Yerel mahkemece davanın kabulüne, bölge adliye mahkemesince de istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiş ise de, yerel mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b. kurum ve kuruluşlardan sorulması, murisin ...k ve borçları zabıta marifetiyle de araştırılarak aktif malvarlığı ile takibe konu borç miktarı gözönünde tutularak aktif ve pasifinin tereddüde neden olmayacak şekilde belirlenmesi gerekir. Dosya içeriğinden borcun, murisin şahsi vergi borcu değil, ortağı ve müdürü olduğu ... Tarım Ürünleri San. Tic. Ltd....
Mirasın reddi ilâmı ile hakkındaki takip işlemlerinin iptalini isteyen şahsın başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilmeyeceğinden ve İİK’nun 16/2 maddesi gereği süreyle sınırlandırılamayacağından, ilamlı icra takibinde mirasçıların mirasın reddi nedeniyle takibin iptali talebi süresiz şikayet olarak değerlendirilmelidir. O halde, şikayetçilerin mirasın reddi nedeniyle takibin iptali ve haczin kaldırılması talepleri süresiz şikayet olarak değerlendirilerek, işin esasına girilip, deliller değerlendirilmek suretiyle oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge adliye mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Şikayetçi-borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 10....
nin malvarlığının borcunu karşılar nitelikte bulunduğunu, murisin borcu imiş gibi düzenlenen raporun yanlış olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile murisin borçları nedeniyle terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle mirasın hükmen reddine karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine hükmün, Dairemizin 19.10.2015 tarih, 2015/12076-9149 E. K. sayılı ilamıyla bozulmasına karar verilmiştir. Davacılar vekili, karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dava, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz....
Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 20.06.2016 tarihinde verilen dilekçeyle mirasın hükmen reddi talep edilmesi üzerine yapılan duruşma sonunda: davanın kabulüne davanın dair verilen 28.12.2016 tarihli hükmün istinaf yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından talep edilmiştir. ... Bölge Adliye Mahkemesi 17. Hukuk Dairesi'nce istinaf talebinin esastan reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya ve içeriği incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü. K A R A R Davacı, 01.04.2013 tarihinde vefat eden ...'nun terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasın hükmen reddine karar verilmesini istemiştir....
ibare bulunmadığını, Yüksek Mahkeme kararlarına da bakıldığında aciz vesikası olmayan dosyalarda mirasın reddine karar verilemeyeceği hükmünün sabit olduğunu, kaldı ki, borca batıklığı kabul etmemekle beraber, mirasın reddi davalarında terekede olağan dışı işlemde bulunan mirasçıların mirasın reddini isteyemeyeceklerini, somut olayda mirasçılar, terekede olağan dışı işlemlerde bulunmuş olup bu sebeple mirasın reddini de talep edemeyeceklerini, Yargıtay kararları ışığında somut olaya bakıldığında, davacıların talebinin reddinin gerektiğini, dava dilekçesinde her ne kadar yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine talep edilmişse de davacının iddiası kabul etmemekle birlikte, mirasın hükmen reddi davasının niteliği gereği yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri müvekkiline yükletilemeyeceğini, buna ilişkin Yargıtay 14....
CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu olayda yasal sürede mirasın reddedilmediğini, mirasın hükmen reddine karar verilebilmesi için miras bırakanın ölümü tarihinde ödemeden aczinin açıkça belli veya resmen tespit edilmiş olması gerektiğini, bu tespitin ödemeden aciz vesikası veya iflas kararı alınarak sağlanabileceğini, mirasın hükmen reddini talep edebilmek için mirasçılar tarafından mirasın kabul edildiğini gösterir davranışlarda bulunulmaması gerektiğini, mirasçılar tarafından murisin ölüm tarihinden sonra resmi dairelerde herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığının mahkemece araştırılması gerektiğini, muris ...'ın, ... Petrol Ürünleri Sanayi ve Ticaret Limitet Şirketi'nin ortağı olması nedeniyle hissesi oranında ... ... Vergi Dairesi Müdürlüğü'nde borcu bulunduğunu, Şirketin 16.03.2020 tarihi itibari ile 7.683,45 TL vadesi geçmiş vergi borcu bulunduğunu, yine muris'in aynı şirkette yer alan ortaklığı nedeniyle ......
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 20/03/2018 NUMARASI : 2015/509 ESAS - 2018/120 KARAR DAVA KONUSU : Mirasın Hükmen Reddi KARAR : DAVA: Davacılar dava dilekçesinde özetle; murisleri Hacı Ali Çelik'in vefat ettiğini, vefat tarihinde terekesinde mal bulunmadığı için mirasın reddi yoluna gidilmediğini, ama davalıların göndermiş olduğu ödeme emri üzerine murisin terekesinin borca batık olduğunun anlaşıldığını, murisin vergi borcu yanında Ankara 16. İcra Müdürlüğü'nün 2015/25253 esas sayılı dosyasında da borçlu göründüğünü belirterek, murisin terekesinin borca batık olduğunun tespiti ile mirasçıların mirasçılıklarının kaldırılmasını talep etmiştir. CEVAP: Davalı T9 vekili özetle; murisin 02.02.2016 tarihi itibarıyle toplam 39.521,91 TL borcu bulunduğunu, murisin vefatından dolayı varislerine hisseleri oranında ödeme düzenlenip takibe alındığını, davacıların dava ile borçtan kurtulma yoluna gidemeyeceğini, davanın yersiz ve mesnetsiz olduğunu, reddinin gerektiğini savunmuştur....
Dava, TMK'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Mirasçılar Türk Medeni Kanunu'nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilir. Türk Medeni Kanunu'nun 606. maddesinde belirtilen süre bu davada uygulanmaz. Dava alacaklılara husumet yöneltilerek görülür. Bu davada yetkili mahkeme ise alacaklıların davanın açıldığı zamandaki ikametgahı mahkemesidir. Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....
TMK’nın 617. maddesi, madde başlığından da anlaşılacağı üzere mirasçıların kendi borçlarından dolayı kendi alacaklılarını zarar uğratmak kastı ile mirasın reddi halinde alacaklısına tanınan haklara ilişkin bir düzenleme olup, murisin borcu nedeniyle mirasçıların mirası reddi halinde murisin alacaklıları yönünden bir düzenleme içermemektedir. Dolayısıyla somut olayda; takibe konu borç mirasçıların kendi borcu olmayıp murisin borcu olmakla TMK’nın 617. maddesinin uygulama alanı yoktur. O halde mahkemece yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca, mirasçıların terekenin resmi defterinin tutulması veya terekenin resmi tasfiyesi taleplerinin bulunmadığı nazara alınarak takibin iptali isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle istemin kabulü ile takibin iptali ve bölge adliye mahkemesince de istinaf başvurusunun esastan reddi isabetsiz olup bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ve ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir....
nin malvarlığının borcunu karşılar nitelikte bulunduğunu, murisin borcu imiş gibi düzenlenen raporun yanlış olduğunu beyanla davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile murisin borçları nedeniyle terekenin borca batık olduğu gerekçesiyle mirasın hükmen reddine karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosya kapsamına, iddianın ileri sürülüş biçimine göre dava, muris A.. Y..'nin ölüm tarihindeki terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddine ilişkindir. TMK'nın 605/2 maddesi hükmüne dayanılarak istekte bulunulabilmesi için de terekenin açıkça borca batık olduğunun belirlenmesi gerekmektedir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir....