Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sözleşmenin haklı olarak feshi halinde BK’nın 108.maddesi uyarınca ancak menfi zarar talep edilebilir. Gerçekten, BK’nın 108/II. maddesi uyarınca “… borçlu kendisine hiçbir kusur isnat edilemeyeceğini ispat edemezse alacaklı akdin hükümsüzlüğünden mütevellit zararın tazminini de talep edebilir “Doktrinde hakim olan görüşe ve Yargıtay uygulamasına göre, burada oluşan zarar menfi (olumsuz) zarardır. Olumsuz zarar genel bir anlatımla hukuken geçerli olmayan bir borç ilişkisinin geçerli olduğuna inanmaktan (güvenmekten) doğan zarardır. Kısaca bu zarar, alacaklının sözleşme yaptığı için uğradığı, sözleşme yapmamış olsa idi uğramayacağı zarar olup, sözleşmeye güvenilerek yapılan harcamaların (giderlerin) tamamı, başka bir anlatımla karşı tarafın mal varlığına girmese bile o sözleşme nedeniyle cepten çıkan paradır. Müsbet zarar ise, sözleşme nedeniyle cebe girmesi gereken paranın, girmemesi nedeniyle meydana gelen zarardır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Kamu malına zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Duruşmadan usulüne uygun haberdar edilmeyen suçtan zarar gören İçişleri Bakanlığının gerekçeli kararın tebliği üzerine hükmü temyiz ettiği anlaşıldığından İçişleri Bakanlığının 5271 sayılı CMK’nın 260/1. madde ve fıkrası uyarınca kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik yasa yollarına başvurma hakkı bulunduğu belirlenerek yapılan incelemede; Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda olduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK'nın 152/1-a ve 31/2. maddelerinde tanımlanan kamu malına zarar verme suçu için öngörülen cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Kanun'un 66/1-e, 66/2, 67/4. maddelerine göre hesaplanan 6 yıllık zamanaşımı süresinin, (hükmün açıklanmasının geri bırakılması nedeniyle oluşan 1 yıl 11 ay 2 günlük durma süresi de çıkartılarak) 27/02/2009 olan suç tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması...

      i kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, tahrik ve takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık ... hakkında mala zarar verme suçundan TCK.nun 73/4 ve CMK.nun 223/8 maddeleri uyarınca verilen düşme kararı yerinde görülmüş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümlerde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin tahrik nedeniyle daha fazla indirim yapılması gerektiğine vesaireye, müdahiller vekilinin öldürme suçu yönünden tahrik bulunmadığına, mala zarar verme suçu yönünden mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine, düşme kararı verilmesinin isabetsiz olduğuna, Cumhuriyet Savcısının mala zarar verme suçu yönünden mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, A) Sanık hakkında mala zarar verme suçundan verilen düşme kararının ONANMASINA,...

        Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince, Katılanın aşamalardaki ifadelerinden ve olay yeri inceleme tutanağı içeriğinden, ikametin oturma odası pimapen penceresinin zorlanarak açılıp içeri girildiğinin, ayrıca bir zarar meydana geldiğine dair dosya kapsamında bir bilginin olmadığının anlaşılması karşısında; müştekinin evine girilmesi nedeniyle, herhangi bir zarar bulunup bulunmadığı kesin olarak anlaşılamadığından, pimapen pencerenin zorlanması nedeniyle zarar meydana gelip gelmediği konusunda katılanın beyanı alındıktan sonra sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerekirken eksik kovuşturma ile hükümlülük kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 26.11.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          nin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA, II-Sanık hakkında mala zarar verme suçunun temyiz incelemesinde; 1-Hırsızlık suçunun konusunun tankerin kendisi olması karşısında, bu araca hırsızlık suçu sırasında zarar verilmesinin mala zarar verme suçunu oluşturmayacağının gözetilmemesi suretiyle bu suçtan açılan dava nedeniyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması, Kabul ve uygulamaya göre de; 2-T.C. Anayasa Mahkemesinin, TCK'nun 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanmış olması nedeniyle iptal kararı doğrultusunda TCK'nun 53. maddesindeki hak yoksunluklarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'...

            hakkında mala zarar vermek suçundan verilen beraat kararlarına hasren yapılan incelemede; Her ne kadar mala zarar verme suçu ile korunan hukuki yarar mülkiyet hakkı ise de; zarar verilen eşyanın zilyetliğinin malik dışında üçüncü bir kişide bulunduğu durumlarda mülkiyet hakkı ile birlikte zilyetliğin sağladığı hakların da koruma altında olacağı, buna göre; bu gibi hallerde eşya maliki dışında suça konu eşyadan yararlanan kişinin de işlenen suç nedeniyle şikâyet hakkına sahip olacağı, verilen bu bilgiler ışığında suç tarihinde zarar verilen eşyanın zilyedi olan şikayetçinin de işlenen suç nedeniyle şikayet ve davaya katılma hakkının bulunduğu kabul edilerek; Mahkemece kanıtlar değerlendirilip gerektirici nedenleri açıklanmak suretiyle verilen beraat kararları usul ve yasaya uygun bulunduğundan, katılan sanık ... vekilinin suçun sübut bulduğuna yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 08.11.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              Asliye Ceza Mahkemesinin 2006/565-2008/79 Esas Karar sayılı ilamında hükmedilen 200 TL adli para cezasının kesin nitelikte olması nedeniyle tekerrüre esas alınamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından tekerrüre ilişkin kısımların çıkarılması suretiyle, diğer yönleriyle usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 2- Mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik itirazlarına gelince; Hırsızlık eyleminin, suça konu olan aracın mülkiyetine yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, aracın parçalarına da zarar verilmesi nedeniyle ayrıca mala zarar verme suçunun oluşmayacağı gözetilmeden, atılı mala zarar verme suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği halde, yazılı...

                e yönelik mala zarar verme suçundan kurulan düşme hükmünün temyiz incelemesinde; 5237 sayılı TCK.nun 142/4. maddesi uyarınca hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde mala zarar verme suçunun şikayete bağlı olmayacağı gözetilmeden şikayetten vazgeçme nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve üst Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 30/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hâkimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 2- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Katılanın aracının sanığın iş yerinde parçalanmış şekilde ele geçirilmiş olması nedeniyle mala zarar verme suçundan mahkumiyet hükmü kurulduğunun anlaşılması karşısında, hırsızlık suçunun konusu ile mala zarar verme suçunun konusunun aynı olması nedeniyle, korunan hukuki yararın tek olduğu gözetilmeden, sanığın mala zarar verme suçundan da cezalandırılmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 20/06/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    KARŞI OY Mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı olması durumunda, ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği; çünkü somut olayımızda olduğu gibi sanık hırsızlık suçundan cezalandırılırken suçun konusunu oluşturan aracı (zarar gören kontak kilidiyle birlikte) çaldığı için zaten ceza almaktadır. Bu nedenle aracın kontak kilidinin kırılması nedeniyle ayrıca mala zarar vermek suçundan hüküm kurulması halinde; sanık, mala zarar verme suçunun konusunu oluşturan zarar göre kontak kilidini (araçla birlikte) hem çaldığı için hemde kırdığı için olmak üzere iki kez cezalandırılmaktadır. Aslında bir malın çalınması, mala zarar verme suçundaki zarar kavramından daha geniş ve kapsamlı olarak zarar kavramını da içerisinde barındırmaktadır. Bu durumu biraz açacak olursak; her iki suç da 5237 sayılı TCK.nun onuncu bölümünde "mal varlığına karşı suçlar" başlığı altında düzenlenmiştir. İki suçunda koruduğu hukuki değer kişinin mal varlığıdır....

                      UYAP Entegrasyonu