Temyiz Sebepleri İpotek borçlusu temyiz dilekçesinde; hesap kat ihtarnamesi tebliğ edilmediğinden takibin iptaline karar verilmesi gerektiğini,sorumluluğun ipotek miktarı ile sınırlı olduğunu, takibin gecikme tazminatı/kar payı mahrumiyeti ile bunların gider vergisi, icra takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden iptali gerektiğini ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, İİK 149 ve 150/ı hükümlerine aykırı başlatılan ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı icra takibinin iptali talebine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK 68/b, 149, 150/ı madde hükümleri 3....
HD'lerinin içtihatlarında belirtildiği üzere ihtiyati haciz kararı dayanak gösterilerek ilamlı icra takibi yapılmasının yasaya aykırı olduğunu, takibin iptaline karar verilmesi gerekirken icra emrinin iptali ile yetinilmesinin doğru olmadığını, ayrıca Milas l.Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi’nde görülen dava dosyasında vekil olarak bulundukları halde icra takibinde vekil gösterilmeksizin müvekkilleri aleyhinde takipte bulunularak icra emri tebliğ edilmesinin de hukuka aykırı olduğunu belirterek, kararın kaldırılarak takibin iptaline karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. maddesi uyarınca ihtiyati haciz kararına dayalı olarak ilamlı icra takibi yapılamayacağı ve vekil varken asile tebligat yapılması iddialarıyla takibin iptali istemine ilişkindir....
Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; dava dilekçesini aynen tekrar ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, şikayete konu takibin ipotek maliki müvekkiline muacceliyet ihbarı gönderilmeden başlatıldığını, takibin iptali gerektiğini, taşınmazın kıymet takdirinin gerçek değerinin altında olduğunu, takip dosyasında asıl borçlu dava dışı Uğur Yıldırım'a yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, tüm bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın kabulü ile takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Dava İİK'nun 149 vd. maddeleri uyarınca açılmış ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla başlatılan takibin iptali istemine yöneliktir....
O halde; takibin kamu düzenine ilişkin nedenlerle iptali gerekirken Bölge Adliye Mahkemesince yazılı gerekçe ile icra emrinin iptali isabetsiz...'' olduğundan bahisle bozulmuş, taraflar duruşmaya davet edilmiş, bozmaya karşı diyecekleri sorulmuş, dairemizce bozma kararına uyularak yargılama sürdürülmüştür. Tüm bu nedenlerle, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin bozma kararındaki gerekçeler doğrultusunda davalı-alacaklının istinaf talebi kamu düzeni yönünden HMK 355 maddesi gereğince kabul edilmiş, karar ortadan kaldırılmış, şikayetin kabulü ile takibin iptaline oybirliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Takibin Taliki veya İptali K A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, ilamlı icradan kaynaklanan takibin iptali isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 13.01.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 09.02.2018 günlü ve 2018/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 21.02.2018 tarihli ve 30339 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.03.2018 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (12.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 13/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından müvekkili hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi için ilamlı icra takibi açıldığını, takibin yapılabilmesi için kayıtsız şartsız borç ikrarını içeren kesin ipotek olması gerektiğini, İİK 149 dan ilamlı takibin mümkün olmadığını, takibe konu ipotek kesin ipotek olmadığından İİK 149 gereğince ilamlı takip yapılamayacağını, ayrıca müvekkilinin eşi tarafından Kütahya 1.Aile Mahkemesinin 2019/539 esas sayılı dosyasıyla ipoteğin fekki davası açıldığını ve mahkemece ipoteğin paraya çevrilmemesi yönünde tedbir kararı verildiğini, takibin bu tedbir kararından sonra açıldığını, bu nedenle takibin iptalinin gerektiğini beyanla Kütahya 1.İcra Müdürlüğünün 2019/2973 esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibinin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2018/9256 Esas sayılı dosyasından ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlatmasının usul ve yasaya uygun olduğunu, söz konusu takiplerin (genel haciz yoluyla ilamsız ve ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takibin) tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla başlatılmış olduğunu, davacı hakkında ipotek takibinden önce ilamsız takip başlatıldığını, şikayetçinin (bir başka şikayet dosyası ile) Adana 7.İcra Müdürlüğünün 2018/9410 Esas sayılı ilamsız takibin kendisi yönünden iptalini talep ettiğini, bu takibin iptaline karar verildiğini ve söz konusu kararın taraflarınca istinaf edilerek istinaf incelemesinin devam ettiğini, bankanın, dava konusu Adana 13. İcra Müdürlüğünün 2018/9256 Esas sayılı ipoteğin paraya çevrilmesi talepli takibinde hiçbir hukuka aykırılık bulunmadığını, bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davanın hukuki niteliği itibariyle takibin iptali istemine ilişkin olduğu, İİK.nın 45....
davanın sonucunun beklenmesi gerektiğini söyleyerek icra emrinin ve takibin iptalini istemiştir....
olması ve alacaklının kredi kuruluşu olmadığından ilamlı takip yapılamayacağından bahisle takibin iptaline karar verildiği, alacaklının istinaf yoluna başvurması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılarak, icra emrinin iptaline hükmedildiği anlaşılmaktadır....
Davacı vekili dilekçesinde; davacı şirketin, İvrindi Asliye Hukuk Mahkemesinin 2001/12 E 2002/169 K. sayılı ilamı ile davalı idareye 5.280,47 TL tazminat ödemesine karar verildiğini, davalı idarenin 23.03.2004 tarihli yazısına istinaden anılan tazminatın yargılama giderleri ile birlikte 8.943,08 TL olarak ödendiğini, davalı idarenin bu kez aynı tazminat nedeniyle 10.116,14 TL üzerinden ilamlı icra takibine giriştiğini, takibin iptali için icra mahkemesinde açılan davanın ise reddedildiğini ileri sürerek; icra baskısı altında mükerrer ödenen faiz ve yargılama giderleri toplamı 3.216,78 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte geri ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesi ile; davacı tarafça icra mahkemesinde açılan takibin iptali davasının reddedilerek kesinleştiğini, sözkonusu kararın eldeki dava yönünden kesin hüküm oluşturduğunu savunarak; davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....