Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, dava konusu haciz 11.04.2022 tarihinde yapılmış olup, haciz sırasında davacı-3. kişinin hazır olmadığı hazır bulunan Şükriye Yılmaz'ın borçlunun eşi olduğu davacı-3. kişi lehine istihkak iddiasında bulunmadığı, davacı-3. kişinin 12.04.2022 tarihinde İcra Müdürlüğüne sunduğu dilekçe ile istihkak iddiasında bulunduğu görülmüştür. İcra dosyasına süresinde bildirilen istihkak iddiası ile yasada öngörülen hak düşürücü dava açma süresi kesilmiştir. İstihkak iddiası üzerine İcra Müdürlüğü tarafından İİK'nın 97/1 maddesindeki prosedürün işletilmesi gerekir. İİK'nın 97/6 maddesi gereği prosedürün işletilmemesi halinde, dava açma süresi henüz başlamayacağından 3. kişi, hacizli mal satılarak bedeli alacaklıya ödeninceye kadar istihkak davasını açabilir. Prosedürün işletilmesi halinde ise İcra Mahkemesi'nce verilecek kararın ilgiliye tefhimi veya tebliğinden itibaren 7 gün içinde davanın açılması gerekir. Küçükçekmece 4....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki istihkak davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı 3.kişi vekili ile davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı 3. kişi vekili, dava dışı ... Köy-Tür Ana Damızlık Tavukçuluk San ve Tic A.Ş.'nin borcu nedeniyle Ankara 15.İcra Müdürlüğü’nün 2010/1576 Takip sayılı dosyasından 11.8.2010 tarihinde trafik kaydına haciz konulan 06 AJ 7801 plakalı aracın müvekkiline ait olduğunu, haczin isim benzerliği nedeniyle konulduğunu, istihkak iddiasının 2.12.2010 tarihli ilamla reddedildiğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasını %15 tazminatın tahsilini dava ve talep etmiştir....

      Dava İİK 96 ve devamı maddeleri gereğince 3.kişi tarafından açılmış istihkak davasına ilişkindir. 1-Hükmü temyiz eden davalı alacaklı vekili, 22.4.2011. tarihli dilekçesi ile temyiz isteğinden vazgeçtiğini bildirdiği anlaşıldığından temyiz isteminin vazgeçme nedeniyle reddi gerekmektedir. 2-Somut olayda 0... plakalı aracın trafik kaydına 11.8.2010 tarihinde haciz konulmuş dava dışı borçluya 103 davetiyesi tebliğ edilmiş süresi içerisinde borçlu vekili haciz konulan aracın müvekkili şirkete ait olmadığını bildirmiştir. Davacı 3. kişi vekili 3.11.2010 tarihli dilekçesiyle dava konusu araçla ilgili istihkak iddiasında bulunmuş, icra müdürlüğünce İİK 96/2. madde gereğince düzenlenen 3. kişinin istihkak iddiasına karşı itirazı varsa 3 gün içerisinde bildirmesi uyarısını içeren örnek 60 nolu varaka davalı alacaklı vekiline 2.11.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir. Alacaklı vekili 3 günlük yasal süre içerisinde itirazda bulunmadığından İİK 96/2 gereği istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır....

        Davacı 3. kişi vekili 1.11.2010 tarihli dilekçesiyle dava konusu araçla ilgili istihkak iddiasında bulunmuş, icra müdürlüğünce İİK 96/2. madde gereğince düzenlenen 3. kişinin istihkak iddiasına karşı itirazı varsa 3 gün içerisinde bildirmesi uyarısını içeren örnek 60 nolu varaka davalı alacaklı vekiline 2.11.2010 tarihinde tebliğ edilmiştir.Alacaklı vekili 3 günlük yasal süre içerisinde itirazda bulunmadığından İİK 96/2 gereği istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır....

          Dava konusu haciz sırasında üçüncü kişi adına ileri sürülen istihkak iddiası alacaklı vekili tarafından kabul edilmeyerek alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik danışıklı hareket edildiği belirtilmiş, üçüncü kişi vekili de prosedürün işletilmesi ya da asıl icra müdürlüğü kararını beklemeden hacizden sonraki 3.günde istihkak davasını açmıştır. Asıl icra müdürlüğü ise sonraki süreçte istihkak iddiası ile ilgili herhangi bir karar vermemiştir. Bu şartlarda, alacaklının kabul etmediği istihkak iddiası ile ilgili üçüncü kişinin doğrudan dava açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Haciz mahallinin, ödeme emrinin de tebliğ edildiği borçlunun önceki faaliyet adresi olması nedeni ile İİK’nun 97/a maddesindeki mülkiyet karinesi borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına olup ispat yükü altında bulunan üçüncü kişi karinenin aksini yani mahcuzların kendisine ait olduğunu sunduğu delillerle kanıtlamıştır....

            Bu süre içinde icra mahkemesine istihkak davası açılmaz ise üçüncü kişinin iddiası kabul edilmiş sayılır. Alacaklı tarafından süresinde açılan dava sonuçlanıncaya kadar, haczedilen malın satışı yapılamaz. Haczin, üçüncü kişinin yokluğunda yapılması ve üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunulması halinde de bu fıkra hükmü uygulanır.’’ düzenlemesine yer verilmiştir. İİK 97. maddesi 1. bendi ise; "İstihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir.’’ hükmünü içermektedir Somut olayda, dava konusu 25.11.2015 tarihli haciz sırasında hazır bulunan üçüncü kişi istihkak iddiasını ileri sürmüş, alacaklı vekili istihkak iddiasına itiraz etmiştir....

              İcra Müdürlüğünce, İİK’nun 96/2.maddesi uyarınca düzenlenen, 3.kişinin istihkak iddiasına karşı itirazı varsa 3 gün içinde bildirmesi uyarısını içeren örnek 60 nolu (istihkak iddiasının bildirilmesine dair varaka) davalı alacaklı vekiline 19.08.2010 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına karşın davalı 3 günlük yasa süre içinde itirazda bulunmadığından “istihkak iddiasını kabul etmiş sayılır. (İİK.Mad.96/2 ikinci cümle) İcra müdürlüğünce mahcuz üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesi yerine yasaya aykırı olarak 24.02.2011 tarihinde İİK’nun 97/1.maddesindeki prosedürün işletilmesi ve sonucunda icra mahkemesince de bu hususun gözden kaçırılarak takibin devamına ve istihkak iddia edenin 7 gün içinde dava açması için süre verilmesi sonucu dava açılması, 3 günlük hakdüşürücü sürenin geçirilmiş olmasıyla doğan sonuçları ortadan kaldırmaz. 3.kişinin istihkak iddiası alacaklı tarafından kabul edilmiş sayıldığından davacının dava açmakta hukuki yararı yoktur....

                Öte yandan, haciz sırasında hazır bulunan ...isimli şahıs davacı 3.kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuş, bu beyan dışında bir başka istihkak iddiası yapılmamıştır.08.09.2011 tarihinde ise haczedilen malların muhafazasını engellemek için davacı 3.kişi yetkilisi ... tarafından itirazı kayıtla 9.296,99TL dosyaya yatırılmıştır. Yatırılan bu para haczedilen malların yerine kaim olmuş ve dava bedele dönüşmüş olduğu Yargıtay'ın ve giderek dairemizin yerleşmiş görüşlerindendir. Davacı 3.kişi şirket lehine istihkak iddiasında bulunan ... davacının sigortalı işcisi olmakla birlikte görevi ve yetkileri belli değildir. Anılan şahsın görevi istihkak iddiasının geçerli olup olmadığı noktasında önem arzetmektedir. Yapılacak iş, ......

                  Dosyadaki bilgi ve belgelere; davanın İİK'nın 99. maddesine göre açılmış olmasına, bu madde kapsamında istihkak iddiasının tüzel kişinin yetkilisi tarafından ileri sürülecek olmasına, istihkak iddia eden Emre Maral'ın borçlu veya üçüncü kişi şirketlerin yetkilisi olmamasına, üçüncü kişinin hacizden itibaren yedi gün içinde istihkak iddiasında bulunmamasına, bu haliyle geçerli bir istihkak iddiasından bahsedilemeyecek olmasına göre ilk derece mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğundan usulden reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık görülmemiştir (Yargıtay 12.HD 2022/7009 E, 2022/11406 K; Yargıtay 12.HD 2022/2047 E, 2022/8147 K). Yapılan değerlendirmeler neticesinde ilk derece mahkemesince verilen kararda hukuka aykırılık görülmediği anlaşılmakla, davalı üçüncü kişinin istinaf başvurusun HMK'nın 353/1- b-1 hükmü gereğince esastan reddine karar verilmiştir. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1- Davalı üçüncü kişinin Trabzon 1....

                  Dava, alacaklının İİK’nin 99. maddesine dayalı üçüncü kişinin istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. 1. Bu tür davaların dinlenebilmesi için ön koşul, malın üçüncü kişi elinde haczedilmesi üzerine üçüncü kişi tarafından haczedilen mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir ayni hakka vs. dayanarak istihkak iddiasında bulunulmasıdır. İstihkak iddiası, tüzel kişilerde tüzel kişiyi temsile yetkili organlarca, gerçek kişilerde ise ya kendisi tarafından ya da bu kişiyi temsile yetkili kişilerce ileri sürülebilir. Tüzel kişiyi veya gerçek kişiyi temsil yetkisi olmayan kişinin yaptığı iddia, geçerli bir istihkak iddiası sayılmaz. Somut olayda, dava konusu 13.05.2015 tarihinde yapılan haciz sırasında muhasebe müdürü olduğunu beyan ederek üçüncü kişi şirket yararına istihkak iddiasında bulunan ...’in üçüncü kişi şirketin ortağı ya da yetkili temsilcisi olmadığı sabittir....

                    UYAP Entegrasyonu