. - K A R A R - Davacı vekili, davalı tarafından dava dışı ... aleyhine başlatılan takip nedeniyle müvekkile gönderilmiş olan İİK 89 /1,2,3.haciz ihbarnamelerinden müvekkiline haciz için gelinen 13.02.2012 tarihinde borçtan haberdar olduğunu, bu ihbarnamelerin iptali ve öğrenme tarihinin 13.02.2012 olarak tespiti için... İcra Hukuk Mahkemesinde dava açıldığını, dava dışı borçlunun müvekkilde hiç bir alacağının olmadığını belirterek İİK 89/3 haciz ihbarnamesi sonrası gelinen hacizle bildirilen 15.558.971,66 TL’den borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının aynı konuda ......
Tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ve dolayısıyla tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda, haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedenleriyle borçlunun şikayette hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K. sayılı kararı). Somut olayda; borçluya çıkartılan ödeme emri tebliğ tarihinin 07.03.2016 olarak düzeltilmesine karar verildiğine göre, ödeme tebliğinin usulsüz olması nedeniyle takip kesinleşmeyeceğinden, bu tarihten önceki hacizlerin hükümsüz kaldığının kabulü gerekir. Ödeme emrinde belirtilen ödeme süresi geçmedikçe, alacaklı tarafça haciz istenemeyeceği gibi, bu koşullar oluşmadan önce konulan hacizler de geçersizdir....
Şikayetçinin başvurusu, kendisine gönderilen İİK’nun 89/1, 89/2 ve 89/3. maddeleri kapsamında düzenlenen haciz ihbarnamelerinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin olup, mahkemece yapılacak iş; şikayetçiye gönderilen birinci haciz ihbarnamesi usulüne uygun tebliğ edilmemiş ise, birinci haciz ihbarnamesine ıttıla tarihine göre süresinde itiraz edilmesi halinde artık şikayetçiye ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi çıkarılamayacağından, ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesi yok hükmünde olduğundan ilk haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin düzeltilmesi ile ikinci ve üçüncü haciz ihbarnamesinin iptaline karar vermekten ibarettir. O halde mahkemece, haciz ihbarnamelerinin tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesi yönünde yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Ancak; 1) Gerekçeli karar başlığında dava tarihinin hatalı yazılması; 2) Tapu kaydında yer alan davalı hissesi üzerindeki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, a)Gerekçeli karar başlığının dava tarihi bölümünden (23.10.2014) tarihinin çıkartılmasına, yerine (28.01.2014) tarihinin yazılmasına, b) Gerekçeli kararın hüküm fıkrasına ayrı bir bent olarak (Tapu kaydında yer alan davalı hissesi üzerindeki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 05/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
eklendiğini belirterek, satışın durdurulması ve takibin iptalini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddedildiği, istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusu kabul edilerek "İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, Alaşehir İcra Dairesinin 2017/1665 Esas sayılı dosyasında davacı şirkete çıkartılan 89/1, 2, 3. haciz ihbarnameleri, 22 davet kağıdı, kıymet takdir raporu, satış ilanı tebliğlerinin usulsüz olduğunun tespiti ile tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07/09/2022 olarak düzeltilmesine, bu tarihe göre davacı 3. kişi vekilinin icra dosyasına sunduğu 10/05/2022 tarihli borca itiraz dilekçesinin süresinde olduğunun tespiti ile, borçlu olarak eklenmesi işleminin de iptaline, ihbarnamelere dayalı olarak konulan icrai hacizlerin kaldırılmasına," şeklinde hüküm kurulduğu, iş bu kararın alacaklı tarafından temyiz edildiği anlaşılmaktadır....
İcra Müdürlüğü'nün 2020/22963 esas sayılı takip dosyasından müvekkiline İİK 89/1 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri gönderildiğini, 89/1 ve 2.haciz ihbarnamelerinin tebligatının usule aykırı şekilde mahalle muhtarlığına bırakıldığını, 3 ihbarnameden de 19/01/2021 tarihinde haricen haberdar olduklarını, aynı tarihte icra dosyasına itiraz ettiklerini, icra müdürlüğünün itirazları hakkında bir karar vermeden 06/05/2021 tarihli karar ile müvekkilinin dosyaya borçlu olarak eklendiğini, aleyhine haciz işlemleri yapıldığını, 06/05/2021 tarihli kararın kendilerine tebliğ edilmediğini söyleyerek gönderilen haciz ihbarnamelerinin usulsüzlüğünün tespiti ile 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 19/01/2021 olarak tespitine, 06/05/2021 tarihli dosyaya borçlu olarak eklenme kararının iptaline, hacizlerin fekkine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince;"Şikayetin süre aşımından REDDİNE," karar verildiği görülmüştür....
Ancak; 1-Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmaması, 2-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca,dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, tespit edilen kamulaştırma bedeline 10.01.2016 tarihinden karar tarihine kadar yasal faize hükmedilmesi gerekirken, faiz başlangıç tarihinin hatalı gösterilmesi, Doğru değil ise de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın; a-Hüküm fıkrasına ilave bent olarak (Dava konusu taşınmazın tapu kaydında bulunan haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına,) cümlesinin eklenmesine, b-Hüküm fıkrasının 3.paragrafında bulunan faize ilişkin (03.10.2016) tarihinin çıkartılmasına, yerine (10.01.2016) tarihinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Ancak; 1-Yasal faizin başlangıç tarihinin 15/09/2013 olması gerektiği halde faiz başlangıç tarihinde hata yapılması, 2-Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru değilse de; bu yanılgıların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, Gerekçeli kararın hüküm fıkrasının; a)Faize ilişkin bendinden (14/09/2013) tarihinin çıkarılmasına, yerine (15/09/2013) tarihinin eklenmesine, b) Ayrı bir bent olarak (Tapu kaydındaki haciz şerhinin hükmedilen bedele yansıtılmasına)cümlesinin yazılmasına, Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
öğrenme tarihinin tespitiyle, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin bu tarihe göre düzeltilmesine, usulüne uygun olarak 89/1 haciz ihbarnamesi çıkarılmadan 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnameleri çıkarılamayacağından veya çıkarılmış olsa bile hükümsüz sayılacaklarından 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile mahkeme kararının bozulduğu ,bozma kararı üzerine mahkemece 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ işlemi usul ve yasaya uygun olmadığından 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin 25/12/2015 tarihi olarak düzeltilmesine, 89/1 haciz ihbarnamesi tebliğ işlemi usulüne uygun olmadığından 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin çıkarılamayacağı gerekçesi ile şikayetçiye gönderilen 89/2 ve 89/3 haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır....
Gün önce olarak beyan edilmiştir.) 08/12/2019 tarihi olarak tespiti düzeltilerek, karar verilmesi gerekirken, 89/1 haciz ihbarnamesinin tebliğ tarihinin dava tarihi olan 11/12/2019 tarihi olarak düzeltilmesi isabetsizdir. Açıklanan nedenlerle davalının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, Mahkeme kararının HMK'nın 353/1- b.2. maddesi uyarınca kaldırılmasına, yeniden esas hakkında; şikayetin kabulü ile İstanbul 29.İcra Müdürlüğü 2017/19158 sayılı icra dosyasında şikayetçiye gönderilen İ.İ.K 89/1. maddesi ihbarnamesi tebligatını öğrenme tarihinin 8/12/2019 olarak tespiti ile düzeltilmesine, diğer itirazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle; Davalının istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜ ile, HMK'nun 353/1- b.2. maddesi gereğince İstanbul 24....