Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; ziynet eşyalarının taraflarca müşterek kiralık kasaya yatırıldığı, daha sonra bu ortak hesabın 03/01/2013 tarihinde davalı tarafından kapatılarak ziynet eşyalarının davalının kiralık kasasına yatırıldığı, söz konusu ziynet eşyalarının davalıya geri verilmediği gerekçesiyle, davanın Kabulüne, 1 adet 14 ayar 5 gram alyans yüzük 375,00 TL, 1 adet 14 ayar 4 gram tektaş yüzük 300,00 TL, 3 adet 22 ayar 86 gram düz bilezik 3.096,00 TL, 1 adet 14 ayar 12 gram kelepçe bilezik 864,00 TL, 1 adet 14 ayar 7 gram hediyelik bilezik 504,00 TL, 22 adet 22 ayar 38,50 gram ziynet çeyrek altın 3.322,00 TL, 3 adet 22 ayar 10,50 gram ziynet yarım altın 906,00 TL, 2 adet 22 ayar 14 gram ziynet tam altın 1.208,00 TL, 1 adet 22 ayar 75 gram ... set takımı 7.650,00 TL, 2 adet 22 ayar 30 gram 2'li Burma bilezik 2.580,00 TL, 2 adet 22 ayar 20 gram düz bilezik 1.720,00 TL, 1 adet 14 ayar 15 gram kelepçe bilezik 1.080,00 TL, 1 adet 14 ayar 10 gram hediyelik bilezik 720,00 TL, 1 adet 14 ayar 5 gram bayan yüzük...

    Mahkemece davacı kadının ziynet eşyasına yönelik davası kabul edilmiş, davalı erkeğin temyizi üzerine Dairemizin 18.01.2016 tarih 2015/11305 esas ve 2016/823 karar sayılı ilamı ile davacı kadının gösterdiği delillerle, ziynet eşyalarının götürülmesine engel olunduğu veya zorla elinden alındığını ispat edemediği ancak yemin deliline dayandığı bu nedenle yemin teklif etme hakkının hatırlatılması ve sonucu uyarınca karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuş, mahkemece bozma kararına uyulmuş, davacı kadın davalı erkeğe yemin teklifinde bulunmuştur. Davalı erkek 24.11.2016 tarihli duruşmadaki yeminli beyanında; düğünde takılan altınları çalışmadığı iki yıl süresince harcamak zorunda kaldıklarını ifade etmiş ve bu konuda yemin etmiştir. Davalı erkeğin bu beyanıyla düğünde takılan takıların bozdurularak harcandığı ve bir daha da geri verilmediği ispatlanmıştır. Düğünde takılan ziynetler kadına bağışlanmış sayılır ve kadının kişisel malı niteliğini kazanır....

      ileri sürerek, sayı ve nitelikleri itibariyle tek tek sayılan ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, bu mümkün olmadığı taktide ise davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

        Davalı 30/06/2020 tarihli ıslaha cevap dilekçesinde, “dava konusu ziynet eşyalarının davacıdan “rızası dışında alınarak” harcandığına ilişkin dosya içerisinde başkaca herhangi bir delil bulunmadığını, ziynet eşyalarının tarafların ortak iradeleri ile bozdurularak davacı tarafın da dilekçelerinde beyan ettiği üzere davacıya ait banka hesabına yatırıldığını, böylelikle ziynet eşyalarının davacının uhdesinde kaldığını, davacının hesabına söz konusu ziynet eşyalarının bozdurulması ile elde edilen meblağın yatırılmasından sonra davacının söz konusu meblağ üzerinde mutlak mülkiyeti ve tasarruf yetkisinin bulunduğunu, bu doğrultuda da ziynet eşyalarının davacının rızası dışında kullanılmasından artık bahsedilemeyeceğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte söz konusu meblağdan tarafların evlilik nedeniyle yapmış olduğu bir takım harcamaların borçlarının ödenmesi için kullanılmasının tamamen davacının inisiyatifinde olup bu kapsamda davacının müvekkilden bir ziynet alacağının olduğu iddiası açıkça...

        karar verilmesini de talep etmiş, mahkemece tarafların boşanmalarına ve ziynet eşyalarının aynen iadesi, olmadığı taktirde bedeline de karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiştir....

          Davacı vekili 02.02.2022 tarihli duruşmada ziynet alacağı talebini geri aldıklarını beyan etmiş, davalı vekili tarafından aynı duruşmada geri almaya muvafakat ettikleri beyan edilmiştir. SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı belirtilerek tarafların boşanmalarına karar verilmesi, nafaka, tazminat ve ziynet taleplerinin reddine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep edilmiştir. DELİLLER:Tarafların nüfus aile kayıt tablosu, tanık beyanları, yaptırılan zabıta araştırmaları ve dava dosyası....

          Davacı ise ziynet eşyalarının evden ayrılırken davalıda kaldığı iddiasını ispat için tanık deliline dayanmıştır. Dinlenen tanıklardan ..... davalının davacıyı evden kovması nedeniyle davacıyı müşterek konuttan almaya giden amcası ve yengesidir, bu tanıklar davacının evden ayrılırken birkaç kılık kıyafet dışında başka eşya almadığını, ziynet eşyasının da üzerinde bulunmadığını açıkça beyan etmişlerdir. Davacının dinlettiği tanıkların beyanları somut ve görgüye dayalıdır. Davacıdan aktarılmış değildir. Bu nedenle, davacının müşterek konuttan ayrılırken ziynet eşyalarını yanında getirmediğini tanık beyanları ile ispatladığını kabul etmek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

            kendi üzerinde olduğuna dair resimlerin bulunduğunu, ziynet eşyalarının sürekli davacının kendi uhdesinde olması, bir kısım ziynet ve paraları kendi şahsi borçlarına harcamış olması dikkate alınarak davacının davasının reddine karar verilmesini beyan etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı kadın tanıklarının ziynet eşyalarına yönelik beyanları davacı kadından aktarım olup hükme esas alınamaz. Davacı kadın ziynet eşyalarının davalı erkek tarafından alındığını başka bir delille de ispatlayamamıştır. O halde, davacı kadının ziynet eşyalarına ilişkin talebinin reddine karar vermek gerekirken, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK (AİLE)MAHKEMESİ Taraflar arasındaki eşya alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı, düğünde kendisine takılan ziynet eşyalarının davalı tarafça geri ödenmek üzere zorla elinden alındığını ancak bir daha iade edilmediğini, kendisine ait çeyiz eşyalarının da davalıda kaldığını ve davalının bu eşyaları da geri vermeye yanaşmadığını ileri sürerek, sayı ve nitelikleri itibariyle tek tek sayılan ziynet ve çeyiz eşyalarının aynen iadesini, bu mümkün olmadığı taktide ise bilirkişiler tarafından belirlenecek bedellerin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                UYAP Entegrasyonu