DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE Dava, davacının aracında trafik kazası sonucu meydana gelen hasar bedeline ilişkin maddi tazminat isteğine ilişkin olup, uyuşmazlık ihtiyati tedbir kararına karşı davalılar tarafından yapılan itirazın reddine ilişkin kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır. HMK'nın 394.maddesinde İhtiyati tedbir kararına karşı itiraz başlığı altında "(1) Karşı taraf dinlenmeden verilmiş olan ihtiyati tedbir kararlarına itiraz edilebilir. Aksine karar verilmedikçe, itiraz icrayı durdurmaz. (2) İhtiyati tedbirin uygulanması sırasında karşı taraf hazır bulunuyorsa, tedbirin uygulanmasından itibaren; hazır bulunmuyorsa tedbirin uygulanmasına ilişkin tutanağın tebliğinden itibaren bir hafta içinde, ihtiyati tedbirin şartlarına, mahkemenin yetkisine ve teminata ilişkin olarak, kararı veren mahkemeye itiraz edebilir. Esas hakkında dava açıldıktan sonra, itiraz hakkında, bu davaya bakan mahkemece karar verilir....
Açıklanan nedenlerle, davalının ihtiyati tedbire itirazla kaldırılması talebinin reddine ilişkin ilk derece mahkemesinin ara kararına yönelik temyiz başvurusunun, söz konusu ara kararına temyiz başvuru imkânı bulunmadığından reddine karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle Sayın Çoğunluğun aksi yöndeki görüşüne katılamıyorum....
Diğer yandan, "Geçici Hukuki Koruma" niteliğinde bulunan ihtiyati tedbire ilişkin olarak HMK'nin 394. maddesinde karşı tarafın kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati tedbir kararına itiraz edebileceği hususu düzenlenmiştir. HMK 341. maddesinden de anlaşıldığı gibi, tedbir / hacizle ilgili istinaf edilebilecek kararlar, bu taleplerin reddine ilişkin kararlar ile kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlardır. Somut uyuşmazlıkta; İhtiyati tedbir kararı süresinde infaz için teminat yatırılmaması nedeniyle kendiliğinden kalkmış, hükümsüz kalmıştır. HMK'nun 341.ve kıyasen uygulanacak 396. maddesindeki düzenlemeler dikkate alındığında, yargılama aşamasında verilen ihtiyati tedbir kararında belirtilen teminatın yatırılmaması nedeniyle bu kararın hükümsüz kalması üzerine, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına ilişkin verilen ara karara karşı istinaf başvurusunda bulunma imkanı bulunmamaktadır....
Ayrıca aynı Kanunun 394 üncü maddesinin 5 inci fıkrası uyarınca ihtiyati tedbir kararına karşı itiraz hakkında verilen karara karşı da istinaf kanun yoluna başvurulabilecektir. Öte yandan yukarıda açıklandığı gibi HMK'de ara kararlarına karşı kanun yoluna başvuru da kabul edilmemiştir. Yukarıda da belirtildiği üzere, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talepleri hakkında verilen kararlara karşı ancak belli durumlarda istinaf yoluna başvurulabilecektir. HMK'nin 396 ncı maddesinde durum ve koşulların değişmesi sebebiyle ihtiyati tedbirin (ve ihtiyati tedbirin özel bir türü olan ihtiyati haczin) değiştirilmesi veya kaldırılması talebinin reddine ilişkin kararın istinaf yoluna götürülemeyeceği aslında kanun koyucunun da açık ve bilinçli bir tercihidir. Zira teminat karşılığı tedbirin/haczin değiştirilmesi veya kaldırılmasına ilişkin HMK'nin 395 inci maddesinin, 3 üncü fıkrasında, 394 üncü maddenin 3 üncü ve 4 üncü fıkralarının kıyasen uygulanacağı açıkça belirtilmiştir....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2021/831 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejimi KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece davalı yanın ihtiyati tedbir kararına yönelik yaptığı itirazın reddine ilişkin ara karara istinaf başvurusu üzerine dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİA, İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle"...İzmir'de bir adet Rize-Fındıklı İlçesi'nde bulunan 3 adet taşınmaz yönünden mal rejimine yönelik toplam 22.086,49 TL.nın(katılma alacağı ve değer artış payı alacağı olarak) faizleriyle birlikte tahsilini,ayrıca Rize-Fındıklı İlçesi'nde bulunan taşınmazların tapu kaydına ihtiyati tedbir konulmasını"talep ve dava etmiştir....
nın itirazının süresinde olmadığı, buna rağmen mahkemenin itirazı inceleyerek ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verildiği, itirazın reddine ilişkin ara kararın yine istinaf incelemesi neticesinde Dairemizin 2022/515 esas, 2022/877 karar sayılı 09/06/2022 tarihli kararı ile ilk derece mahkemesinin itirazın reddi kararının kaldırılarak itirazın kabulüne karar verilerek ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığını, gerek ilk derece mahkemesinin gerekse istinaf mahkemesince süresinde ihtiyati tedbir kararına itiraz olmadığı halde itirazın incelenerek hak kaybına neden olduğunu ileri sürerek yinelenen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 06/10/2022 tarihli ara kararın kaldırılmasına ihtiyati tedbir kararı verilmesine ilişkindir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2020/324 ESAS DAVA KONUSU : İhtiyati Tedbire İtiraz KARAR : Davacı vekili tarafından açılan ihtiyati tedbir istemli davada, ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddine dair İlk Derece Mahkemesi ara kararına karşı davalı Kurum vekili tarafından süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Üye Hakim Selviye Çakır tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve ön inceleme aşaması tamamlandıktan sonra, dosyadaki mevcut delil durumu ve yasal hükümlere göre istinaf başvurusunun, duruşma açılmaksızın dosya üzerinde inceleme yapılmak suretiyle karar verilmesi mümkün bulunan hallerden olduğu anlaşılmakla, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....
HMK'nın 341/1. maddesi hükmüne göre, ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. 6100 sayılı HMK'nın 394. Maddesinde ise ihtiyati tedbir kararına karşı itiraza ilişkin hükümler düzenlenmiş olup HMK’nın 394/5 maddesinde de itiraz hakkında verilen karara karşı, kanun yoluna başvurulabileceği belirtilmektedir. Somut olayımıza gelince; dava geçit hakkı tesisi istemine ilişkin olup davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin ilk derece mahkemesinin 29.07.2021 tarihli ara kararı ile kabulüne karar verildiği, bu kararın 18.08.2021 tarihinde tebliği üzerine davalı tarafından sunulan 31.08.2021 tarihli dilekçe ile doğrudan istinaf kanun yoluna başvurulduğu görülmektedir....
Karşı taraf Şirket vekili, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığını, yaklaşık ispatın sağlanmadığını, verilen ihtiyati tedbir kararının müvekkilinin zararına yol açacağını ileri sürerek, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, söz konusu ihtiyati tedbirin yapılan yargılama sırasında taraf değişikliğini ve davanın uzamasını önleme amaçlı olarak verildiği, karşı tarafın verilen ihtiyati tedbir nedeniyle uğradığı veya uğrayacağı zarara ilişkin herhangi bir delil sunmadığı, ayrıca verilen ihtiyati tedbir kararının karşı tarafın herhangi bir zararına sebeb olacak nitelikte de bulunmadığı, yalnızca yargılama sırasında taraf değişikliğini önlenmesi ve davanın uzamasına sebebiyet verilmemesi amacıyla verildiği, dolayısıyla ihtiyati tedbir kararına itirazın yerinde olmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmiştir....
Davacı yerel mahkemece verilen karara 13/11/2020 tarihli dilekçesi ile itiraz etmiş ise de; mahkeme 05/01/2021 tarihli ara karar ile itirazın reddine karar vermiş, davacı vekili karara karşı istinaf kanun yoluna başvurmuştur....