- K A R A R - Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, satışı yapılan parsellerde sıra cetvelinin 1. sırasındaki alacaklının haciz tarihinin 26.8.2004, satış talep tarihinin 27.7.2006 ve satış tarihinin 16.11.2006 olmasına göre, mahkeme kararında haciz ve satış talep tarihlerinin yanlış yazılmasının sonuca etkili olmaması nedeniyle temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan İcra Mahkemesi kararının İİK’nun 366.maddesi uyarınca hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 12.06.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" İhtiyati haciz talep eden .... vek. Av. ... ile aleyhine ihtiyati haciz istenen ... aralarında görülen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 31/10/2014 gün ve 2014/554 Esas (derdest) sayılı kararın ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşuldu. - K A R A R - Dosyanın incelenmesinde ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin kararın, ihtiyati haciz talep eden vekiline tebliğ belgesine rastlanılmadığından, kararın ihtiyati haciz talep eden vekiline tebliğ edilip edilmediğinin, tebliğ edilmiş ise tebliğ tarihinin bildirilmesi için yeniden gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, birinci sıradaki alacaklının kayden haciz tarihinin 16.12.2008 olduğu, fiili haciz tarihinin ise 23.07.2009 olduğu, bu tarihten bir yıl geçmeden 21.07.2010 tarihinde satış istendiği, böylece bir yıllık satış isteme süresinin dolmadığı, diğer hacizlerin ise birinci sıradaki alacaklının haciz tarihlerinden sonra olduğu, bu nedenle sıra cetvelinde haciz tarihine göre yapılan bir yanlışlığın olmadığı gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, şikayetçi vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir....
Müdürlüğü'nün 2007/4454 Esas sayılı dosyası ile ... takibi başlatıldığını, borçluların taşınmazları üzerine ....02.2010 tarihinde haciz konulduğunu, borçlu... adına kayıtlı taşınmazların şikayet olunanın alacaklı olduğu ... .... ... Müdürlüğü'nün 2012/2691 Esas sayılı dosyasından ....01.2012 tarihinde satılarak paraya çevrildiğini, sıra cetvelinde müvekkilinin alacaklı olduğu dosyanın .... sırada, satış yapılan dosyanın .... sırada gösterildiğini, müvekkilinin haciz tarihinin ....02.2010 olmasına rağmen ....01.2011 olarak yazıldığını, sıra cetvelinde .... sırada gösterilen ... .... ... Müdürlüğü'nün 2012/2691 Esas sayılı dosyasında taşınmazlar üzerine ......2010 tarihinde haciz konulduğunu, müvekkilinin haciz tarihinin daha önce olduğunu ileri sürerek, şikayet olunan ile ilgili .... sıranın iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
İstinaf Sebepleri Davalı alacaklı istinaf dilekçesinde; ilama dayalı takip başlatılması üzerine icra müdürlüğünce aracın rayiç değerinin belirlendiğini, 09.07.2019 tarihinin aracın haciz tarihi olmadığını, anılan tarihin şikayetçi borçlunun aracın mislinin elinde olmadığını icra dosyasına bildirdiği ve tehiri icra kararı alıp takibi durdurduğu tarih olduğunu, bu tarihin haciz tarihi olarak kabul edilmesinin somut gerçeklere aykırı olduğunu, takipte haciz aşamasına dahi geçilmediğini ve haciz talebinde bulunulmadığını, bu durumun icra müdürlüğünden sorulması ile anlaşılacağını, icra müdürlüğünce 21.01.2021 tarihinde keşif yapıldığını ve bilirkişinin bu tarih itibariyle aracın değerini 160.000 TL olarak tespit ettiğini, mahkemece aldırılan raporda aracın bedelinin düşük belirlendiğini, ayıplı aracın tam donanımlı olması nedeniyle raporda kıyaslamaya esas alınan aracın tam donanımlı mislinin fiyatının dikkate alınması gerektiğini, aracın tam donanımlı 2019 modellerinin ikinci el fiyatının...
Beyazıt Kent Konut Yapı Kooperatifi aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, davacının alacaklı bulunduğu 2019/66311 Esas sayılı takip dosyasında borçlu kooperatifin alacaklı bulunduğu 2021/33539 Esas sayılı takip dosyasındaki alacakları nedeniyle haciz tarihinin düzeltilmesini talep ettiği, şikayetçinin haciz tarihinin düzeltilmesini istediği 2021/33539 Esas sayılı takip dosyasının tarafı olmayıp 3.kişidir. İcra takibinin tarafı olmayan 3.kişiler tarafı olmadıkları icra takibinde yapılan işlemlerin iptalini şikayet yolu ile icra mahkemesinden isteyemezler. Takipte taraf olmayıp bir başka takip dosyasının alacaklısı olan şikayetçinin talebi haciz tarihinin düzeltilmesi kapsamında olup aynı takip dosyasında birden fazla takip alacaklısının bulunduğu bu durumda İİK'nın 140 maddesine göre sıra cetveli düzenlenmesi ve sıra cetveline itiraz halinde değerlendirilebilir....
-K A R A R- Şikayetçi vekili, müvekkilinin alacaklı olduğu ...n 2012/512 E. sayılı dosyasından, borçlunun ...osyasına teminat olarak yatırdığı para üzerine 30.12.2008 tarihinde haciz konulduğunu, şikayet olunanın alacaklı olduğu .... sayılı dosyasından ise söz konusu para üzerine, 16.06.2008 tarihinde ihtiyati haciz konulduğunu, bu dosyada borçluya gönderilen ödeme emrinin, mahkeme kararıyla 29.12.2008 tarihinde tebliğ olduğuna karar verildiğini, ancak icra müdürlüğünce bu tarih yerine 09.06.2008 tarihinin esas alınması nedeniyle şikayet olunanın ihtiyati haczinin daha önce kesinleştiği kabul edilerek sıra cetveli düzenlendiğini, oysa şikayet olunanın ihtiyati haczinin 04.01.2009 tarihinde kesinleştiğini ve müvekkili şirketin haciz tarihinin daha önce olduğunu, bu nedenle... düzenlenen sıra cetvelinin hatalı olduğunu ileri sürerek, 10.01.2012 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir....
talep üzerine gene borçlu adına kayıtlı olan Mersin ili Tarsus ilçesi Mitatpaşa mahallesi 127 ada 12 parsel üzerine haciz şerhi işlenmediğini, borçlu adına kayıtlı bu taşınmaz üzerine de haciz konulması ve haciz tarihinin ilk talep tarihi olan, diğer taşınmaz üzerindeki haciz tarihi de olan 14/02/2020 tarihi olması yönünde talepte bulunduklarını, bu talebin icra müdürlüğünce reddedildiğini, 127 ada 12 parsel taşınmaza haciz şerhi işlenmemesinin müvekkilinin mağduriyetine yol açabileceğini, bu taşınmaza konulacak haciz şerhinin ilk talep tarihi olan 14/02/2020 olarak değiştirilmesine ve bu tarihin haciz tarihi olarak kabul edilmesine, haciz tarihinin sistemsel olarak değiştirilmemesi halinde ise söz konusu taşınmazın haciz tarihinin 14/02/2020 olarak dikkate alınmasına, icra müdürlüğünün 17/09/2020 tarihli taleplerinin reddine dair icra işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Suç uydurma, muhafaza görevini kötüye kullanma HÜKÜMLER : Mahkumiyet Gereği görüşülüp düşünüldü: 1- Sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; a) 02.07.2012 tarihli 6352 sayılı Kanunun 38. maddesi ile 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'na eklenen Geçici 10. madde ile "Bu Kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir." hükmü gözetildiğinde suç tarihi itibarıyle 2004 sayılı Kanunun 106. maddesi uyarınca bir yıl içinde satış istenebileceği, satışının istenmemesi halinde haciz işleminin hukuki sonuçlarının ortadan kalkacağı ve müsnet suçun da oluşmayacağı, dosya kapsamına göre; haciz tarihinin 01.11.2011 olduğu ve bu tarihte mahcuzların yediemin olarak sanığa teslim edildiği, hükme esas alınan icra dosyası veya onaylı örnekleri getirtilip...
Öte yandan tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde tebliğ tarihinin düzeltilmesi durumunda haciz uygulamasına başlanacağı tarih, mal beyanında bulunma tarihi veya varsa kesinleşmeden önce konulan hacizlerin kaldırılabileceği nedeniyle borçlunun hukuki yararı vardır (HGK'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 E. 2001/560 K.). Bu durumda mahkemece borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edildiğine göre, tebliğ işlemine yönelik şikayetinin kabulü ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, hüküm fıkrasında bu husus gözardı edilerek davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....