Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda takip dayanağı senedin takibin kesinleşmesinden önceki dönemde zamanaşımına uğradığı iddiasına yönelik itiraz borca itiraz olması sebebiyle yasal süre geçtikten sonra yapılması nedeniyle dinlenme olanağı bulunmamaktadır. Takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde takip dayanağı senedin zamanaşımına uğradığı yönündeki iddia değerlendirildiğinde ödeme emrinin tebliğ edildiği 06/06/2018 tarihinden itibaren işleyen 5 günlük yasal itiraz süresi geçtikten sonra başlayan 3 yıllık zamanaşımı süresi dava tarihi olan 27/05/2019 tarihi itibarıyla dolmamıştır....

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ---- sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir. ---- sayılı dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı-takip alacaklısı tarafından davalı-takip borçlusu aleyhine önce ----- tutarındaki alacağın, fer'ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, ödeme emrinin borçluya ---- tarihli itiraz dilekçesi sunulduğu, itiraz dilekçesinde borca, fer'ilerine ve yetkiye itiraz edildiği; davacı alacaklı vekilinin kabulü üzerine takip dosyasının ---- kaydedildiği, bu icra dairesi tarafından gönderilen ödeme emrine borçlu tarafından tekrar itiraz edildiği, icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, borçlu tarafından ----- tarihinde ana para borcunun haricen ödendiği, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür....

    Yetkisizlik kararı üzerine icra dosyasının alacaklı tarafından süresi içerisinde yetkili icra müdürlüğüne gönderilmesi talebi halinde yetkili icra müdürlüğünden davacı borçluya yeniden ödeme emri gönderileceğinden ve borca ilişkin itiraz süresi ödeme emrinin tebliğinden itibaren başlayacağından mahkemece yetki itirazının kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle diğer itiraz nedenleri hakkında hüküm oluşturulmasının mümkün olmadığı, bu nedenle mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olması nedeni ile istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş, talebi mahkemece tamamen kabul edilen davacı yanın lehine olan hükmü istinaf etmesi kötüniyetli olduğundan, HMK. 351. maddesi yollaması ile aynı kanunun 329/2. maddesi uygulanarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Borçlunun icra mahkemesine yaptığı itiraz, borçlunun borcu olup olmadığının ilamsız icra prosedürü içinde tespit edilmesine yarayan bir yoldur. İmzaya itiraz dışındaki bütün itirazlara borca itiraz denir; borcun mevcut olmadığı, ödendiği, ertelendiği, zamanaşımına uğradığı, takas, faiz oranına itiraz, yetki itirazı ve takibin mükerrer olduğu gibi (B. Kuru, s. 778, 783)....

      İcra Müdürlüğü'nün 2020/208 Esas sayılı dosyası kapsamında verilen 10.01.2020 tarihli kararının iptali gerektiğini, ödeme emrine itiraz edilebilmesi için öncelikle ödeme emrinin tebliğ edilmesi gerektiği yönündeki emredici düzenleme çerçevesinde ödeme emrinin davalı borçluya tebliğ edildiğini, 15.01.2020 tarihi ile 22.01.2020 tarihi arasında itirazda bulunulmamış olması sebebi ile geçerli bir itirazdan bahsedilemeyeceği ve icra müdürlüğü kararının iptali gerektiğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....

      Ltd.Şti isimli firma olduğunun açıkça görüldüğünü, davalı/alacaklı tarafından keşideci firma haricinde diğer tarafların da sorumlu olduğundan bahisle hazırlanan takip talebi ve ödeme emri hukuka aykırı olduğunu, ilgili icra müdürlüğünce de bu durum düzeltilmediğini ve ödeme emrine onay verilerek icra takibine dair işlem sırası devam ettirildiğini, icra takibine konu alacak bedelleri içerisinde yer alan çek tazminatı bedelinin iptali ile takip çıkış rakamının, işleyecek faiz miktarının, icra vekalet ücreti ve tahsil harcı miktarının müvekkil şirket açısından değişmesi gerektiğinden ödeme emrinin iptal edilerek müvekkil şirket aleyhinde sorumlu olduğu miktarlar ve alacak kalemlerini gösterir şekilde yeni bir ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, yeni düzenlenen ödeme emrinin tebliği ile alacak kalemlerinin ve takip borcunun kesinleşmesi gerektiği yerel mahkemece göz ardı edildiğini ve böylece borca itiraz haklarının önüne geçildiğini, yerel mahkemece tebligatın usulsüz olduğu yönündeki beyan...

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/844 KARAR NO : 2023/1466 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/11/2021 NUMARASI : 2021/470 ESAS 2021/986 KARAR DAVA KONUSU : Yetkiye ve borca itiraz, şikayet KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;öncelikle icra dairesinin yetkisine itiraz ettiklerini,zira müvekkilinin ikametgahının Çayırova/Gebze/Kocaeli olup takibin de Gebze İcra Dairesinde yapılması gerektiğini, takip dayanağı senet suretinin taraflarına tebliğ edilmediğini, ödeme emrinin iptalini talep ettiklerini, müvekkili davacının tüketici konumunda olup alacaklı davalının müvekkilinin çocuğuna eğitim hizmeti veren satıcı-sağlayıcı-hizmet veren...

      , faiz oranına ve tüm ferilerine itirazlarının kabulü ile icra emrinin ve takibin iptaline ve tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

      Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin tebliğinden itibaren borçlu tarafından icra müdürlüğünün yetkisi ile borca, faiz ve fer'ilerine itirazda bulunulduğu, kira sözleşmesine ve kira bedeline itiraz edilmediğinden sözleşme ilişkisinin kabul edildiği, HMK'nın 25....

        İcra Mahkemesi'ne 2016/473 esas sayılı dosyasıyla dava açtıkları, mahkemece davanın kabulü ile ödeme emrinin iptaline karar verilmesi üzerine davalı alacaklı tarafça yeniden ödeme emri gönderildiği ve davacı borçlu tarafından yeni gönderilen ödeme emrine karşı işbu yetki ve borca itiraza ilişkin dava açıldığı görülmüştür. Hukuk Genel Kurulu’nca benimsenen yerleşik uygulamalara göre alacaklının talebiyle icra müdürlüğünce borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği, ona yeni bir itiraz hakkı tanır. (HGK.nun 13.12.2006 tarih ve 2006/12- 786/783 sayılı kararı) Bu nedenle, borçlu tarafa alacaklı vekilinin talebi ile çıkarılan ikinci ödeme emri tebliği yeni itiraz hakkı vereceğinden, mahkemece ikinci ödeme emri tebliğ tarihine göre süresinde olan itirazın esası incelenerek karar verilmesi isabetlidir. Davalının derdestlik itirazı yerinde değildir. Davacı faiz oranınada itiraz etmiştir....

        UYAP Entegrasyonu