Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi(icra) İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kesinleşen takip nedeniyle İ.İ.K. 269/a maddesine dayalı tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmiş, karar davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı alacaklı dava dilekçesinde 13/10/2014 tarihinde başlatmış oldukları icra takibi ile kira alacağının tahsilini istediklerini, ödeme emrinin davalıya 23.12.2014 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini belirterek davalının tahliyesini istemiştir. Davalı ise savunmasında; ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu , ödeme emrinin iptaline ilişkin .......

    İcra Müdürlüğünün 2021/1415 E. sayılı takip dosyasının incelemesinde, davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine yazılı kira sözleşmesine dayanılarak tahliye talepli adi kiraya dair ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 13 ödeme emrinin 13/02/2021 tarihinde borçluya tebliğ edildiği, borçlunun 22.02.2021 tarihinde borcu bulunmadığını belirterek borca, faiz oranına, işlemiş faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır. İcra ve İflas Kanunu'nun 269/2. maddesi hükmü gereğince ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini aynı yasanın 62. maddesi hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur. Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmez ise, akdi kabul etmiş sayılır....

    İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde (İİK m. 269/c) inceleyebilir. Aksinin kabulü borçlu kiracının (kira borcu bakımından) ödeme emrine itiraz etmemiş olması ile itiraz etmiş olması arasında hiçbir fark bulunmadığına müncer olmaktadır ki, bu husus iki ihtimali ayrı ayrı düzenlemiş olan kanunun sistemine (İİK m. 269/a ve 269/c) aykırı düşer (Kuru, s. 835)."...

    Kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte borçlunun, borca, faize, faiz oranına yönelik itirazlarını İİK’nun 168/5 maddesi gereğince ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş günlük yasal süre içerisinde icra mahkemesine bildirmesi gerekmektedir. Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, mahkemece re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, takip dosyasından gönderilen ödeme emrinin borçluya 19/03/2015 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tarihten sonra beş günlük yasal süre içerisinde 24/03/2015 tarihinde işlemiş faize itiraz ettiği ancak faiz oranına yönelik itirazlarını ise beş günlük yasal süre geçtikten sonra itiraz hakkında ek beyanlarını içeren 18/06/2015 havale tarihli dilekçe ile bildirdiği, bu durumda işleyecek faiz oranına yapılan itirazın süresinde olmadığı faiz oranının kesinleştiği anlaşılmaktadır....

      Dava, karz ipoteğine dayalı ilamlı takipte icra emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla birlikte icra emrine, borca ve ferilere yönelik itiraza ilişkindir. Alacaklı tarafından, borçlu hakkında başlatılan takibe yönelik olarak borçlunun İstanbul Anadolu 1. İcra Hukuk Mahkemesinin 2019/402 Esasına kayden vekili marifetiyle 09.06.2019 tarihinde icra emrinin usulsüz tebliğine ilişkin şikayette bulunduğu, anılan dosyada; icra dosyasında borçluya gönderilen icra emrinin Fulya Mah. Likör Yanı Sok. Akabe İşhanı Apt. 1/14 Şişli adresinden iadesi üzerine Marmara Mah. Yurt Cad 7L/26 Beylikdüzü İstanbul adresinde TK 21/1 maddesi uyarınca tebliğe çıkarıldığı, ancak tebliğ edilemediği, bu kez icra emrinin borçlunun adres kayıt sisteminde kayıtlı mernis adresi olan "Marmara Mah. Yurt Cad....

      İİK'nun 62. maddesine göre; "İtiraz etmek isteyen borçlu itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." Aynı yasanın 66. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur" hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda ilamsız icra yoluyla yapılan takibe karşı borçlunun icra müdürlüğüne başvurusu, borca kısmi itiraz niteliğinde olup yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca müdürlükçe takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, borçlunun dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini inceleme ve değerlendirme yetkisi bulunmadığı halde yetkisini aşmak suretiyle itirazın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir. İcra müdürlüğünce yapılması gereken, yasal süresi içerisinde yapılmış olan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar vermektir....

        İİK'nun 62. maddesine göre; "İtiraz etmek isteyen borçlu itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur." Aynı yasanın 66. maddesinde ise; "Müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur" hükmü düzenlenmiştir. Somut olayda ilamsız icra yoluyla yapılan takibe karşı borçlunun icra müdürlüğüne başvurusu, borca kısmi itiraz niteliğinde olup yukarıda anılan yasa hükümleri uyarınca müdürlükçe takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, borçlunun dilekçesinde yer alan itiraz nedenlerini inceleme ve değerlendirme yetkisi bulunmadığı halde yetkisini aşmak suretiyle itirazın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru değildir. İcra müdürlüğünce yapılması gereken, yasal süresi içerisinde yapılmış olan itiraz üzerine takibin durdurulmasına karar vermektir....

          İcra Müdürlüğü'nün 2021/2130 esas sayılı dosyası kapsamında davacıya tebliğe çıkarılan ödeme emrinin 22/04/2021 tarihinde iade edildiğini, ödeme emri tebliğ edilmemiş olmasına rağmen davacının takipten e-devlet sorgulaması ile haberdar olduğunu ve 04/05/2021 tarihinde takibe itiraz ettiğini, davacının itirazı öncesi davalının 28/04/2021 tarihli talebi üzerine TK'nın 21/2 maddesine göre tebliğe çıkarılan ödeme emrinin 18/05/2021 tarihinde tebliğ edildiğini, icra müdürlüğünce 05/05/2021 tarihinde ödeme emri tebliğ edilmeden itiraz edilmesinin sonuç doğurmayacağına ve 31/05/2021 tarihinde ise takibin kesinleştirilmesine karar verildiğini, ödeme emri tebliğ edilmeden yapılan itirazın itirazdan sonra ödeme emrinin tebliğ edilmesi halinde geçerli kabul edildiğini, bu nedenle davacının itirazının da geçerli olduğunu belirterek icra müdürlüğünün 05/05/2021 ve 31/05/2021 tarihli kararlarının ve davacının icra takibine itirazı sonrasında yapılan tüm takip işlemlerinin iptaline ve takibin durdurulmasına...

          İİK'nun 62/1. maddesinde; "İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumlu olur" hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; borçlunun ileri sürdüğü hususlar genel haciz yolu ile takipte itiraz niteliğinde olup, İİK'nun 62/1. maddesi uyarınca bu itirazın ödeme emrinin tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde icra müdürlüğüne yapılması gerekir. İcra müdürlüğü yerine icra mahkemesine yapılan itiraz fuzuli olup, hukuki sonuç doğurmaz. O halde mahkemece, takip şekli itibariyle borçlunun isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

            HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/954 KARAR NO : 2023/1711 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : AMASYA İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/01/2023 NUMARASI : 2022/219 ESAS 2023/11 KARAR DAVA KONUSU : İtiraz KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM: Davacı dava dilekçesinde özetle; Öncelikle tahliye emrinin tarafına Amasya İcra Müdürlüğü tarafından gönderildiğini, taşınmaza ilişkin tahliye emrinin esas dosya değil taşınmazın bulunduğu icra dosyasının yapması gerektiğini, bu sebeple hukuka aykırı olarak yapılan icra tahliye emrine süresi içerisinde itiraz ettiğini ve yetkili yer olan Suluova İcra Müdürlüğü olduğunu belirtmek istediğini, evinin 3 katlı olduğunu, taşınmazın 2 katının tahliyesinin istenildiğini, hangi katın tahliyesi istenileceğinin yazılmadığını, keşif yapılırsa evinin 3 katlı olacağının ortaya çıkacağını, İcra Müdürlüğünün gönderdiği bu emre...

            UYAP Entegrasyonu