Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; tarafların sair istinaf itirazlarının yerinde olmadığı; ancak takip tarihi itibariyle asıl alacağın belirlenebilir olması nedeniyle icra inkar tazminatının yasal koşullarının oluşmasına rağmen icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve kısmi itiraz sözkonusu olmasına rağmen mahkemece takibe konu tüm alacağa itiraz edilmiş gibi karar verilmesinin infazda tereddüt yaratacağı gerekçesiyle davacı vekilinin ve davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile; İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak; "Davanın kısmen kabulü ile; Davalının, Antalya 15.İcra Müdürlüğünün 2016/5780 Esas sayılı dosyasında; 34.344,00 TL asıl alacak ve 375.549,98 TL işlemiş faize yönelik kısmi itirazının, 34.244,00 TL asıl alacak ve 76.309,23 TL işlemiş faiz üzerinden iptali ile; itiraz edilmemiş asıl alacak dahil olmak üzere 2.363.815,22 TL asıl alacak ve 76.309,23 TL işlemiş faiz...
SAVUNMA Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı, duruşmaya iştirak etmediği ancak icra dosyasına sunduğu dilekçesinde; Alacaklı olduğunu iddia eden tarafa herhangi bir borcumuz bulunmadığı, Bu nedenle ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine açıkça itiraz edildiği, ayrıca iddia edilen borca ilişkin dayanak belge dosyaya sunulmadığı, ekinde herhangi bir dayanak belge tebliğ edilmediği, inceleme imkanı tanınmadığından belge / belgeler üzerinde bulunan imzaya ilişkin itiraz hakkımı saklı tutulduğu ifade edilerek, ödeme emrine, borca, borcun tamamına, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize, harç, ----- ücretine , takibin tüm ferilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE; Dava, Elektrik ------------esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminat talebine ilişkindir. Davada taraf teşkili sağlanmış, dava yasal 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde açılmıştır....
İcra Müdürlüğü'nün 2006/9936 takip sayılı dosyası ile ödenmeyen ....900,00 TL iş bedeli ile takip tarihine kadar işlemiş ....508,90 TL faiz alacağı için davalı iş sahibi aleyhine icra takibinde bulunmuş, takip borçlusu tarafından süresi içerisinde takibe konu alacağın tamamına itiraz edilmiştir. Yapılan bu itiraz üzerine davacı alacaklı takibe konu ....900,00 TL tutarındaki asıl alacağı dava değeri olarak göstererek sadece asıl alacağa karşı yapılan itirazın iptalini istemiş, işlemiş faize karşı yapılan itiraz için ise harcını yatırmak suretiyle itirazın iptali davası açmamıştır. Bu durum karşısında mahkemece, sadece, asıl alacağa karşı yapılan itirazın iptali ile bu miktar üzerinden takibin devamına karar verilmesi gerekirken, HMK'nın 26/....maddesi dikkate alınmadan istem aşılmak suretiyle talepte bulunulmamış olan işlemiş faiz alacağının da hüküm altına alınması doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Davalı vekili, taraflar arasındaki ticari ilişki çerçevesinde davacı tarafından bakiye alacak ve işlemiş faiziyle birlikte müvekkili aleyhine takip yapılması üzerine müvekkilinin ticari kayıtlarının incelenmesi sonucu, takibe dayanak asıl alacak tutarı kadar borçlu bulunulduğu görülerek icra dosyasına ödendiğini ancak takip öncesi bir temerrüt gerçekleşmediğinden işlenen faiz tutarına haklı şekilde itiraz edildiğini bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece, dosyadaki mutabakat belgeleri ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davacının takip öncesi davalıyı temerrüde düşürdüğünü kanıtlayamadığı, böylece davalının takibe konu işlemiş faize itiraz etmekte haklı bulunduğu gerekçesiyle davanın ve koşulları oluşmadığından davalının tazminat isteminin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Mahkemece, en son alınan bilirkişi raporu benimsenmek suretiyle 11.113.265 TL asıl alacak, 28.295.317 TL işlemiş faizi, 1.414.766 TL BSMV davalının borcu olduğu, ancak taleple bağlı kalınması gerektiği gerekçesiyle 39.305.62 TL.nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 2010/3693-16853 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Mahkemece hükmedilen 39.305.62 TL.nin 11.113.265 TL.nın asıl alacak, 1.414.766 TL.nın BSMV, bakiyesinin ise işlemiş faizi olduğu sabittir. Bu miktarın toplamı, yani 39.305.62 TL.sının tamamına dava tarihinden itibaren faiz yürütülmek suretiyle işlemiş faize de tekrar faiz işletilmiş bulunmaktadır. Bir başka deyişle faize faiz yürütülmüştür....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre: davacılar vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, davalı tarafından 7.600.000,00TL değerinde zorla alınmış bedelsiz çek ve senetlerin icra takibine konulmak suretiyle müvekkillerinden haciz baskısı ile zorla tahsil edilmeye çalışıldığını, ayrıca takipte fahiş faiz talep edilmiş olduğundan faize, faiz oranına , işlemiş ve işleyecek faize, faiz başlangıcına ve tüm ferilere de itiraz ettiklerini, talep edilen çek tazminatı ve komisyonun da haksız ve dayanaksız olduğunu öne sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davacılar vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir....
K A R A R Davacı, davalıya teslim ettiği ilaç ve malzeme bedelinin ödenmemesi nedeniyle yaptığı icra takibinde, takip tarihinden sonra asıl alacağın ödendiğini, ancak bakiye alacağa itiraz edildiğini ileri sürerek 126 564 625 175 TL ye yönelik itirazın iptali ile inkar tazminatı istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda 89.170,47 YTL işlemiş faize yönelik itirazın iptaline,inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Davacı, icra takibinden sonra yapılan ödemelerle asıl alacağın ödendiğini, ancak işlemiş faize itiraz edildiğini ve davanın faiz alacağına yönelik olduğunu bildirerek eldeki davayı açmıştır....
- K A R A R - Davacı vekili; davalının müvekkilinden satın aldığı arazi ölçer cihazının bakiye bedelini ödememesi üzerine alacağın tahsili için başlatılan takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili; davanın reddini istemiştir. Mahkemece; davacının ödenmeyen bakiye borçla ilgili sözleşmede kararlaştırılan faiz oranı ve cezai şart hükümlerine göre davalıdan talepte bulunduğu, asıl alacağa yönelik bir itiraz bulunmadığı, sözleşmeye uyarınca asıl alacak miktarı üzerinden hesaplanan işlemiş faize ve gecikme tazminatına itirazın haksız olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davalının itirazının 3.422 TL. işlemiş faiz ve 671 TL. gecikme tazminatı üzerinden iptaline, takibin asıl alacakla birlikte bu miktarlar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....
Davacı tarafından kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalı kiracı süresinde itiraz ederek, istirdat hakkı saklı kalmak kaydıyla asıl kira alacağını takip dosyasına yatıracaklarını, takip alacaklısına ödenmesine muvafakat ettiklerini, ancak işlemiş faize, takibin ferilerine ve faiz oranlarına itiraz ettiklerini bunlar yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık faiz alacağına ilişkindir. Davalı borçlunun işlemiş faiz tutarına ve faiz miktarına yapmış olduğu itirazı mahkemece Yargıtay denetimine elverişli olacak şekilde hesap edilip gerekirse konusunda uzman kişiden alınacak bilirkişi raporu ile tespit edilip değerlendirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu sebeple bozulmasına karar vermek gerekmiştir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır....
- K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan alacağının tahsili için icra takibine girişildiğini borca ve faize itiraz edildiğini, işlemiş faize itirazını kabulle, takipte istenen 213.10 YTL işlemiş faiz talebinden feragat ettiklerini, davalının 3.000.00 YTL tutarlı çek ödemesini takibe konu faturalara karşılık yapmadığını, davalının icra dosyasına yaptığı 710.00 YTL ödemenin mahsubundan sonra davalının 2.850.15 YTL borcu kaldığını belirterek, itirazının iptaline, takibin devamına, %40’tan az olmamak üzere tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, takibe konu borcun çek ve icra dosyasına yapılan ödeme ile sona erdiğini, borçları bulunmadığını bildirerek davanın reddi ile tazminata karar verilmesini istemiştir....