GEREĞİ DÜŞÜNÜLÜDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı borçlular vekili dava dilekçesinde özetle; alacaklı SGK tarafından müvekkilleri hakkında Afyonkarahisar İcra Müdürlüğü'nün 2019/26074 Esas sayılı dosyası ile Sinanpaşa Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2002/90 Esas ve 2002/148 Karar sayılı kararına ilişkin Sinanpaşa İcra Müdürlüğü'nün 2004/184 Esas sayılı dosyasıyla takip başlattığını fakat başlatılan takip dosyasında müvekkilleri açısından 2007 yılından sonra hiçbir takip işlemi yapılmadığını, işlemsiz bırakılarak düştüğünü, bu tarihten sonra zaman aşımı süresi dolduğunu ve alacaklı tarafından aynı ilama dayalı olarak icranın geri bırakılması talebinde bulunduklarını, Afyonkarahisar İcra Müdürülüğü'nün 2019/26074 Esas sayılı dosyası ile aynı ilama ilişkin ikinci bir takip yapıldığını, hem ilam zamanaşımı süresi, hem de takip sonrası zamanaşımı süresinin fazlasıyla dolduğunu, TBK, TTK ve İİK hükümleri gereğince zamanaşımını kesen bir işlem olmadığını, alacakla takip yapma olanağının...
İcra Dairesi'nin 2020/9455 E sayılı dosyasından başlatılan ilamlı takipte borçluya icranın geri bırakılması kararı getirmesi için mühlet verildiğini, borçlu tarafından mühlet içerisinde icranın geri bırakılması kararı sunulmadığı için teminat mektubunun paraya çevrilerek taraflarına ödenmesi talebinde bulunulduğunu ancak icra müdürlüğünce yasaya aykırı bir şekilde görev ve yetkilerini aşarak ilgili mahkemeden icranın geri bırakılması kararı verilip verilmediğinin sorulduğunu ve bu araştırma sonucu temin edilen icranın geri bırakılması kararı üzerine taleplerinin reddine karar verildiğini beyan etmiş, iş bu kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararında; süresi içerisinde icranın geri bırakılması kararının verilmiş olduğu, bu karar icra dosyasına mehil içerisinde sunulmasa bile, sunulduğu anda hüküm doğuracağı, bu nedenle müdürlük işleminde usule aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
nun 361.maddesi anlamında fazla paranın geri alınması kapsamında değerlendirilemeyeceğinden, icra dosyasından paranın iadesi için muhtıra tebliğinin yerinde ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmakla, şikayetin kabulü ile, Kayseri 3.İcra Müdürlüğünün 2013/6558 Esas sayılı takip dosyasındaki 15.03.2017 tarihli işlemin ve gönderilen muhtıranın iptaline karar verilmesi gerektiği "belirtilmiştir. Emsal içtihat ve ilişkin olduğu ilk derece mahkemesi kararı bir bütün olarak değerlendirildiğinde , somut olayda, takip dosyasının ilamlı icra takibine ilişkin olmayıp çeke dayalı kambiyo takibi senetlerine özgü takip olduğu, icranın zamanaşımı nedeniyle geri bırakılması kararı nedeniyle İİK.nun 40 ve 361. Maddeleri uyarınca alacaklıya yapılan ödemenin geri istenmesi için muhtıra tebliği ve sonrasında alacaklının mal varlığına haciz konulmasının usulsüz olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, yapılan ödemeler ancak istirdat davasının konusunu oluşturabilir....
AHM ilamına dayalı olarak takip başlatıldığını, dayanak ilamda El Atmanın önlenmesi, Tahliye ve Ecrimisil alacağına hükmedildiğini, borçlu tarafından hem para alacağı hem de müdahalenin men'i gereği tahliye kararı yönünden tehir-i icra kararı getirmek üzere mehil talep edildiğini, icra müdürlüğünce müdahalenin men'i yönünden üç aylık kira bedeli teminat alınıp icranın geri bırakılması kararı getirebilmesi için borçluya mehil verildiğini, müdahalenin men'i kararı yönünden icranın geri bırakılması prosedürünün uygulanamayacağından bahisle Anadolu 24....
nin bu ödemeleri ilamlı takibe konu ettiğini anılan ilamın alacaklısı da kendileri olduğundan ilamlı takip yapamayacaklarını belirtip takibin iptalini talep etmiştir. İcra Mahkemesi'nce yapılan şikayet kabul edilmiş kabul kararı olayda yukarda yazılı İİK'nun 40/2. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken ilamlı takip yapılamayacağından yerindedir. Ancak, bu durumda takibin iptali kararı verilmesi yerine başvurunun İİK'nun 33/1. maddesine uyarlığı bulunmadığı halde icranın geri bırakılmasına karar verilmesi doğru olmayıp kararın bozulması gerekir ise de anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını icap ettirmediğinden mahkeme kararının düzeltilerek onanması yoluna gidilmiştir. SONUÇ : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ... 9. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 31.12.2012 tarih ve 2012/1073 Esas, 2012/1435 karar sayılı kararının hüküm bölümünün 1....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; İİK 33/A maddesi yönünden; Konya 3.İcra Müdürlüğünün 2005/6201 Esas sayılı takip dosyasında davalı T4 26/12/2016 tarihinde çekin zamanaşımına uğraması nedeniyle icranın geri bırakılması için Konya 3.İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/1103 esas sayılı dosyasında icranın geri bırakılmasının talep edildiği, Konya 3.İcra Hukuk Mahkemesi verdiği 06/04/2017 tarihli kararla Konya 3.İcra Müdürlüğünün 2005/6201 Esas sayılı takip dosyasında takip dayanağı çekin zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle icranın geri bırakılmasına karar verdiği, kararın 23/10/2019 tarihinde kesinleştiği, anılan yasa hükmüne göre alacaklı icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra zamanaşımının vaki olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içerisinde umumi mahkemelerde dava açabileceği, davacı alacaklıya icranın geri bırakılması kararı 14/11/2019 tarihinde tebliğ edildiği, , ancak davacı davasını 7 günlük süre geçtikten sonra 26/11/2019...
Yine, İİK'nın 36/3 maddesine göre, "ücreti ilgililer tarafından verilir ise Bölge Adliye Mahkemesi veya Yargıtay'ca icranın geri bırakılmasına dair karar icra dairesine en uygun vasıtalar ile bildirilir." düzenlemesi mevcut olup, buna göre icranın geri bırakılması kararının borçlu tarafından sunulması zorunlu olmadığı gibi kararın icra dosyasına ibrazı için de bir süre belirlenmemiştir. Bu haliyle süresi içerisinde alınmış icranın geri bırakılması kararının mehil vesikasında belirlenen süre geçtikten sonra icra dosyasına sunulmuş olmasının icranın geri bırakılması kararı gereğince işlem yapılmasına engel olmadığı açık olup, icra müdürlüğünce bu yönde verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır. Öte yandan, icra müdürlüğünce mehil vesikası verilmesi üzerine, süresi içerisinde icranın geri bırakılması kararı alınıp alınmadığının usulünce araştırılmasına da engel bir durum bulunmamaktadır....
ve icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece, lehine ipotek tesis edilen ipotek alacaklısı ......
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Kars İcra MahkemesiTARİHİ : 20/04/2006NUMARASI : 208/52 Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :Borçlu hakkında tazminat ilamına dayalı olarak ilamlı takip yapılmaktadır. Borçlu vekili ödemeler nedeniyle icranın geri bırakılmasını istemektedir. Borçlunun sunmuş olduğu ödeme belgelerinin İİK.nun 33.maddesindeki hükümler nazara alınarak yöntemince incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ :Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 28.09.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava ilamlı takibin iptali istemine ilişkindir. Bir hüküm aleyhine istinaf yoluna başvurulmuş olması kural olarak hükmün icrasını (yani ilamın icraya konulmasını, İİK m. 24 vd.) durdurmaz. (HMK m.350/1, c.1) Mesela konusu para veya taşınır mal olan hükümlerde durum böyledir. Bu hallerde teminat göstererek istinaf mahkemesinden icranın geri bırakılması kararı almak suretiyle hükmün icrası durdurulabilir. (HMK m.350/1, c.2, İİK m.36) Kişiler hukuku, aile hukuku ve taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar kesinleşmedikçe yerine getirilemez. (m. 350/2) Bu hükümlerin istinaf edilmesi kendiliğinden icrayı durdurur. Bunun için teminat gösterilmesine ve istinaf mahkemesinden icranın geri bırakılması kararı alınmasına gerek yoktur....