Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şu durumda, mahkemece davacı yararına mala zarar verme suçu nedeniyle oluşan araçtaki hasar nedeniyle maddi zararın kapsamı belirlenmek suretiyle tazminata hükmedilmesi gerekirken, davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş ve kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir. 2-Her ne kadar dava konusu olay nedeniyle davalılar hakkında açılan kamu davası sonucunda yaralama suçundan hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilmiş ve bu nitelikteki karar hukuk hakimi için bağlayıcı değil ise de; dosyada mevcut deliller ve özellikle ceza yargılamasında toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalıların, davacıya yönelik yaralama eyleminin sabit olduğu anlaşılmakla; mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı lehine uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi ve davacının geçici iş göremezlik nedeniyle talep ettiği maddi tazminat isteminin de değerlendirilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile istemlerin reddine karar verilmiş olması doğru değildir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, mala zarar verme HÜKÜM : 1-Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan; TCK’nın 155/2, 43/1-2, 62/1, 52 ve 53.maddeleri uyarınca mahkumiyet 2-Mala zarar verme suçundan; TCK’nın 151/1, 62/1, 52/2-4 ve 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve mala zarar verme suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü; 1-Mala zarar verme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hükme ilişkin temyiz incelemesinde: Hükmolunan cezanın miktar ve türüne göre karar tarihi itibariyle; 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'a, 6217 sayılı Yargı Hizmetlerinin Hızlandırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 26. maddesiyle eklenen geçici 2. maddesi uyarınca, doğrudan verilen 3.000 TL ve...

      "İçtihat Metni" Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalıla aleyhine 13/11/2013 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine dair verilen 17/06/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davalıların kusuru ile inşaat alanında kullanılan patlayıcıların davalıya ait eve zarar vermesi nedeniyle haksız eyleme dayalı maddi zararların tazmini istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir....

        Davacı vekili dilekçesinde, müvekkiline ait 2011 model ... marka.... cinsindeki aracın temizlenmesi için davalılara ait işyerine bırakıldığını, işyerinde çalışan davalı ... tarafından araca hasar verildiğini, hasar nedeniyle aracın değerinde azalma meydana geldiğini belirterek, araç değer kaybı bedeli olan 11.000 TL ile değer kaybına uğrayan aracın sıfır araç olması ve bu zarar nedeniyle çalışamaması neticesinde ticari itibarının zedelendiğini belirterek 2.000 TL manevi zarar olmak üzere toplam 13.000 TL tazminatın davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece; davalı ...'ın söz konusu işyeri sahibi olmadığı ve kazanın meydana gelmesinde kusurunun olmadığı anlaşıldığından ...'a yönelik davanın husumet yokluğu nedeniyle reddine, manevi zarar olgusunun ispatlanamaması nedeniyle manevi zarar talebinin reddine, dava konusu araçta meydana gelen değer kaybı açısından ise diğer davalı ... ve ...'...

          nın hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve mala zarar verme suçlarını, katılan sanık ...'...

            Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... hakkında 25.05.2008 ve 02.06.2008 tarihli, sanık ... hakkında 11.06.2008, 18.06.2008, 19.06.2008 tarihli hırsızlık ve mala zarar verme eylemleri nedeniyle dava açılmış olmasına rağmen, bu suçlardan hüküm kurulmamış ise de zamanaşımı süresince hüküm kurulması, sanık ... hakkında 11.06.2008 ve 18.06.2008 tarihli eylemler nedeniyle de her zaman dava açılması mümkün görülmüştür. 1- Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve üye olma suçunun niteliği itibariyle suçtan doğrudan zarar görmesi söz konusu olmayan katılanın bu suçtan davaya katılmasına yasal olarak imkan bulunmadığından, hukukî değerden yoksun katılma kararı da hükmü temyize hak vermeyeceğinden katılan vekilinin anılan suçtan kurulan hükme ilişkin temyiz isteminin CMUK’nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE, 2- Sanık ... hakkında 25.05.2008, 02.06.2008 tarihli hırsızlık ve mala zarar verme, sanık ... hakkında 25.05.2008, 02.06.2008 tarihli hırsızlık ve mala zarar verme, sanık ... hakkında 25.05.2008...

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Hırsızlık suçundan kurulan hükümde, suça sürüklenen çocuğun katılana ait motosikleti park halinde iken direksiyon kilidini kırmak suretiyle çaldığının anlaşılması karşısında, eylemin TCK'nın 142/1-e maddesine uyduğu gözetilmeyerek suça sürüklenen çocuk hakkında kurulan hükümde aynı Kanun'un 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması; Mala zarar verme suçundan kurulan hükümde, Yargıtay Ceza Genel Kurulu Kararı uyarınca suçun konusu olan çalınan eşyada meydana gelen zarardan dolayı ayrıca mala zarar verme suçundan ceza verilemeyeceği, bu nedenle hırsızlık konusu eşyaya zarar vermesi eyleminin suç oluşturmayacağı gözetilmemiş ise de, ayrıca tekere takılan harici kilide de zarar verilmesi nedeniyle suçun unsurlarının oluşması nedeniyle bu durum sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır...

                ve ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, II-Suça sürüklenen çocuklar hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükmün incelenmesine gelince; Suça sürüklenen çocukların telefon direklerindeki kabloyu keserek çalmaya çalıştıkları ve bu sırada kabloya zarar verdiklerinin anlaşılması karşısında; hırsızlığın, kabloların mülkiyetine yönelik olması nedeniyle hırsızlık suçu dışında ayrıca mala zarar vermeden hüküm kurulamayacağı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; suça sürüklenen çocukların, telefon kablosuna zarar vermeleri nedeniyle suçun tamamlandığı gözetilmeden yazılı şekilde teşebbüs hükümlerinin uygulanması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar ..., ... ve ... müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 10.09.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                  a karşı suça sürüklenen çocuk ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs ve mala zarar verme, sanık ... hakkında mala zarar verme iddiaları nedeniyle açılan kamu davalarında elde edilen delillerin hükümlülüklerine yeter nitelik ve derecede bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek, mahkemece kabul ve takdir kılınarak suça sürüklenen çocuk ... ile sanık ...'nin ayrı ayrı beraatlerine hükmedilmiş, incelenen dosyaya göre sanıklar ... ve ... hakkında katılan ...'a karşı tehdit suçundan verilen mahkumiyet hükümlerinde ve yine katılan ...'a karşı suça sürüklenen çocuk ... hakkında kasten öldürmeye teşebbüs ve mala zarar verme, sanık ... hakkında mala zarar verme iddiaları nedeniyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmediğinden, katılanlar vekilinin suç vasfına ve beraat hükümlerine yönelen, sanıklar ... ve ... müdafiinin ...'un tehdit suçuna iştirak etmediğine, ...'...

                    İki suçu bir birinden ayıran önemli özellik ise; hırsızlıkta failin faydalanma amacıyla eylemini gerçekleştirmesine karşın, mala zarar verme suçunda mağdura zarar verme düşüncesiyle hareket etmesidir. Bu nedenle mala zarar verme suçunun konusu ile hırsızlık suçunun konusunun aynı tanışır mal olması halinde, ayrıca mala zarar verme suçundan da ceza verilmemesi gerekmektedir. Ancak hırsızlık eylemi gerçekleştirilirken suça konu mal dışında bir başka eşyaya zarar verilmiş ise, mala zarar verme suçu ayrıca gerçekleşebilecektir. Örneğin, aracın camı kırılarak içerideki telefonun alınması halinde hırsızlık suçu yanında, ayrıca hırsızlık suçunun konusunu oluşturmayan araç camının kırılmış olması nedeniyle mala zarar verme suçu da oluşacaktır....

                      UYAP Entegrasyonu