Kat, 14 no lu bağımsız bölüm sayılı taşınmazın tapu kaydına haciz konulduğunu ancak, süresi içerisinde satış istenmemesi sebebiyle haczin hükümsüz kaldığını beyan etmiş, haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; haciz tarihinin icra müdürlüğünün haciz kararı tarihi olmayıp, haczin tapu kaydına işlendiği tarih olduğunu, buna göre haciz tarihinin 25/12/2017 olduğunu, bu tarihe göre satışın süresinde istendiğini ve avansın da süresinde yatırıldığını, aksi kabul edilse dahi davacının üçüncü kişi olduğunu ve her halükarda üçüncü kişi açısından tapuya şerh tarihinin esas alınması gerektiğini, öte yandan 24/04/2018 tarihinde satış talep edildiğini, dosyaya avans alınmasının da istendiğini ancak icra müdürlüğünce talep hakkında bir karar verilmediğini beyan etmiş, şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir....
yetkilisinin haciz mahallinde bulunduğu, davacı şirket yetkilisi ile borçlu şirket yetkilisinin baba oğul olduğu, bu nedenlerle davacı ile borçlu şirket arasından organik bağ bulunduğunun tespiti ile işbu davaların reddedildiği ve kesinleştiği görülmekle, davacının yapılan haciz işlemlerinin haksız olduğu ve haczedilen mallar üzerindeki istihkak iddialarını ispat edemediği ve yine mahkemece incelenmesine karar verilen defter ve belgelerini mahkemenin incelemesine sunmadığı anlaşılmakla, davacının haczedilen malların kendisine ait olduğu ve davalı tarafından yapılan haciz işlemlerinin haksız olduğu, ayrıca bu sebeple manevi zarara uğradığı iddialarını ispat edemediği ve ispata yarar delil sunmadığı sonuç ve kanaati ile davanın reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/04/2021 NUMARASI : 2020/261 ESAS 2021/176 KARAR DAVA KONUSU : Haciz Tarihinin Tespiti KARAR : Adana 6....
Şti. hakkında toplam 40.000,00 TL'lik beş adet bonoya dayalı olarak aldığı ihtiyati haciz kararına istinaden ....Müdürlüğü'nün dosyası ile 01.12.2008 tarihinde takip başlattığı, takibin kesinleştiği, haciz kararı verildiği, ihtiyati haciz ve takip dayanağı bonoların 08.01.2008 tanzim tarihli olup, ödeme tarihlerinin 30.06.2008, 20.07.2008, 30.07.2008, 20.08.2008 ve 30.08.2008 olduğu, senet borçlusunun ..., lehtarın ... Ltd. Şti. olduğu, dosya davalısı olan M.. K..'ın ihtiyati haciz ve icra takibine dayanak yaptığı, 140.000,00 TL'lik senedin tanzim tarihinin 15.03.2008, ödeme gününün 15.04.2008 olduğu, senet borçlusunun ...., lehtarın M.....
Bu nedenle adı geçen davalıların yurtdışında ikamet ettiği açık adresi resmi ve özel kurum, kuruluş ve dairelerden, ayrıca zabıta vasıtasıyla tahkik ve tespit edilerek, 7201 sayılı Yasa ile bu yasayı değiştiren 6099 sayılı Yasa ve ilgili yönetmelik hükümleri dikkate alınarak usulüne uygun bir şekilde mahkeme kararının ve davacı tarafın temyiz dilekçesinin tebliğinin yapılması sağlanıp temyiz ve cevap sürelerinin beklenmesinden ve bu hususların yerine getirildiğinin mahkeme hakimince bizzat denetlenmesinden, 2- Davacı kurumun temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt tarihinin altında ilgili memurun imzasının bulunmaması sebebiyle, temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt tarihinin yeniden mahkeme kayıtlarından araştırılarak buna ilişkin tutulacak tutanağın dosya içerisine konulmasından, 3-Dava konusu taşınmazın acele el koymaya esas teşkil edecek kamulaştırma bedelinin tespiti dosyasındaki tapu kaydında davalılardan ... hissesinde haciz şerhi bulunduğu ancak kamulaştırma dosyası içerisindeki...
Bu nedenle, mahkemece, öncelikle borçlunun, takibi ve ödeme emri tebligatını öğrenme tarihinin tespiti gerekir. Somut olayda borçlu, şikayet dilekçesinde takibi 24.04.2013 günü öğrendiklerini belirtmiş, buna göre de icra müdürlüğüne 26.04.2013 günü itiraz dilekçesi vermiştir. O halde mahkemece, borçlunun öğrendiğini beyan ettiği 24.04.2013 tarihinden itibaren yasal (7) günlük süre geçtikten sonra 13.11.2013 günü yapılan şikayetin süre aşımından reddi gerekirken, tebligatın iptali ve takibin durdurulması yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Diğer taraftan, borçlu ıttıla tarihine göre süresinde icra mahkemesine şikayette bulunmuş olsaydı dahi, tebligatın iptaline değil, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesine göre tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi ve buna göre icra müdürlüğüne yapmış olduğu itirazın süresinde olduğunun tespiti ile yetinilmesi gerekmektedir....
İcra dairesinde haciz kararı verildiği tarihte (07.02.2023) haciz tamamlanmış olacağından icra müdürlüğünce haczedilen paranın dosyaya gönderilmesinin istenmesi haciz tarihinin değişmesine yol açmayacaktır. O halde ilk derece mahkemesince; şikayetin kabulü ile şikayete konu takip dosyasında haciz tarihinin 07.02.2023 olarak tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi ve ve Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup ilk derece mahkemesi kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz isteminin kabulü ile yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK'nin 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK'nun 373/1. maddesi uyarınca, Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4....
belirterek birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 09/08/2017 olarak düzeltilmesine, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince, davanın kabulü ile 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 09/08/2017 olarak düzeltilmesine, 89/2-3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği, karara karşı alacaklı tarafından istinaf talebinde bulunulması üzerine, ......
İstinaf Sebepleri Şikayetçi vekili istinaf dilekçesinde; şikayet olunanın haciz tarihinin hatalı olarak 28.7.2017 tarihi olarak gösterildiğini, bu tarihin ihtiyati haciz tarihi olduğunu, ihtiyati haczin kesin hacze dönüşme tarihinin 13.09.2017 olduğunu, müvekkili haczinin tarihinin 02.08.2017 tarihi olduğunu ve şikayet olunan haczinden önce olduğunu, sıra cetvelinde sonraki haciz tarihi olan 1.10.2018 tarihinin yazıldığını mahkeme kararında süresinde satış talebinde bulunulmasına rağmen satış talebi ile birlikte makul miktarda dahi gerekli masrafın yatırılmadığı bu nedenle de haczin düşmüş olduğundan belirtilmiş ise de satış isteme süresinde satış talebinde bulunulduğunu, İİK 100. madde kapsamında hacze iştirak eden alacaklılardan aynı derecede yer alan alacaklılardan birinin satış talep etmesinin yeterli olduğunu, bu nedenle de ilk haczin düşmediğini istinaf nedeni olarak ileri sürmüştür. C....
yapan ------------- karar sayılı ilamı ile mahkemenin kararını kaldırarak yeniden hüküm kurduğu, İİK'nın 89/1.maddesine göre yapılan birinci haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 23/02/2022 olarak düzeltilmesine, 2. ve 3.haciz ihbarnamelerinin iptaline kesin olarak karar verdiği anlaşılmıştır.Tüm dosya kapsamı, taraf iddia, toplanan deliller, alınan bilirkişi raporu hep birlikte değerlendirildiğinde; davacının, ------------ icra dosyasında kendisine gönderilen 1., 2. ve 3.haciz ihbarnamelerine dair tebligatların usulsüz olduğunu ileri sürerek bu işlemlerin iptalini istediği, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davacıya İİK 89/2.maddesine göre gönderilen haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin ıttıla tarihi olan 23/02/2022 olarak düzeltilmesine, 1.haciz ihbarnamesine yönelik talebin reddine karar verdiği; kararın istinaf edildiği, istinaf incelemesini yapan ----------- sayılı ilamı ile mahkemenin kararını kaldırarak yeniden hüküm kurduğu, İİK'nın 89/1.maddesine göre yapılan...