İş Mahkemesi 2009/616- 617- 572- 573- 574- 575- 576 Esas sayılı dosyalarda takibe itiraz ettiklerini, buna karşılık davalı tarafından açılan itirazın iptali davalarının zamanaşımı nedeniyle reddine karar verildiği ve Yargıtayca onanarak kesinleştiği, yine davalının, davacılara karşı açmış bulunduğu, murisin maden işletmesinde meydana gelen kazada kazazedeye ödenen 39.917,81TL tazminatın rücuen tahsiline ilişkin Feke Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi sıfatıyla) 2004/107 Esas sayılı dosyada ise davanın açılmamış sayılmasına karar verildiği ve hükmün 11.11.2013 tarihinde kesinleşmiş olması karşısında davalı ...’ya terekenin bir borcu kalmadığından davacıların bu davayı açmakta hukuki yararları kalmamıştır. Açıklanan nedenle davanın reddi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle bozulmasına karar verilmiştir....
Asliye hukuk mahkemesinin 2013/154 Esas sayılı dosyası sonucunda davacı da dahil murisin mirasçılarının mirasen borçlu olduğunun tespitinin yapıldığını, karar tarihinde murisin borcu karşılayacak aktif malvarlığı olmadığından ve tereke borca batık olduğundan taraflarınca Ödemiş 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2016/252 Esas sayılı mirasın hükmen reddi talebiyle dava açıldığını, mirasın hükmen reddi talepli davada yerel mahkemece davanın reddine karar verildiğini fakat kararın Yargıtay 14.Hukuk Dairesi'nin 18/07/2016 tarih ve 2016/18144 Esas, 2020/8363 Karar sayılı bozma ilamı ile bozulduğunu ve yeniden yargılama yapılmak üzere yerel mahkemeye geri gönderildiğini, bu kapsamda Ödemiş 1.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/142 Esas sayılı dosyasında mirasın hükmen reddine dair yargılamasının devam etmekte olduğunu, yerel mahkemece mirasın hükmen reddi talepli davada bozma öncesi verilen davanın reddine dair karar sonrası davalı banka tarafından söz konusu davacı tarafın murisinin borcu dolayısıyla...
Somut olayda, davalılar muris İbrahim Cesur'un mirasını reddettiklerinden murisin borçlarından sorumlu değillerdir. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir. İİK'nın 67/2. Maddesine göre; '' Bu davada (itirazın iptali davasında) borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.'' Somut olayda; takibe itirazın yerinde olduğu kabul edildiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davalının tazminat isteminin ise davacının mirasın reddi hususunu bilebilecek durumda olmaması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Bu aşamada belirlenmesi gereken davanın reddi nedeniyle davalılar lehine yargılama giderine hükmedilmesinin gerekip gerekmediğidir....
un mirasını reddettiklerinden murisin borçlarından sorumlu değillerdir. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekmiştir. İİK'nın 67/2. Maddesine göre; '' Bu davada (itirazın iptali davasında) borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.'' Somut olayda; takibe itirazın yerinde olduğu kabul edildiğinden davacının icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir. Davalının tazminat isteminin ise davacının mirasın reddi hususunu bilebilecek durumda olmaması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir. Bu aşamada belirlenmesi gereken davanın reddi nedeniyle davalılar lehine yargılama giderine hükmedilmesinin gerekip gerekmediğidir....
, murisin vefatından 32 gün sonra mirası reddeden davacının murisin kırkı mevlüdünde mirası reddettiğini beyan etmesinde herhangi bir çelişki bulunmadığını, mahkemece tespiti yapılacak hususun müvekkilinin davacı ile murisin borçları konusunda konuşup konuşmadığı değil aldatmaya yönelik davranışlarda bulunup bulunmadığı ve bu davranışların iğfal kabiliyeti olması gerektiğini, Yılmaz Bıçakçı'nın 07.09.2019 tarihinde vefat ettiğini, müvekkilinin 20.09.2019 tarihinde mirasın reddi için başvuru yapıldığını, Giresun 2....
-TL borcu bulunduğunu, Medeni Kanunun 605 ile 618. maddeleri arasında, mirasın reddi kurumu düzenlenmiş olup, 605. maddenin ikinci fıkrasında ise " Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır" denilmek suretiyle mirasın hükmen reddi karinesine yer verildiğini, mirasın hükmen reddi karinesinin uygulanabilmesi için, mirasçıların mirası kabul etmemeleri veya kabul edildiğini gösterir davranışta bulunmamaları gerektiğini, Medeni Kanunun en temel ilkesi olan dürüstlük kuralının gereği olarak, mirasçılar tarafından mirasın kabul edildiğine dair davranışlar sergilenmesi durumunda, mirasın hükmen reddine ilişkin talebin haklılığının ortadan kalkacağını, mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren uzunca bir süre geçmesi ve alacaklıların takip işlemlerine başlamasından sonra mirasın hükmen reddi talebinin hukuk düzenince korunmayacağı açık olduğunu, öte yandan mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlendiğini, ölüm...
Davacı avukatı tarafından verilen 25.11.2019 havale tarihli istinaf başvuru dilekçesine yanıt dilekçesi ile; ''...1.Mirasın reddinde öngörülen üç aylı mirası red süresi kayıtsız şartsız mirasın reddi durumudur ki, sayın mahkemenin görevi reddin tescilinden ibarettir. Ve davamızla doğrudan ilgili bir husus değildir. Davamızda hak düşürücü süre iddiasına konu olacak bir durum yoktur. 2. Murisin ölümü anında terekenin borca batık olduğu açıkça ortadadır. Davamızda keşif yapılmış, bilirkişi raporunda murisin ölümü ünondü mal varlığının 111.955,87.-TL olduğu tespit edilmiştir. Bu miktar daha önce başvurusu üzerine mirasın hükmen reddine karar verilen öteki davalı-mirasçı T5’ın davasındaki meblağdan daha yüksek olsa da murisin borçlarının yanında düşük kalmaktadır. Çünkü davalı T5’ın öteki mirasçılara murisin borcu sebebiyle gönderdiği halen Diyarbakır 9. İcra Müdürlüğü’nün 2019/37442 E....
Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/12/2013 NUMARASI : 2013/321-2013/927 Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 28.05.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın hükmen reddi istenmesi üzerine, yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.12.2013 günlü hükmün davalı vekili tarafından Yargıtayca incelenmesi talebinin reddine dair verilen 12.06.2014 günlü temyiz isteminin reddi kararının Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Davacılar, muris A..R.. Ş...'in terekesinin ölüm tarihi itibariyle borca batık olduğunu, murisin borcu nedeniyle davalı kurumun murisin mirasçıları aleyhine icra takibi başlattığını ileri sürerek terekenin borca batık olduğunun tespitini ve mirasın hükmen reddini talep etmişlerdir. Davalı, davaya cevap vermemiştir....
in 29.09.2014 tarihinde vefat ettiğini, murisin ortağı olduğu ...’nin 3.942.634,64TL’nin vergi borcu olduğunu belirterek, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, davacıların veraset ve intikal vergisi beyannamesi verdikten sonra, murisin hesabından 1.705,05TL’nin tahsil edildiği ve murise ait ... plakalı aracın intikal işlemi yapıldığı ve bu nedenle de davacıların mirası kabul etmiş sayıldıkları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesince, murisin hesabından 1.705,05TL’nin tahsil edilmesi ve murise ait ... plakalı aracın intikal işlemi yapılmasının davacıların terekeyi sahiplendiği anlamında olduğu gerekçesiyle davacılar vekilinin istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir....
Davalı Vergi Dairesi vekili; murisin 26.03.2007 tarihinde vefat ettiğini, davacıların davasının süresinde olmadığını, yasal süre içinde mirası reddetmeyen mirasçının mirası kayıtsız şartsız kabul etmiş olduğunu, davacıların terekenin borca batık olduğunu bu kadar geç öğrenmelerinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, zira murisin anne ve babası tarafından mirasın reddi için 2007 yılında dava açıldığını bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile davacıların murisi ...'nın terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddedildiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti istemine dayalı olarak TMK'nın 605/2. maddesi gereğince mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde murisin ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır....