Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1548 KARAR NO : 2022/1455 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : SUŞEHRİ İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 08/06/2022 NUMARASI : 2021/11 ESAS 2022/22 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davalı vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulmuş olmakla, HMK’nın 353. maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme neticesinde işin gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile başlatılan takibe konu 43.000,00 TL bedelli, 29/01/2021 düzenleme tarihli ve 26/03/2021 vade tarihli bonodaki imzanın davacıya ait olmadığını, davacının takibe konu bonodaki imzayı da tanımadığını, davacının, davalı alacaklıya herhangi bir borcu bulunmadığını, takibe konu bonodaki alacağın tamamına tüm ferileri ile birlikte borca itiraz ettiğini, imzanın davacıya ait olmaması...

İcra müdürlüğünün 2021/4017 sayılı dosyasında takibe konulan çekteki imzanın müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığına dair yaptığı itirazın incelenmesi için yapılan yargılama sırasında şirket yetkilisi İlgili Adnan Bayırbaşı'na 25/03/2021 tarihinde yapılan tebligatın usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, mahkememizin 12/03/2021 tarihli tensip zaptının 7 nolu ara kararı uyarınca davacı şirket yetkilisine''...İİK68/a-e maddesi uyarınca aşağıda belirlenen gün ve saatte imza örnekleriniz alınmak üzere duruşmada hazır bulunmanız, mazeretsiz olarak hazır bulunmadığınız takdirde imza itirazından vazgeçmiş sayılacağınız...." şeklinde ihtarın yapıldığı ve ihtarın sonuçlarının yazılı olarak bildirildiği ilgili kişinin buna rağmen duruşmaya katılmayarak imza vermekten imtina ettiği anlaşılmakla yapılan ihtar içeriği de dikkate alınarak davasının reddine ve takibin devamına karar vermek gerekmiş, ayrıca davacının yapılan itiraz neticesinde takibin durmasına karar verilmiş olduğu dikkate alınarak...

Öte yandan, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 30/05/2001 gün 2001/12- 436 E., 2001/467 K. ve 06/06/2001 tarih ve 2001/12- 466 E., 2001/483 K. sayılı kararlarında da aynen benimsendiği gibi; herhangi bir belgedeki imza veya yazının, atfedildiği kişiye ait olup olmadığı hususunda yapılacak bilirkişi incelemesinin, konunun uzmanınca ve yeterli teknik donanıma sahip bir laboratuvar ortamında, optik aletler ve o incelemenin gerektirdiği diğer cihazlar kullanılarak, grafolojik ve grafometrik yöntemlerle yapılması, bu alet ve yöntemlerle gerek incelemeye konu ve gerekse karşılaştırmaya esas belgelerdeki imza veya yazının tersim, seyir, baskı derecesi, eğim, doğrultu gibi yönlerden taşıdığı özelliklerin tam ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenip karşılaştırılması; sonuçta, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay'ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi...

Mustafa BUYURGAN Başkan 30660 e-imza Halit ÇAVUŞ Üye 41413 e-imza Ahmet ALBAYRAK Üye 40938 e-imza Hatice DEMİRÖRS Katip 93534 e-imza...

İcra Müdürlüğü'nce 2019/8988 Esas sayılı icra takip dosyası ile 6929346 seri numaralı 15.05.2019 keşide tarihli 460.000,00TL bedelli çek üzerinden icra işlemlerinin başlatıldığını, takibe konu çek ile davacının herhangi bir ilgisinin bulunmadığını, çekin keşideci kısmında bulunan imzanın davacı şirket yetkilisi Mehmet Yavuz'a ait olmadığını, bu nedenle takibe konu çekteki imzaya açıkça ve ayrıca itiraz edildiğini, davacıya ait imza örneklerinin incelenmesi amacıyla ilgili yerlere mahkeme aracılığıyla müzekkere yazılması gerektiğini, dilekçe ekinde sunulan vekaletname ve imza sirkülerleri de incelendiğinde takibe konu çekteki imza ile aynı olmadıklarının çıplak gözle dahi anlaşılabilir olduğunu, davalı alacaklının kusurlu ve kötü niyetli olduğunu belirterek imzaya itirazlarının kabulü ile takibin durdurulmasını ve davalı alacaklı aleyhine alacağın %20'sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/10/2020 NUMARASI : 2019/1049 ESAS - 2020/901 KARAR DAVA KONUSU : İmzaya İtiraz KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı İcra Hukuk Mahkemesince verilen karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmakla; dosyadaki tüm kayıtlar okunup gereği düşünüldü; Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Ankara 12. İcra Müdürlüğünün 2019/14272 Esas sayılı dosyası ile müvekkili hakkında icra takibi yapıldığını, takibe konu senetteki imzaya ve borca itiraz ettiklerini belirterek ödeme emri ve takibin iptali ile tazminata karar verilmesini talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddi ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini istemiştir....

İmzasına itiraz edilen bononun tanzim tarihinden önceki döneme ait davacı imza örnekleri getirtilip inceleme yapılması gerekirken, hükme esas alınan bilirkişi raporunda imza incelemesine esas alınan belgeler arasında bu şekilde getirtilmiş imza örnekleri bulunmadığından mahkeme tarafından verilen kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/10/2020 NUMARASI : 2020/122 ESAS, 2020/553 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının yasal süresi içerisinde istinaf yolu ile incelenmesi talep edilmiş olup, dosya yerel mahkemece Dairemize gönderilmiş olmakla, üye hakim tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosyadaki tüm belgeler okunup incelendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü. İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 4....

    - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait işyerinde 01.11.2006 tarihinde geceleyin yapılan hırsızlık sonucu müvekkiline ait boş ve imzasız çek koçanlarının çalındığını, olayla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını, çalınan çeklerin sahte imza ve yazılarla işleme konduğunu, bu çeklerden bir tanesinin de 20.02.2007 keşide tarihi 11.700 YTL yazılıp ciro edilerek müvekkili aleyhine takibe konulduğunu, şirket yetkilisinin yurt dışında olması nedeniyle takibe itiraz edemediklerini, takibe konu çekteki yazı ve imzaların sahte olduğunu, alacaklıya böyle bir borçlarının da bulunmadığını belirterek takip nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve %40 oranında tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili, yargılama sırasında icraya ödedikleri 2.000 YTL’nin istirdadını talep etmiştir. Davalı davaya cevap vermemiştir....

      nun eli ürünü olmadığı belirlenerek itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ve iptaline, alacaklının kötüniyeti ve ağır kusuru tespit edilemediğinden tazminat takdirine yer olmadığına hükmedildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; takibe konu 2 adet bonoya ilişkin keşideci imzalarına itirazda bulunulmasına rağmen, bilirkişi raporu yönünden yalnızca 30.11.2013 ödeme tarihli, 04.04.2013 düzenleme tarihli, 28.000,00 TL bedelli 1adet bono üzerinde imza incelemesi yapıldığı görülmüş, ancak itiraz edilen diğer, 20.01.2014 ödeme tarihli, 04.04.2013 düzenleme tarihli, 24.500,00 TL bedelli bono üzerinde imza incelemesi yapılmadığı anlaşılmıştır. O halde; anılan her iki bono yönünden mahkemece usulünce yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılarak rapor alınması ve oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; eksik inceleme ile yazılı şekilde takibin durdurulmasına ilişkin hüküm tesisi isabetsizdir....

        UYAP Entegrasyonu