Alacaklı vekili 11/07/2019 tarihli beyanında davacıya ödeme emri tebliğ edilmediğini belirterek hem yenileme hem de ödeme emrinin mernis adresine gönderilmesini talep etmiştir. Ödeme emri davacıya 09/08/2019 tarihinde tebliğ edilmiştir. İİK 168/5. Bende göre borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazının sebepleri ile birlikte 5 gün içinde icra mahkemesine bildirilmesi gerekir. Davanın konusu ödeme emrinin tebliğinden önceki zaman aşımı itirazıdır. Takip kesinleştikten sonra ki zaman aşımı iddiası değildir. Bu iddia borca itiraz niteliğinde olduğundan ödeme emrinin tebliğinden itibaren İİK 168/5' e göre 5 gün içinde ileri sürülmesi gerekirken yasal süre geçtikten sonra 24/09/2020 tarihinde dava açılmış olmakla mahkemece davanın süreden reddine karar verilmesi hukuken yerindedir....
Mahkemece dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; ödeme emrinin davacıya 16/10/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borca ve imzaya itirazın İİK'nın 169/5. maddesine göre ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içerisinde ileri sürülmesi gerektiği halde davanın 01/11/2019 tarihinde 5 günlük süreden sonra açıldığı gerekçesiyle borca ve imzaya itirazın süre aşımından reddine karar verilmiştir....
İcra Dairesi'nin 2022/28084 Esas dosyası ile başlatılan takip neticesinde kendisine ödeme emri gönderildiğini, ödeme emrinin tebliğine binaen davacı/borçlu tarafça hem yetkiye hem de borca itiraz edildiğini, borçlunun yetki itirazının taraflarınca kabul edildiğini ve dosyanın Suluova İcra Dairesi'ne gönderildiğini, yetki konusunda bir karara varılır ve mevcut icra dairesinin yetkisiz olduğu tespit edilir ise yetkisiz icra dairesinin yapmış olduğu tüm işlemler geçersiz olacağından dolayı dosyanın Suluova İcra Dairesine gönderilmesinden sonra tekrar ödeme emri tebliğ edilmesi gerektiğini, davacı/borçlu vekili tarafından her ne kadar İstanbul 31....
İİK 'nun 62/1. maddesinde; “İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur” hükmü yer almakla birlikte borçluya “ödeme emri tebliğ edilemese” bile, alacaklının anlaşmazlığı ve takibi sürdürme iradesi mevcut bulunduğu sürece borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmemesi şikayet ve itirazda bulunmasına engel teşkil etmez. Kaldı ki, borçlu ...’a müdürlükçe çıkarılıp bila tebliğ iade edilen ödeme emri de bulunmaktadır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/07/2022 NUMARASI : 2022/239 ESAS- 2022/351 KARAR DAVA KONUSU : YETKİ, TAKİBE VE BORCA İTİRAZ KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu vekili dava dilekçesinde özetle; Bakırköy 15....
karar verilmesini, ödeme emrinin iptal edilmesini, takibin durdurulmasını, olmadığı takdirde alacaklı tarafından hesaplanan alacak, anapara, faiz ve tüm ferilerinini bilirkişi tarafından ayrı ayrı belirlenmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tarihinde yetki ve borca itiraz ettiği ve takibin durduğu, dosyanın davacı tarafça yetki itirazı kabul edilerek ... tarihinde Kayseri ... Müdürlüğü'ne gönderildiği, Kayseri ... Dairesince ... tarihinde yeniden ödeme emri gönderdiği ve davalının ise ... tarihli dilekçesi ile itiraz ettiği görülmüştür. Somut olayda davalı taraf Ankara ... İcra Müdürlüğü'nün ... Esas sayılı dosyası kapsamında takibe başlandıktan sonra ve yetkili icra dairesince ödeme emri gönderilmeden önce borcu ödemiştir. Uyuşmazlık ise söz konusu ödeme nedeniyle takip ferilerinden sorumluluğun kime ait olduğu noktasındadır. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 67 ve devamı maddelerinde düzenlenen ödeme emrine itirazın iptali davası (konusu borçlunun itiraz etmiş olduğu alacak olan) bir eda davasıdır. İtirazın iptali davası, takip alacaklısı tarafından, ödeme emrine (süresi içinde) itiraz etmiş (m. 62) olan takip borçlusuna karşı açılır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 25/01/2022 NUMARASI : 2022/89 ESAS 2022/170 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz) KARAR : Yukarıda mahal tarih ve numarası açıklanan ilk derece mahkeme kararı aleyhine süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmakla, HMK'nun 352. maddesi gereğince dosya üzerinde yapılan inceleme ve heyetçe yapılan müzakere sonunda, gereği düşünüldü: Davacı dava dilekçesinde özetle; İstanbul 35.İcra Müdürlüğü 2021/14057 Esas sayılı dosyasında yapılan icra takibine itiraz ettiğini, borca itirazının bulunduğunu, dava konusu senet borcunun ödendiğini, öncelikle tedbir kararı talep ettiğini, icra emrinin ve icra takibinin iptaline, yargılama giderinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 170. maddesi uyarınca imzaya itiraz ve İİK'nın 169/a maddesi uyarınca borca itiraz istemine ilişkindir. İİK'nın 168/5. maddesi uyarınca, itiraz süresinin başlaması için borçluya ödeme emrinin tebliğ edilmesi zorunlu olup, ödeme emri tebliğ edilmeden borçlunun takibi öğrenmiş olması itiraz süresini başlatmaz. Öğrenme ile sürenin başlayabilmesi için borçluya usulsüz de olsa tebliğ edilmiş bir ödeme emrinin bulunması gerekir. Böyle bir durumda, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereği öğrenme tarihi tebliğ tarihi kabul edileceğinden, itiraz süresi de bu tarihten itibaren başlayacaktır. Somut olayda, davacılar adına çıkarılan ödeme emrinin 20/09/2019 ve 21/10/2019 tarihlerinde bila tebliğ iade edildiği, borca itiraz dilekçesinin verildiği 23/09/2019 tarihinde davacılara ödeme emrinin tebliğ edilmediği, ödeme emrinin davacılar vekili Av. T2 18/12/2019 tarihinde tebliğ edildiği tartışmasızdır....
Yetki itirazını kabul eden avukatın, icra dairesinde takibe devam edebilmesi için; ... üzerinden “Yetki İtirazının Kabulü” seçeneğini seçerek işlem yapması gereklidir. Yetki ile birlikte borca itiraz edilmesi, bu şekilde işlem yapılmasına engel olmayacaktır. Davacı vekilince bu yola gidilmemiş,itirazın iptali davası açılmıştır. İtirazın iptali istemli davada öncelikle davanın dayanağı olan takibin yetkili icra dairesinde başlatılıp başlatılmadığı hususunun ivedilikle değerlendirilmesi gerektiğinden, davalının .... İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı icra takibine sunmuş olduğu 22/10/2020 tarihli itiraz dilekçesinde yetki itirazında bulunarak İstanbul İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğunu belirttiği, buna rağmen takibin Ankara İcra Müdürlüğü dosyasında kalmaya devam ederek davacının İstanbul Mahkemeleri'nin yetkili olması sebebiyle İstanbul Mahkemelerinde itirazın iptali davası açtığı, tarafların tacir olduğu, davacının sunmuş olduğu sözleşmenin 7....