İcranın geri bırakılması süresince ve İİK'nun 40/1. Maddesi uyarınca takip dayanağı ilamın temyizen bozulması üzerine duran takipte takip işlemi olan tamamlama haczinin yapılması söz konusu değildir. Yukarıda belirtilen nedenlerle, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, İlk Derece Mahkemesinin kararında yazılı gerekçelere göre istinaf sebepleri ile sınırlı olmak üzere ve kamu düzenine aykırılık bulunmayan karara yönelik istinaf başvurusunun HMK'nun 353/1- b(1) maddesi uyarınca esastan reddine karar vermek gerekmiştir....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/08/2021 NUMARASI : 2021/309 ESAS - 2021/429 KARAR DAVA KONUSU : Şikayet KARAR : Yukarıda ayrıntıları belirtilen mahkeme kararının süresi içinde istinafen incelenmesi davacılar tarafından talep edilmekle, görevlendirilen Üye Hakim tarafından hazırlanan rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonucunda duruşma açılmaksızın gereği görüşülüp düşünüldü: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkileri aleyhine başlatılan ilamlı icra takibinde, İİK 36. maddesi gereğince davacılar yönünden icranın geri bırakılması için Haluk Işık'ın sahibi olduğu 126 ada, 46 parselde kayıtlı 8 nolu bağımsız bölümün teminat olarak kabul edildiğini, mehil vesikası alındığını ve icranın geri bırakılmasına karar verildiğini, teminat olarak kabul edilen taşınmazın değerinin kıymet takdiri raporunda 1.150.000- TL, takip konusu borç miktarının ise 269.454,50- TL olduğunu, dosya alacağı garantiye alındığından...
İİK 149. maddesi gereğince icra memuru ibraz edilen akit tablosunun kayıtsız şartsız bir para borcu ikrarını ihtiva ettiğini ve alacağın muaccel olduğunu anlarsa, borçluya ve taşınmaz 3. şahıs tarafından rehnedilmiş veya taşınmazın mülkiyeti 3. şahsa geçmiş ise ayrıca bunlara birer icra emri gönderir. Bu icra emrinde borcun 30 gün içinde ödenmesi ve bu müddet içinde borç ödenmez ve İcra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasına dair bir karar getirilmezse alacaklının taşınmazın satışını isteyebileceği bildirilir. İİK 149/a maddesi uyarınca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte aynı kanunun ilamların icrasına ilişkin İİK 33. maddesi uygulanacağından bu takip ilamlı takip niteliğindedir. Üst sınır ipoteğinde borcun ulaşacağı miktar belirsiz olduğundan taşınmazların ne miktar için teminat teşkil edeceği ipotek akit tablosundaki limitle sınırlıdır....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İcranın geri bırakılabilmesi için gereken koşulların oluşmadığını, icranın geri bırakılmasına dair zamanaşımı, itfa ve imhal hallerin söz konusu olmadığından davanın usulden reddini talep ettiklerini, icra emri tebliğ tarihinin 26.03.2022 olup iş bu davanın tarihinin ise 04.04.2022 olduğundan icranın geri bırakılması talebi için öngörülen 7 günlük süreden sonra dava açıldığını, ilamlı takipte borca ve takibe itiraz edilemeyeceğini, müvekkilinin özel hukuk tüzel kişisi olduğundan kamulaştırma yetkisine sahip olmasa da alacaklarını talep hak ve yetkisine sahip olduğunu, kamulaştırma işleminin müvekkil T3 adına yapıldığının karar ilamında da açık olduğunu, itirazın esası da hukuka aykırı olduğunu, dayanak gösterilen Kamulaştıma Kanunu'nun geçici 13.maddesinin Anayasa Mahkemesinin 03/03/2021 tarih 2018/99 esas ve 2021/14 sayılı kararı ile iptal edildiğini ve uygulanma imkanı bulunmadığını, takip talebi ve ödeme emrinin ilama uygun olduğunu tüm bu nedenlerle...
İtfa veya imha iddiası yetkili mercilerce re’sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icra geri bırakılır” hükmüne yer verilmiştir. İlamlı icrada borçlu ilam aleyhine olan yani ilama göre borçlu olan kişidir. Bir ilamın ilamlı takibe konu edilebilmesi için açık, net, likit, eda hükmü içermesi gerekir. İlama konu hükümde borçlunun kim olduğu, takipte muhatabın kim olduğu konusunda hiçbir kuşku olmamalıdır. İlam hükmünün kime yada kimlere yönelik olduğu konusunda duraksamamak gerekir. Borçlu yalnızca, İİK'nun 33. maddesi hükmü gereğince, borcu ... olması, alacaklıdan mehil almış olması veya ilamın zamanaşımına uğramış olması halinde İcra Mahkemesinden icranın geri bırakılmasını isteyebilir....
Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemenin zamanaşımı hususunda verdiği kararın hukuka aykırı olduğunu, geçersiz icra takibi nedeniyle zaman aşımı süresi kesilmeyeceğini ve işlemeye devam edeceğini, şikayete konu olan takip dayanağı ilamın, zaman aşımına uğradığını bu nedenle icranın geri bırakılması gerektiğini, takibin iptal edilmesi nedenine bağlı olarak zaman aşımının da hükümsüz hale geleceğini bu nedenle zaman aşımı itirazının kabulü ile İİK m.33 ve m.33/a gereği icranın geri bırakılması gerektiğini, yerel mahkemenin, kısmen kabul kısmen ret şeklinde karar tesis etmesinin ve ayrıca müvekkilleri lehine vekalet ücretine hükmedilmemesinin hukuka aykırılık teşkil ettiğini bu nedenlerle kararın kaldırılmasına, dava konusu ilamın zaman aşımına uğradığı sabit olduğundan icranın geri bırakılmasına, yargılama giderleri, noter masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/265 esas sayılı dosyası ile dava açıldığı, 2004 sayılı İİK 33/a maddesi uyarınca takip alacağı yönünden verilen icranın geri bırakılması kararına karşı 7 gün içerisinde genel mahkemede dava açılmaması halinde söz konusu zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararının kesinleşeceği ancak davalı takip alacaklısı tarafından Kocaeli 2. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2019/126 esas sayılı dosyasında verilmiş olan zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin taraflarına tebliğinden itibaren yasal 7 günlük süre içerisinde 07/09/2021 tarihinde Kocaeli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 2021/265 esas sayılı dosya ile dava açtıkları, sıra cetvelinin düzenlenme tarihi itibariyle de söz konusu dosyanın derdest olduğu, bu haliyle davalı takip alacaklısının hacizlerinin devam ettiği, sıra cetvelinde davalı takip alacaklısına yer verilmesinin bu haliyle usul ve yasaya aykırı olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir....
nin 29.07.2005 tarihli haciz sırasında dosya borcuna icra kefili olduğu, adı geçene 05.08.2005 tarihinde icra emrinin tebliğ edildiği, takip dosyasının 21.06.2006 tarihinden 11.04.2014 tarihli yenileme talebine kadar işlemsiz bırakıldığı, bu tarihten itibaren ise icra takip işlemlerine devam edildiği görülmektedir. Bu durumda, icra kefili yönünden İİK.'nun 39. maddesinde öngörülen on yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı açıktır. O halde, mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere icra kefili ... yönünden on yıllık zamanaşımının gerçekleşmediği gözetilerek adı geçenin icranın geri bırakılması isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....
DELİLLER : Çorum İcra Müdürlüğünün 2021/16515 Esas sayılı dosyası İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde "Davanın kısmen KABULÜNE, Çorum İcra Dairesinin 2021/1651 Esas sayılı dosyasında takibin 1.233,34 TL nafaka aslı alacağı ve 25,38 işlemiş faizi olmak üzere 1.258,72 TL alacak yönünden takibin devamına, arta kalan nafaka ve ferileri yönünden icranın geri bırakılmasına" karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili tarafından; cevap dilekçesindeki nedenler tekrar edilerek istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; nafaka alacağına istinaden başlatılan ilamlı icra takibinde icranın geri bırakılması talebine ilişkin olup, 2004 sayılı İ.İ.K'nun 33. maddesi uyarınca; "İcra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra tetkik merciine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; ''Takibin kesinleştikten sonra, icranın geri bırakılması talebi süreye tabi olmadan İcra Mahkemesinden istenebilir.Bu nedenle, davalının davanın sürede açılmadığı yönündeki itirazı yerinde görülmemiştir. İİK 71/2 maddesinde belirtildiği üzere “ Borçlu, takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığını ileri sürecek olursa, 33 a. Maddesi hükmü kıyasen uygulanır.” hükmü yer almaktadır. İİK Madde 33/a – (Ek: 18/2/1965- 538/18 md.), "İlamın zamanaşımına uğradığı veya zamanaşımının kesildiği veya tatile uğradığı iddiaları icra mahkemesi tarafından resmi vesikalara müsteniden incelenerek icranın geri bırakılmasına veya devamına karar verilir. Alacaklı, icranın geri bırakılması kararının kesinleştiğinin kendisine tebliğinden sonra, zamanaşımının vakı olmadığını ispat sadedinde ve 7 gün içinde umumi mahkemelerde dava açabilir....