yöndeki talebinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir. 1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin sair temyiz itirazları yerinde değildir. 2-)Kural olarak, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; şahsi ilişkinin kaldırılması isteminin reddine, şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesine, davacının yoksulluk nafakası isteminin reddine, çocuk için aylık 550 TL tedbir ve iştirak nafakasının davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; şahsi ilişkinin kaldırılmamasını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava şahsi ilişkinin kaldırılması, tedbir iştirak ve yoksulluk nafakası isteminden ibarettir. Çocuk lehine hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası ile, kadının reddedilen yoksulluk nafakası istemi istinaf edilmeksizin kesinleşmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile alınan sağlık kurulu raporlarında "tedbiren kişisel ilişki kurulması sonrasında çocukların psikolojik olarak olumsuz etkilendikleri iddiası gözetilerek baba ile kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir hastalığın olduğu tıbbi kanaatine varılmıştır" şeklinde görüş bildirildiği, çocukların yargılama sırasında babaya karşı tutumlarını gözlemlenmesi amacıyla kurulan kısa süreli kişisel ilişkilerinde çocuklar üzerinde olumsuz sonuçlar doğurduğu anlaşılmakla önceki Mahkeme ilamı ile çocuklar ve baba arasında kurulan kişisel ilişkinin çocukların sağlığı ve menfaatleri düşünülerek kaldırılmasına karar vermek gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile davalı ile ortak çocuklar arasında kurulan kişisel ilişkinin tedbiren ve karar kesinleştiğinde tamamen kaldırılmasına karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....
Somut olayda, boşanma kararı ile davacının oğlu olan dava dışı baba Çağdaş Kök ile dava konusu çocuklar arasında şahsi ilişki tesis edildiği, şahsi ilişkinin yeterli düzeyde olduğu, davacı dedenin, babaya tanınan kişisel ilişki süresi içerisinde torunlarını görme, aile bağlarını koruma ve geliştirme imkanına sahip olduğu, babanın yurt dışında yaşıyor olmasının TMK'nın 325/1 maddesindeki olağanüstü hal kavramı içinde değerlendirmesinin mümkün olmadığı, bu itibarla İlk Derece Mahkemesince verilen davanın reddi kararının doğru olduğu anlaşıldığından, davacı vekilinin istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Davacı tarafından açılan Nafakanın Kaldırılması veya Azaltılması davasının Kısmen Kabulü ile; Kayseri 1.Aile Mahkemesinin 2015/1039 Esas - 2016/209 Karar sayılı, 03/03/2016 tarihli ilamı ile davalı T3 lehine bağlanan aylık 750 TL yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren 1.000 TL olarak tespitine, 1.000 TL yoksulluk nafakasının davacı erkekten alınarak davalı kadına verilmesine, belirlenen bu nafakanın yıllık TÜİK tarafından belirlenen TÜFE oranında arttırılmasına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı istinaf dilekçesinde özetle; verilen kararın hatalı olduğunu, Kayseri 1....
Mahkemece, nafakaya karar verildiği tarihten bu yana tarafların ekonomik durumlarında bir değişikliğin olmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irat olarak hükmedilen nafakanın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir.Hâkim; nafaka takdirinde olduğu gibi nafakanın artırılması veya azaltılması taleplerinde de, küçüğün yaşı, okul durumu ve zorunlu ihtiyaçları ile tarafların ekonomik ve sosyal durumlarını dikkate alarak hakkaniyete uygun bir artırıma hükmetmelidir....
Mahkememizce; re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılan (HMK md. 355) inceleme sonucunda; Yoksulluk nafakası yönünden yapılan değerlendirme sonucunda; Kural olarak tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına karar verilebilir. (TMK m.176/4) Bu yasal düzenlemeye göre iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi ya da hakkaniyetin bunu zorunlu kılması gerekmektedir. Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; çocuk ile baba arasındaki kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir somut bir durumun veya babanın küçüğe karşı olumsuz bir eyleminin ispat edilemediği, sosyal inceleme raporunda da kişisel ilişkinin kaldırılmasını gerektirir bir durum olmadığı, her ne kadar ortak çocuk sosyal inceleme raporunda babası ile görüşmek istemediği yönünde görüşünü açıklamış ise de, çocuğun üstün yararı gerektirdiği takdirde, çocuğun görüşünün aksine karar verilmesinin mümkün olduğu, küçüğün üstün yararının baba ile küçük arasında kişisel ilişki kurulmasını gerektirdiği, baba ile küçük arasındaki yabancılaşmanın daha da derinleşmesine yol açacağı gerekçesiyle davacı kadının kişisel ilişkinin kaldırılması talebi yönünden davanın reddine, kişisel ilişkinin kaldırılması talebinin aynı zamanda kişisel ilişkinin değiştirilmesi talebini de içerdiği gözetilerek Denizli 3....
sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacının, davalı lehine bağlanan aylık 600 TL yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, kaldırılması istenilen yoksulluk nafakasının bir yıllık tutarının 7.200,00 TL'ye tekabül ettiği, 2023 yılı itibarı ile HMK 341/2 maddesi gereğince miktar veya değeri 17.830,00 TL'yi geçmeyen mal varlığına ilişkin kararların kararların kesin olduğu anlaşılmakla, davacının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince kesinlik sınırında kaldığı anlaşıldığından, davacının istinaf talebinin HMK 352 maddesi gereğince reddine karar verilmesine dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; HMK.nın 355. maddesindeki düzenleme uyarınca, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı yönü gözetilerek yapılan inceleme sonucunda, Dava, velayeti tarafına verilmeyen davalı baba ile şahsi ilişkinin kaldırılması olmadığı takdirde şahsi ilişkinin kısaltılarak düzenlenmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile şahsi ilişkinin kaldırılmasına karar verilmiş, karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Türk Medeni Kanunu 182. Maddesine göre," Mahkeme boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten ve çocuk vesayet altında ise vasinin ve vesayet makamının düşüncesini aldıktan sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler." hükmü gereğince şahsi ilişkinin düzenlenmesi gerekir....