Her ne kadar davacı tarafından tarafların evli olmasının zaman aşımını kesen bir sebep olmadığı, bu hususta TTK'da bir düzenleme yapılmadığı ileri sürülmüş ise de, 6102 sayılı TTK 750 ve 751 maddeleriyle zaman aşımını kesen sebepler özel olarak düzenlenmişken, zaman aşımının durması ile ilgili herhangi bir düzenleme bulunmadığı, bu nedenle bu hususta TBK hükümlerinin uygulanması gerektiği, TBK 153/1- 3 maddesi gereğince evlilik devam ettiği sürece eşlerin diğerinden olan alacakları için zaman aşımı işlemeye başlamaz, başlamışsa zaman aşımı durur düzenlemesinin getirildiği, söz konusu düzenleme gereğince taraflar dava tarihi itibariyle halen evli olduklarından zaman aşımı işlemeye başlamayacağından, davacının zaman aşımına yönelik itirazının yerinde olmadığı anlaşılmıştır....
İDDİANIN ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle ,müvekkillerinin murisi hakkında Beykoz icra müdürlüğünün 2021/1938 esas sayılı dosyası ile icra takibinde bulunulduğu, takibe konu senetler altındaki imzanın müvekkillerinin murisi Mahmut Özdemir'e ait olmadığını, takibe konu senetlerin zaman aşımına uğradığını, senet suretlerinin müvekkiline tebliğ edilmediğini, senetlerin kambiyo vasfını yitirdiğini ileri sürerek imzaya itirazda ,zaman aşımı itirazı, borca itiraz ve şikayette bulunmuştur. Davalı vekili davanın reddini istemiştir....
verilemeyeceğinden, dosya kapsamına göre zaman aşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar vermek gerektiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabul , kısmen reddi ile, yetki itirazı ve diğer itirazların reddine, icra takip dosyasının zamanaşımı nedeniyle davacı borçlu yönünden geri bırakılmasına, dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın Kısmen Kabul , Kısmen Reddi ile, Yetki itirazı ve diğer itirazların Reddine, İcra takip dosyasının zamanaşımı nedeniyle davacı borçlu yönünden Geri Bırakılmasına, karar verildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğü'nün 2010/1984 E. sayılı dosyası ile borçlu hakkında icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu, davalının itirazında icra müdürlüğünün yetkili olmadığını belirttiğini, ancak yetkili icra dairesinin Akşehir İcra Dairesi olduğunu, ayrıca davalının borca itirazının da açık olmadığını, senetteki imzaya da itiraz etmeyerek borcu kabul ettiğini belirterek, davalının itirazının iptaline, icra takibinin devamına ve %40'dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, bononun zaman aşımına uğradıktan sonra icra takibine konulduğunu, ayrıca yetki itirazında bulunduklarını bildirerek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
DAVA KONUSU : Zaman aşımı İtirazı KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından İzmir 8....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlu, icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu bonoda vadeden itibaren 3 yıllık zaman aşımı süresini doldurduğunu, kambiyo niteliğini yitirdiğini, borcu olmadığını belirterek takibin iptali talebinde bulunduğu, mahkemece istemin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir. Somut olayda, borçlunun başvurusu bu hali ile icra takibinin kesinleşmesinden önceki döneme ilişkin zamanaşımı itirazı olup, bu hali ile İİK’nun 168/5. maddesine dayalı borca itiraz niteliğindedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinde, borçlunun takibe konu senedin takipten önce zaman aşımına uğradığına ilişkin itirazı üzerine, mahkemece, 3 yıllık zaman aşımı süresinin geçtiğinden bahisle davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır....
Maddesi gereğince borca itiraz, imzaya itiraz ve tahrifat iddialarının beş günlük süre içerisinde getirilmesi gerektiği, ek beyanla zaman aşımına uğradığı konusundaki iddianın beş günlük süreden sonra getirildiği nedenle dinlenemeyeceği, senetteki tahrifat iddiasının da kambiyo vasfına dair inceleme çerçevesinde borcun kısmen kabulü ile eridiği, tüm bu hususlar nazara alındığında mahkemenin borca itiraza yönelik davanın reddine ilişkin sonuç hükmü doğru ise de kambiyo vasfına yönelik keşide tarihinin koçan kısmında oluşunun kambiyo vasfını etkilemediği yönündeki gerekçesi hatalı olup davacının İİK'nun 169/a maddesinde belirtilen delillerle borca itirazı ispatlayamadığı yönündeki gerekçesinin ise doğru olduğu, bu yöndeki istinaf nedenlerinin yerinde bulunmadığı mahkemenin beş günlük süre içerisinde takip öncesi zaman aşımı iddiasını dile getirmediği nedenle bu hususta karar verilmesinin hatalı olduğu bu hususun beş günlük sürede getirilmediği nedenle dava konusu değil vakıa konusu olduğu...
-TL bedelli faturalara dayalı olarak ilamsız icra takibi yapıldığı, davalının vekili aracılığıyla zaman aşımı, faiz ve borca itiraz ederek takibi durdurduğu anlaşılmıştır. Mahkememizin ... tarihli duruşmasında dava konusu faturalar ve ticari ilişki 2010 yılına ait olup, dava tarihi itibariyle TBK'nun 146 maddede ön görülen 10 yıllık zaman aşamı süresi dolmadığından davalının zaman aşımı itirazının reddine karar verilmiştir. Bilirkişinin mahkememize ibraz ettiği ... havale tarihli raporda özetle, davacı tarafından dosyaya sunulan faturaların incelenmesi neticesinde davalıya düzenlenen fatura toplamının 6.671,44.-TL olduğunu, incelenen faturalarda malların teslim edildiğine dair imza olmayan fatura toplamlarının 3.443,40....
Alacağın kaynağı olarak 01/01/2004 tarihinden önce şirket ortakları tarafından şirkete verilen borç para gösterildiğinden, anılan tarih ile dava konusu icra takip tarihi olan 24/04/2017 arasında TBK'nun 147/4. maddesinde belirtilen 5 yıllık zaman aşımı süresi sona ermiştir. Hal böyle olunca, mahkemece davalı yanın yargılama aşamasında süresinde zaman aşımı itirazını ileri sürdüğü, dava konusu icra takibinde ödeme emrine itirazında zaman aşımı itirazını ileri sürmeyen davalı borçlunun yargılama aşamasında savunmanın genişletilmesi yasağına takılmadan alacağın zaman aşımına uğradığı savunmasını ileri sürebileceği, dava konusu icra takip tarihi itibarıyla TBK'nun 147/4 maddesinde yer alan 5 yıllık zaman aşımı süresinin sona erdiği gözetilerek davanın zaman aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir....