Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; şikayet olunan Vergi Dairesinin haczinin şikayet olunanın haczinden çok önce olduğu, şikayetçinin haczinin, şikayet olunan Vergi Dairesinin haczine iştirakine imkan bulunmadığı gibi İİK’nın 206.maddesinin de uygulama kabiliyeti olmadığı, şikayete konu derece kararınında sıralamanın bu esaslar gözetilerek düzenlendiği gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir. Dava, sıra cetveline şikayet davasıdır. Satışa konu araç üzerindeki ilk haciz 29.05.2012 tarihli olup şikayet olunan Vergi Dairesine aittir. Bu haczin kapsamında olan alacaktan dolayı Vergi Dairesinin ilk sırada alacağını alması mümkün ise de, Vergi Dairesinin bu hacizden sonra doğan alacaklar icra takibine konu edilmek ve satıştan önce haciz konulmak kaydıyla şikayetçinin haczine iştirak edebilir....
-Şikayet, borçlunun taşınmazının satışından elde edilen paranın paylaşımının doğru olmadığına yönelik olarak sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, şikayetçi alacağının, kamu alacağı olduğundan bahisle, ilk sıradaki alacak ile garame yapılması gerektiği gerekçesiyle hüküm tesis edilmişse de; sıra cetvelinde yer alan şikayet olunana ait tüm alacaklar için aynı tarihte haciz işlemi yapılmış olup, haciz kayıtlarında saat şerhi bulunmadığından ve yevmiye numaralarının, öncelik tespitinde esas alınması mümkün olmadığından, şikayet olunanın hangi haczinin öncelikli olduğunun tespiti mümkün bulunmamaktadır. Buna göre, şikayet olunanın aynı tarihli haciz işlemi gören tüm alacakları ile şikayetçi alacağının garameten paylaşımına ilişkin sıra kararı doğru olduğundan şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken herhangi bir yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden yazılı şekilde şikayetin kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir. ......
Kararı, şikayet olunan Z.. C.. vekili temyiz etmiştir. Şikayet, sıra cetvelinin iptali istemine ilişkindir. İİK'nın 142/1. hükmüne göre, "cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir. Aynı maddenin 3. fıkrasında ise sıraya dair şikayetlerin icra mahkemesine yapılacağı öngörülmüştür. Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi,kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olup, pay ayrılmış olan alacaklıları ifade eder. Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olup, pay ayrılmış olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmelidir.Bu nedenle sıra cetveline itirazda borçluya husumet yöneltilemez. Mahkemece borçlu Z.. C.. aleyhine bir hüküm de kurulmamıştır....
ŞİKAYET TARİHİ : 21.12.2018 HÜKÜM/KARAR : İLK DERECE MAHKEMESİ : Çaycuma İcra Hukuk Mahkemesi SAYISI : 2020/57 E., 2022/27 K. Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet davasından dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulüne sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir. Kararın şikayet olunan ... vekili ve şikayet olunan ... ve diğerleri vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince şikayet olunan ... ve diğerleri vekilinin istinaf başvurusunun usulden reddine, şikayet olunan ... vekilinin başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayet olunan ... vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
ŞİKAYET OLUNANLAR : 1-... Vek. Av. ... 2-... 3-... 4-... Vek. Av. ... Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Şikayetçi vekili, ....sayılı dosyasında nafaka alacağı için takip başlattığını ve borçlunun maaşı, ikramiyeleri ve emekli olması halinde emekli ikramiyesi üzerine 15.02.2013 tarihinde haciz konulduğunu, borçlunun emekli ikramiyesi üzerine davalıların alacaklı bulunduğu..... sayılı takip dosyası, .... sayılı takip dosyasından da haciz konulduğunu, düzenlenen sıra cetvelinde kendi nafaka alacağı için para ayrılmadığını, nafaka alacaklarının birinci sırada olması gerektiğini ileri sürerek, alacağının birinci sıraya alınmasına karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir....
İcra Mahkemesince, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonrasında, üçüncü kişilerdeki malların haciz biçiminin İİK 89'ncu maddede hükme bağlandığı, anılan yasa hükümlerinin uygulanmasından vazgeçilerek haciz ihbarnamesi göndermek yerine müzekkere ile alacak üzerine haciz konmasının aynı yasanın 88.mad düzenlenen menkul haczi mahiyetinde olduğu, haciz müzekkeresi ile ancak mevcut mal hak ya da alacak üzerinde haciz konulabilecekken 3.kişinin itirazına ilişkin düzenleme yapılmadığı,Vergi Dairesindeki alacağın 23.03.2010 tarihinde doğduğu belirtildiğinden bu tarihten önce gönderilen haciz yazılarının hüküm ifade etmediği, bu tarihten sonra gönderilen haciz yazılarının dikkate alınması gerektiği, bu bakımdan yapılan şikayetlerin sübuta ermediği gerekçesiyle, şikayetlerin reddine karar verilmiştir. Kararı, Şikayetçi ... vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. KARAR Şikayet eden üçüncü kişi vekili, müvekkili şirket hakkında iflas erteleme kararı verildiğini, müvekkiline ait ticaret sicil adresinde 18.4.2016 tarihinde haciz yapıldığını, müvekkili şirkette haciz yapılmasına ilişkin haciz talimatı kararının ve bu karar kapsamında talimat İcra Müdürlüğü tarafından yapılan tüm usul ve yasaya aykırı karar ve işlemlerin iptaline karar verilmesini istemiştir....
- K A R A R - Şikayetçi vekili, borçlunun taşınmazının satışından elde edilen bedelin paylaştırılmasında tüm paranın haczi düşmüş olan şikayet olunanın dosyasına ödenmesine karar verildiğini, ilgili dosyada taşınmaza 01.09.2003 tarihinde haciz konulduğunu, haciz tarihinden satış tarihi 01.06.2012 tarihine kadar sadece satış istendiğini, kıymet takdirinin yapılmadığı ve satış taleplerininde müdürlükçe koşullar oluşmadığından bahisle reddedildiğini, verilen ret kararının kesinleştiğini, yatırılan satış avansının yetersiz olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini istemiştir....
ın henüz emeklilik başvurusu söz konusu değil iken, alacaklı ... tarafından emekli ikramiyesi üzerine haciz konulmasının ve Isparta .... ... Müdürlüğü'nün 2011/2715 Esas sayılı dosyasında sıra cetvelinin hazırlanması sırasında doğmamış bir alacak için yazılan müzekkerenin dikkate alınarak, 2011/2715 sayılı dosya alacağının paylaşımda .... sırada alacak olarak gösterilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, borçlunun şikayet olunan lehine sürelerden feragat etmesinin nedeninin anlaşılamadığını, şikayet olunanın haczinin ....07.2011 kabul edildiğini ve ....08.2012 tarihine kadar hiçbir işlem yapılmadığından haczin düştüğünü ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan ..., şikayetin reddini istemiştir. Şikayet olunan ... duruşmada alınan beyanında, iki tarafa da borcunun olduğunu, bir diyeceği olmadığını beyan etmiştir....
Somut olayda, şikayet konusu bakiye borç muhtırası olmayıp, borçlunun çalıştığı kuruma gönderilen 29.01.2014 tarihli haciz müzekkeresidir. Bu nedenle mahkeme kararının hüküm kısmında bakiye borç muhtırasını çıkarılması için talimat verilmesi doğru olmadığı gibi borçlunun şikayet konusu haciz müzekkeresinde aylık daimi kesilecek nafaka miktarı olan 714,20 TL lik kısmı da şikayet konusu ettiği halde, mahkemece olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsizdir. O halde mahkemece, borçlunun 29.01.2014 tarihli haciz müzekkeresinde aylık daimi kesilecek nafaka miktarı olan 714,20 TL'ye yönelik şikayetinin de incelenerek, oluşacak sonuca göre gerekirse 29.01.2014 tarihli haciz müzekkeresinin birikmiş nafaka miktarı ve aylık daimi kesilecek nafaka miktarı yönünden düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....