Ödeme emrine itiraz ederken takip konusu alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmeyen veya ödeme emrine süresi içerisinde hiçbir itirazda bulunmayarak ödeme emrinin kesinleşmesine sebebiyet veren borçlu, takip konusu alacağın, alacaklının takip talebinden önceki bir tarihte zamanaşımına uğradığından söz ederek menfi tespit davası açamaz. Takip konusu alacağın takibin kesinleşmesinden sonra zamanaşımına uğramış olması halinde borçlu, İİK'nın 71, 33-a ve 33. maddeleri uyarınca zamanaşımını ileri sürebilir.(Prof. Dr. ......, İcra ve İflas Hukukunda Menfi Tespit ve İstirdat Davaları, Ankara, 2014, Sh 149) Borçlunun "borcun zamanaşımına uğradığının" tespiti için menfi tespit davası açmasında hukuki menfaatinin bulunmadığı kabul edilmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Asıl dava dilekçesinde, ortak gider borcu nedeniyle yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali ve %40 icra inkar tazminatı, karşı dava dilekçesinde borçlu olmadığının tespiti ve istirdat istenilmiştir. Mahkemece asıl ve karşı davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz istemlerinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 1-Asıl davada davalı-karşı davacı yönünden, karşı davada taraflar yönünden temyize konu edilen miktarlar 1.540 TL.sını geçmemektedir....
DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE GEREKÇE: Dairemizce Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi kapsamında istinaf dilekçesinde belirtilen hususlarla sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen dikkate alınarak yapılan inceleme neticesinde; Dava, borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Kendisine karşı icra takibi yapılmış olan borçlu, ödeme emrine itiraz edilmemiş veya itiraz edilmiş olmakla birlikte yerinde görülmemiş olması sebebiyle icra takibi kesinleşse dahi maddi hukuk bakımından borçlu olmadığını ileri sürebilir. Bunun için, takip devam ederken alacaklıya karşı menfi tespit davası açabileceği gibi, böyle bir menfi tespit davası açmamış ve borcu cebri icra tehdidi altında ödemiş ise ödemiş olduğu paranın kendisine verilmesi için alacaklıya karşı istirdat davası açabilir (Kuru, Baki: İcra ve İflâs Hukukunda Menfi Tespit Davası ve İstirdat Davası, Ankara 2003, s. 233)....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Menfi Tespit ve İstirdat Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm; terekenin borca batık olması sebebiyle hükmü ret karinesinden (TMK. m. 605/2) yararlanan davacıların, mirasbırakanın borcundan dolayı borçlu olmadıklarının tespiti ve davacılardan ...'in maaşından haciz suretiyle tahsil edilmiş olan paranın istirdadı isteğine ilişkin olup; terekenin borca batık olduğuna ilişkin tespit hükmü kesinleştiğine göre, menfi tespit ve istirdat isteğinin, hükmü ret kararına dayanması karşısında inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 21.01.2013 tarihli ve 2013/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8....
Davalı vekili, davacı vekili müvekkilinin abonesi olduğunu ve 18.03.2003 tarihinde aboneliğinin iptali için müvekkiline başvurduğunu, davacıya ait sayacın 17.04.2003 tarihinde incelemeye alındığını ve sayacın mühürleriyle oynandığının tespit edilmesi üzerine dava konusu işlemin yapıldığını, davacının müvekkiline borçlu olduğunu öne sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında abonman sözleşmesi imzalandığı, daha sonra davacının işyerini 12.12.2002 tarihinde terk ettiğini ve sözleşmenin iptali için 21.03.2003 tarihinde davalı kuruma başvurduğu, sayaç üzerinde yapılan inceleme sonucu sayacın mühürlerine müdahale edildiği ve sayacın % 66 oranında eksik ölçüm yapıldığının tespit edilmesi üzerine davacı hakkında dava konusu tahakkukun yapıldığı ve eksik oluşum nedeni ile davacının davalıya borçlu olduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....
Mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş, İZSU Tarifeler Yönetmeliği'nin 16/E maddesi ile İZSU Su ve Atıksu Satış Tarifeleri baz alınıp kıyasen hesaplama yapılarak davacının 316,26 TL borçlu olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 29/11/2011 tarihi itibariyle davacının davalıya 316,26 TL borçlu olduğunun tespiti ile 18.340,34 TL yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hükmün taraflarca temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 17/04/2019 tarihli, 2019/528 Esas ve 2019/3503 Karar sayılı ilamı ile, dosyada mevcut 11/11/2011 tarihli ve ... imzasını içeren sayaç sökme (değiştirme) tutanağında sayacın (su saatinin) endeksinin 398,4 olarak belirtildiği, bozmadan sonra mahkemece adı geçenin tanık olarak beyanının alındığı; o tarihte davalı bünyesinde görev yaptığını, tutanak altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ve tutanak içeriğinin doğru olduğunu beyan ettiği ancak mahkemece hükme esas alınan raporlarda davacının kullanımına ilişkin yapılan hesaplamada tutanakta belirtilen...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili ile süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin keşide ettiği ... Finansbank Şubesine ait çekinin çalındığını veya kaybolduğunu, çek iptali davası açtığını, ancak hakkında icra takibine geçince bu davadan vazgeçtiğini, çekin arkasındaki cirantalar ile müvekkilinin bağı bulunmadığını ve borcu olmadığını ileri sürerek takibin iptali borçlu olmadığının tespiti ve senedin iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin çeki kendisinden önceki cirantadan aldığını, davacının ileri sürdüğü hususlarda bilgisi bulunmadığını belirterek, davanın reddini istemiştir....
Davalı ------vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafın haczin muvazaalı ve haksız olduğundan sebeple icra takibinden 2 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra ikame edildiğini, bu nedenle zamanaşımı ve menfi tespit davası muvazaalı icra takibinin iptali davası yahut istirdat davası açılmadan evvel işbu davanın ikame edilmesi nedeni ile dava türüne ve dolayısıyla görevli mahkemeye itirazlarının bulunduğunu, diğer borçlu ------ hakkında haciz işlemi uygulanmadığı hususununu doğru olmadığını, icra dosyasında borçlu sıfatı olan tüm firmalara ilgili icra takibinde borçlu olduğundan tüm icra takibi aşamaları ve hacizler ayırtı etmeksizin uygulandığını, Davacı tarafın kendi beyanları ile çeliştiğini, dava dilekçelerinde önce diğer davalı Borçlu------ ile dosya borçlusu şirket arasında herhangi bir ortaklık veya başkaca bir ilişki bulunmadığını iddia ettiğini, ardından ise fatura karşılığı ürün alışverişlerinin yapıldığından bahsedildiğini, bu nedenle davacı şirket ile dosya borçlusu...
da sözleşmeden doğan tazminat sorumluluğu olduğunu, dolayısıyla uyuşmazlığın sözleşmeden doğan sorumluluk kapsamında tapu iptal tescil olmazsa tazminat olarak nitelendirilmesi gerekirken, ipotek sebebiyle borçlu olunmadığının tespiti ve istirdat istemi şeklinde nitelendirilerek karara bağlanmasının açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, TBK 60.maddesi gereğince bir kişinin sorumluluğunu birden çok sebebe dayandırılabiliyorsa hakim zarar gören aksini istemiş olmadıkça veya kanunda aksi öngörülmedikçe zarar görene en iyi giderim imkanı sağlayan sorumluluk sebebine göre karar verir....
Mahkememizin --------- dava açmak ve açtığı davaya ilişkin bilgi ve belgeleri dosyamıza sunmak üzere davacı ...---- duruşma gününe kadar kesin süre verilmesine, duruşma gününe kadar verilen kesin süre içerisinde çeke ilişkin istirdat davasının açıldığına dair ilgili belgelerin dosyamıza sunulmaması halinde çeke ilişkin ihtiyati tedbir kararının (ödeme yasağı) kaldırılacağının ve ilk duruşmada davanın takip edilmemesi halinde bile bu çek yönünden reddine karar verileceğinin ihtar edildiği, davacı vekilince istirdat davası açıldığına ilişkin herhangi bir belge sunmadığı görülmüştür. DELİLLER *Tüm dosya ----- *-------- cevabı DAVANIN VE ÇEKİŞMELİ KONULARIN TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ: Davanın ve çekişmeli konuların tespiti: Dava, zayi nedeniyle çek iptali istemine ilişkindir. Davanın dayanağı, 6102 sayılı T.T.K.nun 818. maddesi delaletiyle aynı Kanunun 757, 762, 763, 764. maddeleridir....