WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, miras payından feragat edilmesi nedenine dayanılarak TMK.nun 528. maddesi gereğince açılmış, tapudaki miras payının iptal ve tesciline ilişkindir. Dava konusu parseller kadastro yoluyla 26.7.1996 tarihinde tarafların ortak kök miras bırakanları ... adına tescil edilmiştir. Dosya arasındaki mirasçılık belgesine göre, ortak kök miras bırakan ... ../..25.5.1964 tarihinde, tarafların yakın miras bırakanlarından ... 19.01.1997 tarihinde, ... 11.12.1991 tarihinde, ...ise 26.11.1978 tarihinde ölerek tarafları mirasçı bırakmışlardır. Davacılar vekilince mahkemeye sunulan tarihsiz ve başlıksız adi nitelikli dayanak senette, davalıların yakın miras bırakanları .... ..., .... ve ... ortak miras bırakanlarından kalan miras paylarından davacıların yakın miras bırakanları ...ve ... lehine feragat ettiklerini bildirmişlerdir. Söz konusu sözleşme düzenlendiği zaman ortak kök miras bırakan ...’nın sağ olduğu yanların ve mahkemenin kabulündedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, miras bırakanları....’nın mirasçılarından mal kaçırmak amacıyla ve muvazaalı olarak kök miras bırakan Ali’den intikal eden 2506 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki miras payını davalıların miras bırakanı Mevlüt’e satış suretiyle devrettiğini ileri sürerek, miras payı oranında tapu iptal tescil isteğinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, miras bırakan Fatma tarafından davalıların miras bırakanına yapılan pay temlikinin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davacının miras payı oranında tapunun iptal ve tesciline karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

      Türk Medeni Kanunu 462/9. maddesine göre, mal rejimi sözleşmeleri, mirasın paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmeleri yapılması, vesayet makamının iznine tabi kılınmıştır. Somut olayda; vasinin kısıtlı adına miras sözleşmesi değil, miras taksim sözleşmesi ve miras payı devir sözleşmesi yapma izni istediği, TMK 462/9 maddesine göre, kısıtlı adına miras paylaştırılması ve miras payının devri sözleşmesi yapılmasının, vesayet makamının iznine tabi olduğu anlaşılmış olmakla, uyuşmazlığın vesayet makamı olan Çardak Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK’nun 22. ve 23. maddeleri gereğince Çardak Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 14.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        davacılar adına miras payları oranında tesciline karar verilmesini istemiştir....

          Mahkemece, miras payının devrine ilişkin sözleşmenin yapıldığı tarih itibariyle miras bırakan ......’nın sağ olduğu ve muvafakatı bulunmadığı gerekçesiyle adı geçenden intikal eden 1958 ve 1980 parsellere ilişkin davanın reddine; miras bırakan ......’dan intikal eden parseller yönünden davanın kanıtlandığı gerekçesiyle 120, 216, 488, 2014, 2018 ve 2022 parsellere ilişkin davanın kabulü ile miras bırakan üzerindeki tapu kayıtlarının iptali ile davacılar adına tesciline karar verilmesi üzerine; hükmün kabule ilişkin bölümü, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Davalı ..., miras bırakanın mali sıkıntıda olduğu bir dönemde kendisine yardımcı olduğunu, yine sağlık sorunları nedeniyle olan tedavi masraflarını karşılamak için miras bırakana oğlu olan diğer davalının sünnet takılarını verdiğini, miras bırakanın da maliki olduğu 103 ada 17 parsel sayılı taşınmazın bir kısım payını torununa devrettiğini belirtmiş, davalı ... ise, köyden arsa almak istediğini, miras bırakanın da bu esnada taşınmaz satmaya ihtiyacı olduğunu, miras bırakana yardımcı olmak için 40 ada 9 parsel sayılı taşınmazın bir kısım payını bedel karşılığında devraldığını, miras bırakanın mal kaçırma kastı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

              Bir kısım davalılar vekili, dava konusu taşınmazların öncesinin ortak miras bırakan ...’e ait olduğunun doğru olduğunu, ancak, sağlığında yaptığı taksimle yakın miras bırakanları ...’e verdiğini, 130 ada 11 parsel üzerindeki binanın yakın miras bırakanları tarafından esaslı tamirattan geçirildiğini ileri sürerek davacının davasının reddine karar verilmesini talep etmiştir. Diğer davalı Mürüvet Mert ise yargılama oturumlarına katılmadığı gibi davaya cevap da vermemiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabul, kısmen reddine, dava konusu parsellerin tapu kayıtlarının iptaliyle ortak miras bırakan ...’in mirasçılık belgesine göre tüm mirasçıları adına miras payları oranında tesciline, 130 ada 11 parselin üzerindeki iki katlı kargir evin davalıların yakın miras bırakanı ...’e ait olduğunun tapunun beyanlar hanesine yazılmasına karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik, muristen intikal, paylaşım ve miras payının devri hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK.nun 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddesi gereğince açılan mülkiyetin aktarılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil davasıdır. Mahkemece, yazılı gerekçeyle murisin mirasçısı ve eşi Nazife’nin payınıda içinde bırakacak şekilde miras payının devrine ilişkin harici satışlar ve tespit dosyası kapsamı gözetilerek davanın kabulüne karar verilmiş ise de, mahkemenin bu görüşüne katılma olanağı bulunmamaktadır. Davacılar dava dilekçesinde, ortak miras bırakan ... adına tapuda kayıtlı bulunan taşınmazlardaki miras paylarının mirasçısı ve davacıların miras bırakanlarının kardeşi ... tarafından 05.04.1976, 05.04.1968, 23.04.1966, 26.01.1965, 05.07.1976 ve 17.09.1967 tarihli miras payının devri senetleriyle davacıların miras bırakanları Sabri ve Mehmet’e devrettiğini açıklayarak Muharrem’in parsellerdeki miras paylarının iptaline karar verilmesini istemişlerdir....

                  in dava konusu 66 ve 713 parsel sayılı taşınmazdaki miras payını davacıya devrettiği anlaşılmakta olup 522 parsel bu sözleşmede yer almadığı gibi adı geçen ...’in dava konusu 522 parseldeki miras payını davacıya devrettiğine ilişkin dosya kapsamında herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır. Bu durumda davalı ...'in 522 parseldeki miras payı yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken mahkemece bu parseldeki miras payı yönünden de kabulüne karar verilmesi doğru olmamıştır. Davalı ...'in temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görüldüğünden kabulü ile usul ve kanuna aykırı görülen hükmün 522 parseldeki ...’e ait miras payı ile ilgili bölümünün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3.maddesi yollaması ile HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4....

                    Dava; miras payına dayalı iptal ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, dilekçede ada ve parsel numarası gösterilen 16 parça taşınmazın miras bırakan ...'den kaldığını, taşınmazlar üzerinde miras payı bulunduğunu ileri sürerek istekte bulunmuştur. Davalı vekili, bir kısım taşınmazların vekil edeninin anne ve babasından kaldığını, terekeyle ilgisi bulunmadığını, davacının miras bırakan ...’den kalan taşınmazlar üzerindeki miras payını 1982 yılında vekil edeninin annesi ve davacının kız kardeşi ...’e devrettiğini, taşınmazların vekil edeni tarafından kullanıldığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu