diğer davalarla birlikte görülmesi mümkün değildir. O halde mahkemece, menfi tespit ve icra takibinin iptali davası tefrik edilmeli ve bu davaların sonucu bekletici mesele yapılmalıdır. Eldeki mirasın hükmen reddi davası için ise murisin ölüm tarihi itibariyle menkul kaydının bulunup bulunmadığının tespiti için ilgili banka şubelerine yazı yazılmalıdır. Ayrıca, davacının Av. ...'a verdikleri vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacı vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....

    Maddesi gereğince mirasın reddini isteyen mirasçı borca batık ise ve sırf kendi alacaklarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse alacaklılar tarafından 6 ay içerisinde mirasın reddinin iptali davası açma haklarının mevcut olduğunu, Hatay 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/380 esas sayılı dosyası ile 31/10/2019 tarihinde mirasın reddi işleminin iptali davası açtıklarını, dava sonucu beklenmeden karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirterek ve cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrarlayarak yerel mahkeme kararının kaldırılmasına ve davacının şikayetinin reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, takip borçlusunun murisin mirasını reddi nedeniyle muristen borçluya intikal edecek hisseye konulan hacizlerin kaldırılması talebine ilişkin takip dışı 3. kişi mirasçının şikayeti niteliğindedir....

    İlk derece mahkemesince, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile; muris ...'ın ölüm tarihi itibariyle terekesinin borca batık olduğunun tespitine, davacıların mirasın hükmen reddedilmiş olduğunun tespiti talepleri ile, davacıların Bursa 5. İcra Dairesinin 2016/4063 sayılı dosyası sebebiyle borçlu olmadıklarının tespiti ve icra takibinin iptal edilmesi taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. Davacılar vekilinin istinaf talebi Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince esastan reddedilmiştir. Davacılar vekili hükmü temyiz etmiştir. Dava, TMK'nın 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi ile davacıların borçlu olmadığının tespiti ve icra takibinin iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece her ne kadar üç talep hakkında birlikte karar verilmiş ise de, mirasın hükmen reddi davasının niteliği gereği diğer davalarla birlikte görülmesi mümkün değildir....

      İstinafa konu mirasın reddi talebinin iptali davasının açıldığı tarih itibariyle mirasın hükmen reddine yönelik dava derdest olduğundan, mirasın reddi talebinin iptali davasında ileri sürülen TMK.nın 610/2. maddesindeki hususun, derdest olan mirasın hükmen reddi davasında ileri sürülüp terekenin kabullenmesi anlamına gelecek araç intikal işleminin tespit edilmiş olması halinde mirasın hükmen reddi davasının kabulü mümkün olmayacakken bu hususun terekenin hükmen reddi davasında ileri sürülmemesi ve aracın kabullendiğinin de mahkemece gözden kaçırılmış olması nedeniyle usule aykırı karar verilmiştir. Miras hukukunda mirasın reddi talebinin iptali niteliğinde bir dava olmadığı gibi, bu davanın açıldığı tarih itibariyle redde yönelik verilmiş bir karar mevcut değildir. Derdest olarak görülen hükmen ret davası ile sonuca ulaşmak mümkündür. Kaldı ki, hükmen ret durumunda murisin alacaklısının iptal davası açma hakkı olmadığı gibi bunun yararı da bulunmamaktadır. (Bknz....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019/90 esas sayılı dosyasında işbu dosyadaki davalılar da dahil olmak üzere birden fazla davalıya murisin diğer mirasçıları tarafından yöneltilmiş mirasın hükmen reddi davasında Garanti Bankası yönünden dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir. Anılan dosyada Meram Vergi Dairesi Müdürlüğünün 28/03/2019 tarihli yazı cevabında murisin şahsi borcu olmasa da şirket borcundan dolayı 1.048.465,62 TL borcu bulunduğu bildirilmiştir. İşbu dosyada ise vergi borcu olmadığı cevabı gelmiştir. Mahkemece Meram Vergi Dairesi Müdürlüğüne murisin sadece şahsi borcu olup olmadığı sorulmuş; bu haliyle her iki dosyada aynı kurum tarafından müzekkerelere verilen cevaplar arasında çelişki doğmuştur. Bu durumda Mahkemece yapılması gereken iş Konya 1....

      İcra Müdürlüğü'nün 2017/10149 esas sayılı dosyasından davalı T5'ne 17.854,45 TL borcu olduğu, yapılan incelemede murisin borcu karşılayacak aktifinin tespit edilemediği, dolayısıyla murisin terekesinin borca batık olduğu anlaşılmakla davanın kabulüne, muris T7'in terekesinin borca batık olması nedeniyle davacıların mirası reddettiğinin tespitine karar verilmiştir....

      Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; dosyadaki araştırmalar neticesinde davacılar murisinin başka borcunun bulunmadığının tespit edildiğini, icra takibinin murisinin ölüm tarihinden sonra başlatılması nedeniyle, teknik anlamda murisin ölüm tarihi itibariyle terekenin borca batık olmadığını, murisin eşi olan davacı .....nin hiçbir gelirinin bulunmadığını, buna rağmen TOKİ'den murisin sağlığında satın alınan evin davacı eş .... adına tescil ettirilmesinin mal kaçırma amacını taşıdığını, davacıların murisin ölüm aylığından yararlandıkları ve dava dışı Halkbank A.Ş tarafından murisin kullandığı kredi nedeniyle ödenen tazminatı davacıların çektiğini, bu iki işlemin terekeyi benimseme sayılması gerektiğini belirterek, kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme: Dava, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2 nci maddesi gereğince mirasın hükmen reddi isteğine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1....

        UYAP Entegrasyonu