Söz konusu bu türlü tedbirlere, gerek iflasın ertelenmesi kararı çerçevesinde, gerekse de iflasın ertelenmesi talebinden sonra, erteleme yargılaması sırasında ihtiyati tedbir yoluyla karar verilemez. Tedbirlere karar verilirken, borçlunun menfaatleri kadar alacaklıların menfaatinin de gözetilmesi ve gerekli olan tedbirlere karar verilmelidir. Ayrıca, alacaklıların alacaklarının tahsili amacıyla kullanabilecekleri hukuki işlemlerin durdurulması da düzenlemeye uygun değildir. Somut yargılamada, borçlu şirkete ait olan ve davacı şirketin İflas erteleme talebinden daha sonraki tarihte, şirkete ait poliklinik ruhsatı satış sözleşmesi gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır. Söz konusu satış sözleşmesinin maddi hukuka ait olduğu çekişmesizdir. Diğer taraftan, yargılamanın konusu ruhsat satışı olmayıp, İflasın ertelemesine ilişkindir....
İİK.nun 186/2 ve 193/3.fıkrasına göre iflasın açılmasından önce hacizli mallar satılmış ise bu takibe iflas kararına rağmen devam edilirse para, haciz koyduran alacaklılara paylaştırılır. Somut olayda alacaklı tarafça 17.07.2013 tarihinde 89/1 haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebinde bulunulduğu, bu talep üzerine gönderilen ihbarnameler üzerine dosyaya çeşitli tarihlerde ödemeler yapıldığı ve ardından borçlunun 04.03.2014 tarihinden iflasına karar verildiği anlaşılmıştır. Bu durumda, iflasın açılması kararından önce dosyaya ödenen paraların alacaklıya ödenmesi talebinin icra müdürlüğünce reddi kararının iptali şikayete konu olup borçlu hakkında iflas kararı verilmesi şikayetin incelenmesine engel değildir....
İflas Müdürü ... yasal süre içerisinde sunmuş olduğu istinaf dilekçesinde özetle; İflasın kapatılmasına karar verme yetkisi iflas kararını veren Ticaret Mahkemesi görev alanına girmediği için görevli ve yetkili mahkeme İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Mahkemece, iflasın ertelenmesi kararı verilmesi için borca batıklığın tespiti gerektiği, ilk heyet raporunda davacının defter ve kayıtlarının muhasebe kurallarına aykırı tutulması nedeniyle borca batıklığın tespitinin mümkün olmadığının belirtildiği, ikinci bilirkişi raporunda da davacının sunması gereken defter ve kayıtlarını sunmayıp, demirbaş ve taşıt listelerini göstermediğinin bildirildiği, davacının kendi talebine kayıtsız kalması nedeniyle iflas erteleme isteminde samimi olmadığı, karar tarihi itibariyle bilançosuna göre davacının borca batık olduğu belirtilerek, iflas erteleme isteminin reddine, davacının iflasına karar verilmiş, hüküm müdahil Türkiye Ekonomi Bankası vekili tarafından temyiz edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR ESAS NO : 2016/820 Esas KARAR NO : 2021/770 DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi) DAVA TARİHİ : 01/07/2016 KARAR TARİHİ : 07/07/2021 Davacı vekili tarafından açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; İİK.179 maddesi ve TTK.324 maddesi gereğince davacı ------ süreli olarak ertelenmesine, şirketin ------ içeriğinde de davacı şirketin borca batık durumda olup, temel ve tali tedbirlerin uygulanması ile borca batıklıktan çıkabileceği ile yargılama süresince davacı firmanın faaliyetlerinin devamı için tedbir kararı verilmesi, İİK.179/b hükmü geregi verilecek tedbir kararı ile birlikte tedbir kararından itibaren amme alacakları da dahil olmak üzere davacı şirket aleyhine haciz, ihtiyati haciz, ihtiyati tedbir ve icra ve iflas takiplerinin yapılmamasına ve iflasın ertelenmesi kararı verilmesini; talep ve dava etmiştir....
Mahkemece, toplanan delillere, bilirkişi raporları ve dosya kapsamına göre, şirketin sermayesini arttırdığı ve arttırılan miktarın nakit olarak ödendiği, verim ve karlılığın arttırıldığı, kar elde etmeye başladığı, iflasın ertelenmesi halinde davacı şirketin borca batıklıktan kurtulabileceği gerekçesiyle istemin kabulüne, iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmiştir. Karar, müdahillerden ...,...., T.C. Maliye Bakanlığı vekillerince temyiz edilmiştir. İflasın ertelenmesine karar verilebilmesi için iflas erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olması, mali durumunun iyileştirilmesi ümidinin olması ve fevkalade mühlet yararlanmamış olması gerekir....
MÜDAHİL İSTEMLERİ : Müdahiller vekilleri, dilekçelerini tekrarlamışlar, iflas erteleme talebinin reddini istemişlerdir. İNCELEME VE GEREKÇE :Dava, İİK.179. Maddesi ve TTK 376. Maddesi uyarınca davacı şirketin borca batık olduğu gerekçesi ile iflasının ertelenmesi talebidir. Davacı şirket tarafından sunulan dava dilekçesi ile 31/03/2014 tarihli ----- raporları sonucu borca batık durumda olduğu, şirketin finansal durumunun iyileşebileceği, uyulacak yöntem ile borca batıklıktan çıkacağı belirtilerek iflasın ertelenmesi talep edilmiştir....
İİK'nun 206. maddesinin A bendi gereğince de, işçilerin, iş ilişkisine dayanan ve iflasın açılmasından önceki bir yıl içinde tahakkuk etmiş ihbar ve kıdem tazminatları dahil alacakları ile iflas nedeniyle iş ilişkisinin sona ermesi üzerine hak etmiş oldukları ihbar ve kıdem tazminatı alacakları, birinci sırasındaki alacaklardandır. Bu maddede yazılı bulunan "iflasın açılmasından önceki bir yıl" ifadesiyle belirlenen sürenin; HGK'nun 2008/12-657 Esas ve 662 sayılı Kararında belirtildiği gibi, iflasın ertelenmesinde "erteleme kararının verildiği tarihten önceki bir yıl" olarak kabulü gerekmektedir. Yukarıda açıklanan yasal düzenlemeler işçiyi koruma amaçlı olup, iflasın açılmasından öncesine ilişkin bir yıllık süre alt sınır olarak öngörülmüştür. Anılan yasa maddesinde yazılı bulunan "iflasın açılmasından önceki bir yıl" ifadesiyle belirlenen sürenin; iflasın ertelenmesinde "erteleme kararının verildiği tarihten önceki bir yıl" olarak kabulü gerekir....
Mahkemece iflas erteleme talebinde bulunan şirketin borca batık durumda olduğu, iyileştirme projesinin yetersiz olduğunun bilirkişi incelemesi sonucunda tespit edildiği, iflasın ertelenmesi koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle davacı şirketin iflasına karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 12.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacıların iflasın ertelenmesi talebi üzerine verilen hükmün bozulmasına ilişkin Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 13.12.2010 gün ve 2010/12650 Esas 2010/14160 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: KARAR Davacılar vekili, turizm, hayvancılık ve inşaat sektöründe faaliyet gösteren müvekkili şirketlerin, ekonomik kriz nedeniyle mali durumlarının bozulduğunu, ancak sundukları iyileştirme projesiyle borca batıklıktan kurtulabileceklerini ileri sürerek, iflasın bir yıl süre ile ertelenmesine karar verilmesini talep etmiştir. Müdahil vekilleri, yasal şartları bulunmayan iflas erteleme talebinin reddine karar verilmesini istemişlerdir. Mahkemece, iflasın ertelenmesi talebinin kabulüne dair verilen karar müdahillerden Euro Bank Tekfen A.Ş.'nin temyiz istemi üzerine Yargıtay 19....