Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

26.07.2014 tarihinde fesh edildiği, ikinci artırımın 26.08.2014 tarihinde yapıldığı, arada yedi günün çok üstünde bir sürenin olması nedeniyle farkın tahsili için ayrıca dava açılması gerektiğinden bahisle şikayetin reddine karar verildiği görülmektedir....

    mirascıları olarak ... 1193 nolu parselle ilgili olarak paydaşlığın giderilmesi davası sonucu satışına karar verildiği, ... satış memurluğunun 2011/9 sayılı satış dosyasından yapılan açık artırma sonucu 21.05.2012 tarihinde davalı ... tarafından 301.000,00 TL ye ihalede satın alındığı, ancak süresinde satış bedelini ödeyemediğinden ihalenin fesh edildiğini, 18.07.2012 tarihnde yapılan ikinci ihalede taşınmazın 108.200,00 TL'ye satıldığı, iki ihale bedeli arasındaki 192.800,00 TL farkın davalı ...den tahsiline karar verildiği, ancak anılan davalının borcunu ödememek için adına kayıtlı dava konusu iki adet taşınmazını karısı ...'e devredildiğini yapılan işlemlerin muvazaalı olduğundan BK'nun 19.maddesine gereğince iptalini istemiştir. Davalı ..., ikinci ihalenin feshi için dava açıldığını, bu nedenle zaarrın belli olmadığını ayrıca kendisinden önce pey sürenler aleyhine de açılması gerektiği, satışın muvaazalı olmadığını ve haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      İSTİNAF NEDENLERİ: İstinaf eden davacı vekili dilekçesinde; yerel mahkemenin dava dilekçesinde belirttikleri beyanların doğrultusunda ihalenin feshine ve dairelerin değeri üzerinde satılmasına karar vermesi gerekirken ihaleyi fesh etmediği gibi daire ve iş yarimi düşük değer üzerinden satılmasına karar vermiştir. Bu yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu ihalenin yeniden yapılması ve daire,iş yerinin değeri üzerinden satışının yapılarak mağduriyetinin giderilmesi istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, ihalenin feshi istemine ilişkindir. İcra ve İflas Kanunu’nda ihalenin feshi nedenleri tek tek belirtilmemiş; yalnızca Türk Borçlar Kanunu'nun 281. maddesinde yazılı nedenlere dayanılabileceği belirtilmiş (İİK m. 134/2), sözü edilen hükümde ise “hukuka veya ahlaka aykırı yollara başvurulması” ihalenin feshi nedeni olarak öngörülmüştür (TBK m. 281)....

      in Karşı Oy Yazısı: İcra İflas Kanunu’nun 134. maddesinin 2. fıkrasında “İhalenin feshini, Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde adres göstermek koşuluyla İcra Mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan maddede ihalenin feshini isteyebilecek kişiler sınırlı olarak sayılmıştır. Bunun sebebi, ihalenin feshinin kötü niyetle talep edilmesinin, icrai satışların sürüncemede kalmasının önüne geçmektir. İhalenin feshini isteyebilecek tapu sicilindeki ilgili kavramı içinde sınırlı ayni hak sahipleri değerlendirilebilirken tapu sicilindeki şahsi hak sahipleri ilgili kapsamında değerlendirilemez....

        'in Karşı Oy Yazısı: İcra İflas Kanunu’nun 134. maddesinin 2. fıkrasında “İhalenin feshini, Borçlar Kanunu’nun 226. maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde adres göstermek koşuluyla İcra Mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan maddede ihalenin feshini isteyebilecek kişiler sınırlı olarak sayılmıştır. Bunun sebebi, ihalenin feshinin kötü niyetle talep edilmesinin, icrai satışların sürüncemede kalmasının önüne geçmektir. İhalenin feshini isteyebilecek tapu sicilindeki ilgili kavramı içinde sınırlı ayni hak sahipleri değerlendirilebilirken tapu sicilindeki şahsi hak sahipleri ilgili kapsamında değerlendirilemez....

          İİK'nın 134. maddesinde ihalenin feshi nedenleri teker teker belirtilerek gösterilmemiş, sadece, ihalenin Borçlar Kanunu'nun 226. maddesinde yazılı, satış ilanı tebliğ edilmemiş olması, satılan malın esaslı niteliklerindeki hata ve ihaledeki fesat nedeniyle ihalenin bozulabileceğine değinilmiştir. İhalenin bozulma nedenleri gerek doktrinde ve gerekse Yargıtay uygulamasında; 1) İhaleye fesat karıştırılmış olması 2) Artırmaya hazırlık aşamasındaki hatalı işlemler, 3) İhalenin yapılması sırasındaki hatalı işlemler, 4) Alıcının taşınmazın önemli nitelikleri hakkında hataya düşürülmüş olması, şeklinde sıralanabilmektedir....

          İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 14/01/2022 NUMARASI : 2021/355 ESAS 2022/18 KARAR DAVA KONUSU : İhalenin Feshi KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İcra dosyasının asıl borçlusu “Akis Vizyon Adi Ortaklığı”na icra emri ve satış ilanının tebliğ edilmediğini, ihalenin yapıldığı icra dosyasından gönderilen icra emrinin iptali talepli ikame edilen davanın olduğu ve söz konusu dava neticelenmeden tesis edilecek kararın kesinleşmesi beklenmeden yapılan ihalenin fesh edilmesi gerektiğini, ihale öncesi, satış hazırlığı sırasındaki hatalı işlemler yapıldığını, icra dosyasında mevcut örnek 26’ya göre tutulmayan 1. açık artırma tutanağı incelendiğinde; tellalın belediye tarafından görevlendirilen tellal olup olmadığının tutanağa geçirilmediğini...

          . - K A R A R - Davacı vekili, açık artırma ile davalıya satışı yapılan malların süresi içinde kesin satışı yaptırılmadığından ihalenin fesh edildiğini, aynı emvallerin daha sonra daha ucuza satıldığını, davalının satış öncesi imzaladığı şartname gereğince müvekkili idarenin uğradığı zarardan sorumlu olduğunu ileri sürerek iki ihale arasındaki bedel farkından doğan toplam 8.939,00 TL.'nin ikinci ihaleye para yatırma tarihi olan 10.09.2009 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın kabulüne, toplam 8.939,00 TL.'nin 10.09.2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

            KARAR Davacı, 765 ada 2 nolu parselin 26.7.2005 tarihli encümen kararı ile kendisine ihale edildiğini, davalıdan ruhsat alıp üzerine sondaj malzemeleri üretecek bir fabrika tesis ettiğini, ihalede arsa bedelinin ne şekilde ödeneceğinin kararlaştırılmadığını, başvurusu sonrası 4.000,00 YTL peşin, kalanın 3 taksitte ödenmesi şeklinde bir şartname ortaya çıkarılarak aleyhinde muaccel olmayan alacakları da içerir icra takibi yapıldığını, 30.6.2006 tarihinde 1.900,00 YTL ödediğini, buna rağmen 18.12.2007 tarihinde şartnamedeki ödemeleri ihlal ettiği gerekçesi ile ihalenin fesh edildiğini, üzerindeki binaya el konulduğunu, binanın değerinin arsa değerinden çok yüksek olduğunu, bunun mahkemece de tespit edildiğini, şartnamenin hukuka aykırı şekilde ihale sonrası düzenlendiğini ileri sürerek fazlasını saklı tutarak 7.000,00 YTL nin, 26.6.2008 tarihli ıslah dilekçesi ile de 78.195,87 YTL nin faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir....

              E) Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Davacı, davalı Belediye Başkanlığına ait fen işlerinde diğer davalı şirketin işçisi olarak çalıştığını ve sözleşmesinin 11/09/2009 tarihinde haksız şekilde fesh edildiğini ileri sürüp alacak talebinde bulunmuştur. Davalı şirket diğer davalı Belediyeden aldıkları ihalenin 31/08/2009 tarihinde sona erdiğini ve bu tarihde davacının işten ayrıldığını beyan ederken davalı Belediye husumet itirazında bulunmuştur. Mahkemece davacının iş sözleşmesinin 11/09/2009 tarihinde sona erdiği kabul edilmiş ise de bu kabul dosya kapsamına uygun değildir. Davalı şirket fesih tarihi olarak 31/08/2009 tarihini göstermiş olup, davalı tanıkları da bu yönde beyanda bulunmuştur....

                UYAP Entegrasyonu