Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Maddesi uyarınca “Borçlu, para veya mahkemece kabul edilecek rehin veya esham yahut tahvilat depo etmek veya taşınmaz rehin yahut muteber bir banka kefaleti göstermek şartı ile ihtiyati haczin kaldırılmasını mahkemeden isteyebilir. Takibe başlandıktan sonra bu yetki, icra mahkemesine geçer”. İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz gibi bir koruma tedbiridir ve hukuki nitelikleri aynıdır. İş Mahkemesi tazminat ve alacaklar hakkında karar vermiş, ihtiyati tedbir konusunda karar vermemiştir. Karar infaz edilmek üzere kesinleşmeden icra takibine konulmuş ve bu aşamada teminat gösterildiği gerekçesi ile tedbirin kaldırılması istenmiştir. Belirtilen İcra İflas Kanunu’nun ilgili hükmü gereği tedbirin kaldırılması isteminin İcra Mahkemesi tarafından incelenmesi ve karara bağlanması gerekir. Mahkemece tedbirin kaldırılmasına yönelik istem hakkında HMK.’un 114....

    Tedbir talebinin kabulü ve ya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir. Somut olayda, ilk derece mahkemesi tarafından dava konusu taşınmaz üzerine HMK 389 ve devamı maddeleri uyarınca teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulduğu, davalı tarafın tedbirin kaldırılması talebinin reddedildiği, HMK' nın 389 ve devamı maddeleri kapsamında taşınmazın aynına ilişkin açılan iş bu davada ihtiyati tedbir koşullarının bulunduğu, bu sebeple ilk derece mahkemesince davalıların ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmesinin yerinde olduğu, ancak tedbir kararının teminatsız olarak verilmesinin dosya kapsamına uygun olmadığı anlaşılmıştır....

    Bu açıklamalar ışığında somut hadiseye bakıldığında; istinafa konu edilen 10/11/2022 tarihli ara kararın konusunun davalı adına kayıtlı taşınmazlar üzerindeki ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebi olduğu anlaşılmaktadır....

    istinafa başvurma hakkına haiz olduğunu, HMK 396 md gereğince durum ve koşulların değişmesi halinde tedbirin değiştirilmesi yahut kaldırılması kararı verilebileceğini, ihtiyati tedbir kararının verildiği günden bu yana COVID-19 salgını müvekkili şirketin ticari ve ekonomik ilişkilerini kötü yönde etkilediğini, değişen koşullar altında Sayın Yerel Mahkeme tarafından verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılması gerektiğini, davacının sistematik olarak müvekkiline şirkete ait “...” markası ile çok benzeyen “...” ibaresini 19, 37 ve 42. sınıfta tescil ettirmek üzere birçok marka tescil başvurusunda bulunduğunu, anak itirazın TPMK tarafından kabul edildiğini, davaların müvekkili lehine sonuçlandığını, delillerin sunulduğunu, 2009-15934 sayılı markanın devrinin önlenmesine ilişkin ihtiyati tedbirin kaldırılması gerektiğini belirterek öncelikle tedbirin kaldırılmasını, kabul edilmediği takdirde teminata hükmedilmesini talep etmiştir....

      Kat 47 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazlar hakkında verilen ihtiyati tedbir kararının KALDIRILMASINA, ihtiyati tedbir kararı verilmiş olan diğer taşınmazlar yönünden ihtiyati tedbir kararının DEVAMINA karar verildiği, müteakip 02/12/2021 tarihli celsede de davalılar vekillerinin ihtiyati tedbirin kaldırılması taleplerinin reddine karar verildiği, davalı vekillerinin ihtiyati tedbirin kaldırılması isteklerinin devamı üzerine 06/10/2022 tarihli duruşmada mahkemece yapılan değerlendirmede verilen tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiştir....

      ün ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....

        İstinafa konu ihtiyati tedbir talebi davanın esasına ilişkin olup, yargılamayı gerektirdiği, yargılamayı gerektiren konuda ve nihai hüküm etkisini doğuracak mahiyette ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği gibi, 5510 sayılı Kanunun 88. maddesinin 19. fıkrasında iş mahkemesine başvurulmasının alacakların tahsilini durdurmayacağı düzenlemesi karşısında ihtiyati tedbir kararı verilemeyeceği, itiraz üzerine ihtiyati tedbirin kaldırılması kararının yerinde olduğu anlaşılmış, istinaf başvurusunun esastan reddine karar vermek gerekmiştir....

        Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2016/161 Esas sayılı dosyası ile görülen iflas ertelemesi davasında mahkemece 01/03/2016 tarihli tedbir kararı ile "borçlu şirket hakkında yapılmış ve yapılacak icra takipleriyle ihtiyati haciz ve tedbir uygulamalarının durdurulmasına" karar verildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, 01.03.2016 tarihli tedbir kararında, tedbirin ihtiyati hacizleri kapsayacağı açıkça belirtildiğinden söz konusu tedbir kararı, ihtiyati haczin infazını engeller mahiyette olup; anılan tedbir kararı uyarınca, borçlu şirket hakkında tedbir devam ettiği sürece ihtiyati haciz işlemi uygulanması mümkün değildir. Somut olayda, ... 5....

          İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; karara itiraz sebeplerinin 7 günlük süre içeresinde ihtiyati haciz kararının icra-i hacze çevrilmemesinden kaynaklı olduğunu, ihtiyati haciz kararının hükmünün kalmadığını ve düştüğünü, mahkeme kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür....

          Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 20/04/2022 ve 30/09/2022 tarihli ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararlarının KALDIRILMASINA, 3- Davalı vekili ile feri müdahil vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazlarının kabulü ile İstanbul 30. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 28/02/2022 tarihli davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin kabulüne ilişkin ara kararının KALDIRILMASINA, 4- Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE, davacı tarafından yatırılan teminatın talep halinde İstanbul 30....

          UYAP Entegrasyonu