O halde davacının işlemiş faiz istemi reddedilmelidir. Öte yandan davalı, asıl alacak tutarına itiraz etmediğinden ve işlemiş faize itirazında haklı bulunduğundan davacının, icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmesi yerine, kabulü yönünde hüküm kurulması da usul ve yasaya aykırı olmuştur. Karar bu nedenlerle bozulmalıdır. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 25.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı yana tebligat yasası hükümlerine uygun şekilde dava dilekçesi ve duruşma günü bildirildiği halde; davalı yan cevap dilekçesi sunmamış ve bu nedenle de münkir kabul edilmiştir ancak icra dosyalarına sunulan itiraz dilekçesinde ödeme emrine, borca, takibe, faiz oranına, faize, işlemiş faize ve takibin tüm ferilerine itiraz ettiği görülmüştür. DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, ...İcra Dairesinin ... esas sayılı dosyasında vaki davalı borçlu tarafından yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir Davacı yanca, taraflar arasında akdolunan Bankacılık Sözleşmesi, ihtarnameler ile arabuluculuk tutanağı ibraz olunmuş; dava konusu takip dosyası celbedilmiştir. ...İcra Dairesinin ......
İİK.nun 63.maddesi uyarınca davalı borçlu itiraz dilekçesinde ileri sürdüğü itiraz sebeplerini değiştirip genişletemez ise de; istisna olarak alacaklının dayandığı senet metninden anlaşılan hususlarda itiraz sebeplerini değiştirebileceği ve genişletebileceğinin kabulü gerekir. Davalı borca itirazında aylık kira miktarına açıkça itiraz etmemiş, ancak istinaf dilekçesinde; kira artış oranına uyulmadığından bahisle kira miktarına itiraz etmiştir. Ayrıca davacı takip talebi ile yıllık %10,5 oranında temerrüt faizi talep etmiş ve davalı tarafça faize itiraz edilmiştir. Buna göre, davacının ibraz ettiği kira sözleşmesinde artış şartı belli ve muayyen olduğundan, mahkemece sözleşmedeki artış şartı uygulanmak suretiyle talep edilen aylara ait kira bedelinin ve faiz miktarının mahkemece denetlenmesi için bilirkişi tarafından belirlenmesi gerekir....
Etapları Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında davalı idare ile arsa karşılığı daire sözleşmesi imzalayarak hissesini davalıya devrettiğini, toplam 72.173,26 TL yı 48 eşit taksitte davalıya ödemeyi taahhüt ettiğini, idare mahkemesinin iptal kararı nedeniyle davalı idarenin almış olduğu meclis kararı ile projeyi yürütme imkanının kalmadığını, belediyeye devrettiği arsa ile ilgili olarak açtığı kamulaştırmasız el atma davasının lehine sonuçlandığını, idareye taksitler halinde ödediği meblağın faizi ile birlikte tahsili için icra takibi başlattığını, davalının işlemiş faize itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir....
Davacı takip talebinde işlemiş faiz talep ettiğine ve dava dilekçesindeki talebinde de asıl alacak ve işlemiş faize yönelik itirazın iptali talebinde bulunduğuna göre, davanın devamı sırasında asıl alacağın ödenmesi, davalı kurumu işlemiş faiz ödemekten kurtarmaz. Davacı icra takibinde her bir fatura tarihinden itibaren işlemiş faiz talep etmiş ise de, fatura tarihinden itibaren faiz yürütülemez. BK'nun 101.maddesine göre muaccel bir borcun borçlusu alacaklının ihtari ile mütemerrit olur. Oysa davalı temerrüde düşürülmemiştir. Takip öncesi temerrüd oluşmadığından davalının takip tarihinde temerrüde düştüğünün kabulü zorunludur. Bu durumda 23.3.2004 takip tarihi ile davalının 16.491.70 YTL ana borcu ödeme tarihine 13.5.2005 gününe kadarki faiz miktarı bilirkişi tarafından hesaplanarak hasıl olacak sonuca uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözardı edilerek yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....
Davalı icra takibinde işlemiş faiz ve faiz oranına yönelik kısmi itirazda bulunmuştur. Mahkemece işlemiş faiz ve faize yönelik itirazın iptali talebi red edilmiş, ancak itiraz ve dava konusu olmayan asıl alacak yönünden de hüküm kurulması doğru olmamıştır. Kabule göre de, vekalet ücreti, harç ve yargılama giderlerinden de davalının sorumlu tutulması ve red edilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi de doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davacılar vekilinin icra mahkemesine başvurusunda, davalı tarafından 7.600.000,00TL değerinde zorla alınmış bedelsiz çek ve senetlerin icra takibine konulmak suretiyle müvekkillerinden haciz baskısı ile zorla tahsil edilmeye çalışıldığını, ayrıca takipte fahiş faiz talep edilmiş olduğundan faize, faiz oranına, işlemiş ve işleyecek faize, faiz başlangıcına ve tüm ferilere de itiraz ettiklerini, talep edilen çek tazminatı ve komisyonun da haksız ve dayanaksız olduğunu öne sürerek takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verildiği, karara karşı davacılar vekilinin istinaf yoluna başvurduğu anlaşılmıştır. İİK’nun 169/a-l. maddesi gereğince; borcun bulunmadığı veya itfa yahut imhal edildiği, resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir....
Sayılı dosya ile icra takibi yapıldığını takibe haksız itiraz edildiğini, itirazın iptalini ve %20 icra inkar tazminatı alacağı ile iş akdinin feshi tarihinden itibaren faize hükmedilmesini talep etmiştir....
Toplanan ve değerlendirilen delillerden davalı şirketin davacı kurumun kiracısı iken Ankara Onuncu Sulh Hukuk Mahkemesinin 2002/87-383 Esas ve Karar sayılı Üamı İle kiralanandan tahliyesine karar verildiği ve verilen kararın 25.12.2001 tarihinde kesinleştiği, davalı şirketin bu tarihten itibaren taşınmazı haksız olarak işgal eden konumuna düştüğü ve ecrimisil tazminatı ödemeye başladığı, davacı kurumun Ankara Onuncu İcra Müdürlüğünün 2003/13200 takip sayılı dosyasında 56.546.598.121 TL ecrimisil tazminatı asıl alacak ve 11.574.938.914 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 68.121.537.035 TL alacağın asıl alacağa uygulanacak % 64 oranındaki temerrüt faizi ile birlikte tahsili için 21.11.2003 günü icra takibine başladığı, davalı şirketin süresi içinde asıl alacağın 20.000.000 TL'si ile 11.574.938.914 TL işlemiş faize itiraz ettiği ve itiraz ediien bu alacak yönünden takibin durdurulduğu anlaşılmaktadır....
in temyiz itirazlarının incelenmesinde;Alacaklı banka tarafından genel kredi sözleşmesi,ipotek akit tablosu ve hesap kat ihtarına dayalı olarak borçlular hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile icra takibine başlanıldığı, örnek 6 numaralı icra emrinin tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvuruda, icra emri tebliğ edilmeden önceki dönemde borca ilişkin yaptığı ödemeler bulunduğunu ileri sürerek takipte talep edilen asıl alacak miktarına, işlemiş faize ve faiz oranına itiraz ettiği görülmektedir.İİK.'nun 150/ı maddesi uyarınca;krediyi kullandıran tarafça ,noter aracılığıyla krediyi kullanan tarafın kredi sözleşmesinde yazılı ya da ipotek akit tablosunda belirtilen adresine gönderilen hesap özetine, tazmin talebine veya ihtara tebliğ edildiği tarihten itibaren sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde ihtardaki borç miktarı kesinleşir. Ancak, böyle bir durumda, borçlu, İİK.'...