Vergi Dairesi'nce 30.11.2005 tarihinde haciz konulmasına karar verilerek, haciz şerhi aracın trafik kaydına 02.01.2006 tarihinde işlenmesine rağmen şikayetçinin haciz tarihinin 26.06.2009 olduğu, şikayetçi satış masraflarının müvekkiline ödenmesinin derece kararında ayrıca belirtilmesini istemiş ise de icra müdürlüğünce paranın paylaştırılması sırasında İİK nın 138/2.maddesi gereğince işlem yapılacağı, derece kararında haciz, paraya çevirme ve paylaştırma gibi bütün alacaklıları alakadar eden masrafların satış tutarından alınmaması yönünde bir karar mevcut olmadığı gerekçesiyle sıra cetveline itirazın reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Şikayet, şikayet olunan vergi dairesinin haczinin, şikayeçinin haczi anında olmamasından kaynaklanan sıra cetvelinin iptali ve satış masraflarının öncelikle mahsup yapılacağının sıra cetvelinde belirtilmesi istemlerine ilişkindir. Dosya içerisinde bulunan ......
Bu durumda da haczin şirkete tebliğ edildiği tarih haciz tarihi sayılır. Anonim ve hisseli komandit şirketlerin henüz kıymetli evrak niteliğinde senede bağlanmamış hisselerinin haczinde, İİK'nun 94. maddesi doğrultusunda yapılan tebliğden sonra şirket idaresi itirazda bulunmamış veya itiraz reddedilmiş ise hisselerin borçlu adına ve hesabına şirket nezdinde ve mamelekinde bulunduğu kesinleşir. Haciz keyfiyeti borçlunun hissesini elinde bulunduran 3. şahıslara ihbar edilir. Bu konudaki şikayet bir hakkın yerine getirilmesi ile ilgili bulunduğundan borçlunun süresiz şikayet hakkı vardır. Somut olayda, şikayetçi şirketin şikayet dilekçesi ekinde pay senedi çıkarılmasına ve hissedarlara dağıtılmasına ilişkin 03/01/2013 tarihli yönetim kurulu kararı ibraz ettiği görülmektedir. Şikayetçi şirketin hisse senedi çıkardığı yönündeki bu iddiası hakkında Mahkemece, resmi kayıtlar incelenerek bir tespit yapılmamıştır....
Davacı üçüncü kişi vekili istinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesinde öğrenme tarihine ilişkin ve tebliğin usulsüzlüğüne ilişkin ileri sürülen iddia ve vakıalar aynen yazılmakla birlikte, şikayet dilekçesi içeriğinden usulsüz tebliğ edilen ilk haciz müzekkeresini öğrenme tarihinin 04/11/2020 tarihi olduğunun açıklandığını, kendilerine tebliğ edilen 26/10/2020 tarihli müzekkerede tekit olmadığını, ilk haciz müzekkeresinden de bahsedilmediğini, şikayet dilekçesinin netice ve talep kısmında sehven öğrenme tarihinin 26/10/2020 olarak belirtildiğini beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili istinafa karşı cevap dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki hususlar tekrar edilmekle birlikte kararın usul ve yasaya uygun olduğunu beyan etmiş, istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Bu yola tevessül etmeden, sadece haciz tezkeresi ile konulan haciz aynı yasanın 88. maddesindeki menkul haczi olarak nitelendirilebilir ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabilir, bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczi mümkün değildir. Somut olayda şikayet olunanın Artvin Bölge Müdürlüğüne yazdığı haciz yazısının 88. madde kapsamında düzenlenen haciz olduğu görülmektedir. Mahkemece şikayet olunanın 89. maddeye göre gönderdiği bir haciz ihbarnamesi olup olmadığı araştırılmadan ve ayrıca haciz ihbarnamesi tarihinde doğmuş bir alacak olup olmadığı araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna aykırı bulunan hükmün şikayetçi yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19.12.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Dosyadaki ....haciz sıralama kaydının incelenmesinde, şikayetçinin alacaklısı olduğu....sas sayılı dosyasından 08.03.2013 tarihinde ve ....esas sayılı dosyasından ise, 30.04.2013 tarihinde haciz işlemi uygulanmış olup, hacizlerin usulsüz olduğuna ilişkin yapılan şikayet başvurularının da Yargıtay 12. Hukuk Dairesi denetiminden geçmesi sonucunda, İİK'nın 78. maddesi uyarınca tesis edilen hacizlerin usulüne uygun olduğu belirlenmiştir. Dolaysıyla şikayetçinin söz konusu hacizleri ayakta olup, şikayet olunanın alacaklısı olduğu ve sıra cetvelinin düzenlendiği ... esas sayılı dosyasındaki haciz tarihi ise 20.05.2013 tarihidir. Bu durumda, şikayetçi hacizlerinin daha önceki tarihli olduğu ve sıra cetvelinde öncelikle pay alması gerektiği göz önünde bulundurulmadan yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. .../......
Usule aykırı tebliğin hükmünün 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddelerinde düzenlendiği, anılan maddelerde, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise tebliğin geçerli sayılacağı, şikayet edene 2. haciz ihbarnamesinin 20/01/2021 tarihinde bizzat kendisine tebliğ edilmek suretiyle usulüne uygun şekilde tebliğ edildiği, o halde muhatabın usulsüz tebliği 20/01/2021 tarihinde öğrenmiş sayılacağı" gerekçesi ile birinci haciz ihbarnamesinin usulsüz tebliğine yönelik şikayetin kabulü ile; 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince birinci haciz ihbarnamesi tebliğ tarihinin şikayet eden yönünden 20.01.2021 olarak düzeltilmesine, 2 haciz ihbarnamesinin iptaline karar verilmiştir....
İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/11/2012 NUMARASI : 2012/276-2012/863 Taraflar arasında görülen sıra cetveline şikayetin sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 24.10.2013 gün ve 7207 Esas, 6504 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi şikayet olunan vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü. - KARAR - Şikayetçi vekili, müvekkilinin dava dışı borçludan olan prim alacağı nedeniyle, bu kişiye intikal edecek taşınmaza 16.04.2010 tarihinde haciz konulduğunu, şikayet olunan S.. M.. haczinin ise 18.03.2011 tarihli olduğunu, taşınmazın satılması sonrasında düzenlenen sıra cetvelinde şikayet olunanın hacze iştiraki mümkün olmadığı halde garameten paylaşıma dahil edildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
İcra Müdürlüğünün 2009/3333 E sayılı dosyasında yapılan cetvelde şikayet olunana satış bedelinin garameten paylaştırılmasının yasaya aykırı olduğunu, satışın yapıldığı saatte şikayet olunan kurumun haczinin olmadığını ve kurum haciz dayanağının borçlu ...'in müdürü olduğu ... Paslanmaz Makine San. Ve Tic. Ltd. Şti.'nin vergi borcu olduğunu, borçlu şirketin yöneticisinin sorumluluğuna gidebilmesi için gerekli usul ve yasaya uygun davranılmadığını, ayrıca haciz yoluyla takiplerde sıra cetvelinin, alacağın İİK.'nun 138.maddesi uyarınca satış tarihindeki ulaştığı miktarın dikkate alınarak düzenlenmediğini ileri sürerek , sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
nün 2013/11149 E. sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde, şikayet olunan ...Ltd. Şti.'nin garameten paylaştırmaya dahil edilmediğini, alacağının tamamının ödendiğini, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ...Ltd. Şti. vekili, müvekkilinin haciz tarihinin daha önce olduğunu, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ...Ltd. Şti. vekili, şikayetin reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunan ...Ltd. Şti.'nin alacağının diğer alacaklardan önce, 13.05.2013 tarihinde kesinleştiği ve sıra cetvelinde garameten paylaşımın dışında bırakılarak dağıtımın yapılmasının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
Taraflar arasındaki sıra cetvelindeki sıraya şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde şikayet olunanlar ... ve .......ekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Şikayetçi vekili, borçlu ......aslına işlem gören işyerinin borçlarından dolayı....plakalı araca haciz konulduğunu, ....... Esas sayılı dosyasında yapılan sıra cetvelinde müvekkili kurumun ilk haciz koyan alacaklı olduğu dikkate alınmaksızın sıra cetveli düzenlendiğini,6183 Sayılı Amme Alacaklıları Tahsili Usulü Hakkındaki Kanun’un 21. maddesine göre garameten paylaşımın yapılmadığını ileri sürerek 23.06.2015 tarihli sıra cetvelini iptalini şikayet ve talep etmiştir. Bir kısım şikayet olunanlar vekili, şikayetin reddini istemiştir. Diğer şikayet olunanlar, şikayete cevap vermemiştir....