Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı alacaklı 01.06.2012 başlangıç tarihli yazılı kira akdine dayanarak 01.10.2015 tarihinde haciz ve tahliye talepli olarak başlattığı icra takibi ile aylık 550,00 TL’den 2015 yılı Haziran, Temmuz, Ağustos, Eylül ayları kira bedeli 2.200,00 TL kira alacağının işlemiş faiziyle tahsilini talep etmiş, ödeme emri davalı borçluya 03.10.2015 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı borçlu 05.10.2015 tarihli itiraz dilekçesinde, 2012 yılından bu yana alacaklının kiracısı olduğunu, bugüne kadar kira borçlarını süresinde ödediğini, alacaklıya herhangi bir borcu olmadığını bildirerek ödeme emrine, borca ve faize itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı İcra Mahkemesi'ne başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuş, davalı davanın reddini savunmuştur....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2021 NUMARASI : 2020/633 ESAS - 2021/1466 KARAR DAVA KONUSU : İcra Emrine İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine ilamlı takip başlatıldığını, takip talebinde 3.917,08- Euro işlemiş faiz adı altında faiz istendiğini, ilamda hükmedilen faizin ve faiz oranlarının fahiş ve fiilen uygulanmayan oranlar esas alınarak hesaplandığını, takip tarihinden itibaren istenilen faiz oranı da fahiş olduğunu, işleyecek faiz oranına da itiraz ettiklerini söyleyerek faize yönelik itirazlarının kabulüne, icra emrinin iptaline karar verilmesini istemiştir....

    takibinde yıllık %10,50 ticari temerrüt faizinin talep edildiği, davalı tarafından faize ve faiz oranına açıkça itiraz edildiği, mahkemece talep ile bağlı kalınarak yıllık %10,50 oranını geçmemek üzere faiz hesaplanması gerekirken talepten fazla hesap yapılan bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, davalı ... yönünden ise dayanak kira sözleşmesini şirket adına imzaladığı, kiracı olmayan gerçek kişinin kira borcundan sorumlu olmayacağı, bu davalı hakkında davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerektiğinden bahis ile bozulmuştur. 1- ) Davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme itirazları yerinde değil ise de; 2- ) Davacı vekilinin faize yönelik karar düzeltme istemleri açısından; alacaklı vekili takip talepnamesi ile işlemiş kira dönemleri için açıkça ticari faiz talep etmiş olup, takip tarihinden sonra ise takip tarihindeki oran yazılarak değişen oranlarda faiz talebinde bulunduğundan, takip tarihine kadar işlemiş aylar...

      Davalı borçlu vekili 08.12.2014 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkilinin alacaklıya borcu bulunmadığını ileri sürerek borca, faize ve ferilerine itiraz etmiştir. Ödeme emrine davalı borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine, davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur. Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur....

        Davalı ... vekili cevap dilekçesinde, kusura, tazminat miktarına, faize ve oranına itiraz ederek, davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, duruşmaya katıldığı halde davaya cevap vermemiştir....

          Mahkemece bilirkişi raporu üzererinde kısmı düzeltme yapılarak davalı kurumun faturanın muyene kabul tarihinden itibaren 30 gün sonra temerrüde düştüğü kabul edilerek asıl alacak üzerinden işlemiş faize hükmedilmiş ise de, işlemiş faize hükmedilebilmesi için davalının T.B.K 117(eski B.K 101) maddesi uyarınca temerrüt ihtarnamesi ile temerrüde düşürülmesi gerekir.Somut olayda davacı faturaları davalı kuruma ibraz etmiş, ancak ödemenin yapılmaması üzerine ihtarname göndererek davalıyı temerüde düşürmemiştir.Bu husus tarafların ve mahkemeninde kabulündedir.Taraflar arasındaki sözleşmede de borcun ödeneceği tarih kesin vade ile kararlaştırılmamıştır. Bu durumda borçlu davalının temerrüde düştüğünden bahsedilemez. Hal böyle olunca mahkemece, temerrüdün gerçekleşmediği gözetilerek 2.129,87 TL işlemiş faiz yönünden tümden red kararı verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde bu yönden kısmen kabul kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

            . - K A R A R - Davacı vekili Bankomat 7/24 hizmetleri ve kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan borçlarını ödemeyen davalı hakkında girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek davalının işlemiş faize ve faiz oranına itirazının iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı, işlemiş faizin ve faiz oranının fahiş olduğunu, kendisine önceden ihtarname gönderilmediğini belirterek, davanın reddini istemiştir....

              Esas sayılı icra dosyasında Ticari kredi yönünden borçlu davalı tarafından 35.323,19-TL asıl alacak, 1.498,57-TL işlemiş faiz, 74,93-TL BSMV, 351,76-TL masraf alacağı olmak üzere toplam 37.248,45-TL alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin borçlu davalı yönünden belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak yıllık %22,46 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, Kredi kartı ve esnek ticari hesap yönünden borçlu davalı tarafından 6.527,47-TL asıl alacak, 400,26-TL işlemiş faiz, 20,00-TL BSMV olmak üzere toplam 6.947,73-TL alacağa yönelik yapılan itirazın iptaline, takibin borçlu davalı yönünden belirtilen miktarlar yönünden takip tarihinden itibaren asıl alacağa uygulanacak yıllık %33 oranında faiz ve bu faize %5 gider vergisi uygulanmak suretiyle kaldığı yerden devamına, alacak likit ve itiraz haksız olduğundan asıl alacağın %20'si oranında icra inkar tazminatının...

                Davacı kooperatifin, 5.176,00 TL aidat, 500,00 TL tapu masrafı ve 11.988,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 17.664,59 TL alacak üzerinden icra takibi yaptığı, davalının 23.10.2009 tarihinde asıl alacak miktarını İcra Müdürlüğüne yatırarak süresi içerisinde verdiği itiraz dilekçesinde asıl alacak miktarını ödeme süresi içerisinde icra dosyasına yatırdığını, tapu masrafına ve işlemiş faizin tamamına itiraz ettiğini belirtmesi üzerine takibin durduğu ve davanın yasal süresi içerisinde işlemiş faiz ve tapu masrafı toplamı 12.021,59 TL üzerinden harcı yatırılarak açıldığı anlaşılmıştır. Davacı tarafça işlemiş faiz ve tapu masrafı toplamı 12.021,59 TL üzerinden harcı yatırılarak dava açıldığına göre bu miktar müddeabih niteliğini kazanmıştır. Dava açıldığı sırada harcı yatırılan ve müddeabih niteliğini alan 12.021,59 TL dava değeri yönünden davanın açıldığı Bakırköy 6....

                  Bu nedenle itiraz edilen asıl alacak yönünden davanın kabulü doğru ise de; davacı icra takibinde işlemiş faiz talebinde bulunmuştur. BK 101/1 maddesi gereğince muaccel bir borcun borçlusu, alacaklının ihtarı ile mütemerrit olur. Davacı icra takibinden önce davalıyı temerrüde düşürdüğünü yasal delillerle ispatlayamamıştır.Hal böyle olunca Mahkemece, işlemiş faize yönelik talebin reddine karar verilmesi gerekirken bu kalem talebin de kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 19.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu