Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a aitolduğuna karar alındığını, ancak 2002 tarihli 21 numaralı karar ile pay oranlarının değiştirildiğini, davacının bu genel kurula davet edilmediğini, bu sebeple kararın yok hükmünde olduğunu ileri sürerek 10/05/1997 tarihli 4 numaralı genel kurul kararının, 11/12/2002 tarihli 21 numaralı genel kurul kararının, 18/09/2005 tarihli 26 numaralı genel kurul kararının, 10/05/2011 tarihli 32 numaralı genel kurul kararının yokluğunun tespitine, davacının şirkette %20 pay sahibi olduğunun tespitine, kuruluştan bu yana ortaklık payından kaynaklanan kar payına karşılık şimdilik 10.000,00 TL'nin tahakkuk tarihinden başlayacak reeskont faiziyle birlikte davalı şirketten tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....

    Satıcıya verilen vekaletname Bakanlık Komserleri Yönetmeliği'nin 23. maddesindeki koşulları taşımadığından vekile genel kurula katılma yetkisi vermeyeceğinden TTK'nın 370. maddesindeki koşullar gerçekleşmemiş olduğundan 27.02.2009 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararların yok hükmünde bulunduğunun kabulü gerekeceği, davalı şirketin TTK'nın 370. maddesi uyarınca yapılan 27.02.2009 tarihli genel kurul toplantısında alınan kararlar yok hükmünde bulunduğundan ve buna nazaran da 28.12.2009 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında şirketin ana sözleşmesinin eski hali geçerli bulunduğundan ve bu ana sözleşmeye göre de toplantı nisabının oluşması için payların %51'nin genel kurulda temsil edilmesi gerektiğinden %50 payın katılımı ile yapılan toplantıda alınan kararlar toplantı nisabının oluşmaması nedeni ile yok hükmünde olduğu, gerekçesi ile 2012/243 Esas sayılı dava dosyası yönünden davanın kabulü ile davalı şirketin 29.12.2009 tarih ve 59 numaralı yönetim kurulu kararının...

      Davaya konu talebin ------ toplantıya ilişkin ilan, duyuru, davet ve çağrı yönetiminin kanun ve yönetmeliklere uyulmadığı gerekçesi ile iptali ve yok hükmünde olduğunun tespiti talepli davanın açılış tarihinin ------olduğu, 4562 Sayılı Kanun atfı ile 6102 Sayılı TTK 445 maddesi uyarınca dava 3 aylık Hak Düşürücü sürede açılmıştır....

        Yukarıda yazılı Bölge Adliye Mahkemesi ilamında belirtildiği üzere, dava; davalı şirketin 26/12/2016 tarihli genel kurul kararının iptali olarak açılmış isede dava dilekçesinin muhtevasından hazurun cetvelindeki imzanın kendisine ait olmadığını belirtip sahtecilik iddiası ile genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkememizce davalı şirketin ticaret sicil dosyası, 26/12/2016 tarihli genel kurul toplantı tutanağı, hazirun cetveli getirtilmiş olup, incelenmesinde; 2016 yılı olağanüstü genel kurul toplantısının 26/12/2016 tarihinde yapıldığı, "26/12/2016 tarihinde yapılan 2016 yılı olağanüstü genel kurul toplantısında hazır bulunanlar listesi"ne göre davacının, davalı şirketin toplam 50.000 adet olan hissesinin 25.500 adedine sahip olduğu, geri kalan 24.500 hissenin ...'a ait olduğu, anılan hazirun cetvelinde davacının ismi karşısında imzanın yer aldığı görülmüştür....

          Sitesinin 09/03/2013 tarihindeki genel kurul kararının yasaya aykırı olması nedeniyle iptali gerektiği gerekçesiyle; davanın kabulü ile, .... Sitesinin 09/03/2013 tarihindeki genel kurul kararının kanuna aykırı olması nedeniyle iptaline, diğer genel kurul kararların iptaline dair talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

            Açıklanan nedenle, davaya konu edilen 08/09/2017 tarihli genel kurulda tüm pay sahiplerinin hazır bulunmadığı, dolasıyısla TTK'nun 416. maddesi gereğince yapıldığı bildirilen bu genel kurul toplantısında alınan kararların yoklukla malul olduğunıun tespitine dair karar vermek gerekmiştir. Davaya konu edilen davalı şirketin 09/09/2017 tarih ve ---- sayılı Yönetim Kurulu Kararının ise davalı şirketin 08/09/2017 tarihli genel kurul kararında .----yönetim kuruluna seçildiğinden bahisle kendisine münferiden temsil yetkisi verilmesine ilişkin olduğu dayanağı genel kurul kararı yok hükmünde olmakla bu yönetim kurulu kararının da yok hükmüne olduğuna dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....

              ün yetkili olduğunu, dava konusunun sözde yapılan 28.07.2010 günlü olağanüstü genel kurul toplantısının ve buna ilişkin hazırlık işlemlerinin yokluk veya butlanla malul olduklarının tespitine ilişkin olduğunu, azınlığın genel kurulu toplantıya çağrı yönteminin TTK m. 538 hükmünde gösterildiğini ve bu prosedüre uyulmadan şirket karar defteri haricinde bir defter üzerinde sözde bir genel kurul yapma kararı aldıklarını, bu kapsamda gündemi belirleyip toplantı gününü tayin ederek toplantıdan 1-2 gün önce diğer ortaklara belirtilen gündemle toplantı yapılacağını tebliğ ettiklerini, yapılan tüm bu iş ve işlemlerin TTK emredici hükümlerine aykırı ve yok hükmünde olduğunu ileri sürerek, 28.07.2010 günlü olağanüstü genel kurul toplantısının ve alınan kararların yok hükmünde olduğunun tespitini, şayet mahkemece iptale tabi bir karar bulunduğu kanaatine varılması durumunda iptal edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/383 KARAR NO : 2021/539 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili, Sorumluluk Davası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 01/06/2021 KARAR TARİHİ : 06/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; 25.07.2017 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olduğunun tespiti, davalı şirket ortağı ...’nın şirket müdürü olması nedeniyle rekabet yasağına aykırılığın ihlali ve sorumluluğu göz önüne alınarak şirketi uğratmış olduğu zarar karşılığı tespit edilerek Amerikan doları cinsiden şirket müdürü ...’dan tahsili ile şirket hesabına iadesine sağlanması ve bu şekilde şirket hesabına Amerikan doları olarak ... tarafından iade edilen bedelden müvekkilime hissesi oranında ödeme yapılması, müvekkilimin şirketteki kar payının tespiti tahsiline, haklı nedenle müvekkilimin şirket ortaklığından çıkmasına...

                  ın, şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmasını talep ettiği halde şirket müdürü tarafından şirket genel kurulunun toplantıya çağrılmadığını iddia ederek genel kurulun toplantıya çağrılması talebiyle Malatya 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/39 esas sayılı dosyasıyla dava açtığını, mahkemece yapılan yapılan yargılama sonunda verilen davanın kabulüne karar verildiğini, ...'ın kendiliğinden toplantı tertip etmeye kalkıştığını ve bu yönde 31 Mayıs 2016 tarihli ticaret sicil gazetesinde olağanüstü genel kurul toplantısı çağrısı yaparak yine ayrıca müvekkillerine de bu yönde çağrı kağıdı gönderdiğini, 18.06.2016 tarihinde genel kurul toplantısının yapıldığını, mahkemece genel kurulun TTK 412 maddesi gereği toplantıya çağrılmasına karar verilmesi nedeniyle olağanüstü genel kurul toplantısının sadece mahkemece görevlendirilecek kayyım tarafından yapılabileceğini, kayyım tarafından tertip edilmeyen genel kurul toplantısının yoklukla malul olduğunu, toplantıyı kendi başına tertip eden ...'...

                    ın olağan genel kurula kadar olan bir aylık dönemdeki şirketi temsiline ve tek başına yönetim kurulunu oluşturmasına ve yine genel kurulun toplantıya çağrılmasına ilişkin olarak davacının hiçbir itirazda bulunmadığını, bu çerçevede davacının 2016/02/ ve 2016/03 sayılı yönetim kurulu kararlarının yokluğunu talep etme hakkının bulunmadığını, 05/03/2016 tarihli genel kurul toplantısına tüm pay sahiplerinin katıldığını, hal böyle olunca çağrının usulüne uygun olmadığının ileri sürülemeyeceğini, davacının 05/03/2016 tarihli genel kurul kararının yok hükmünde olduğu iddiası ile aynı mahkemede 2016/192 E. sayılı davayı açtığını, söz konusu davanın derdest olduğunu, işbu davanın derdestlik dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini savunarak davanın reddini istemiştir....

                      UYAP Entegrasyonu