Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında yol olarak tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak adına tescili istemiyle dava açmıştır. Yargılama sırasında müdahiller ... ve ... çekişmeli taşınmazın kendilerine ait taşınmazlara geçişte kullandıkları yol vasfında olduğu iddiasıyla davanın reddi talebiyle davaya katılmışlardır. Mahkemece verilen önceki hüküm Dairemizin 10.05.2016 tarih ve 2015/6377 Esas, 2016/5411 Karar sayılı ilamı ile; "TMK'nın 713/4 ve 5. fıkraları uyarınca keşif sonucunda alınan bilirkişi raporları ile usulüne uygun ilan yapılması ve yasal 3 aylık sürenin dolmasının beklenilmesi" gereğine değinilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 10/03/2014 tarihli bilirkişi raporunun ekindeki krokide kırmızı taralı alan olarak gösterilen ve (A) harfi ile kodlanan 40,03 metrekare taşınmazın yol olan niteliğinin iptali ile ......

    Davacı, ... vekili 21/10/2013 tarihli asıl dava dilekçesinde, 157 ada 1 sayılı parselin vekil edenin murislerinden vekil edene intikal edip zilyetliğinde olmasına rağmen taşınmaz üzerinde hiçbir hakkı olmayan davalı ... adına tescil edildiğini iddia ederek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile taşınmazın vekil eden adına tescili isteğiyle; 26/08/2014 havale tarihli birleşen dosya dava dilekçesinde ise eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 157 ada 1 parsele komşu olan ve kadastro sırasında paftasında yol boşluğu olarak tescil harici bırakılan taşınmazın vekil eden adına tapuya tescili isteğiyle dava açmıştır. Mahkemece, HMK’nın 166. maddesi gereğince davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda, asıl dava ve birleşen dosya davasının ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir....

      Dosya arasında bulunan imar paftasına göre parseller arasında yollar ayrılmış ve dava konusu yapılan yer 2053 ve 2058 sayılı imar parsellerinin güney ve batısında yol niteliğinde bırakıldığı saptanmıştır. 1382 sayılı parselin ifrazı sonucu oluşan imar parselleri bir bütün olarak düşünüldüğünde tescili istenen yerin diğer parsellerin yolla bağlantısını sağlayan ve yol niteliğinde bulunan bir yer olduğu açıkça görülmektedir. Van Kadastro Müdürlüğünün 14.06.2007 gün ve 1933 sayılı karşılık yazılarında; "... Bostaniçi beldesinde bahsi geçen yerde herhangi bir tapulama harici yerin bulunmadığı yapılan araştırmalar neticesinde saptandığı" bildirilmiştir. Saptanan bu somut ve hukuki olgular ile, tescili istenen taşınmazın 1976 yılında yapılan tapulama çalışmaları sırasında tapulama harici bırakılan bir yer olmadığı saptanmıştır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 125 ada 105 parsel sayılı 2.564,90 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması nedeniyle ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 125 ada 105 parselin tapu kaydının iptali ile keşifte sınırlarını göstereceği taşınmazın adına tescili ve kadastro harici yol olarak bırakılan bölümün adına tescili istemi ile dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TESCİL Taraflar arasında görülen kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın tescili istekli davada bozma kararına uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; davanın reddine ilişkin verilen karar, süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacılar ... ve ..., tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescili istemiyle 27.05.2004 tarihinde dava açmıştır. II. CEVAP Davalı Hazine vekili, taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında yol olması nedeniyle tespit harici bırakıldığını, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğunu, imar ve ihya ile taşınmaz edinme koşullarının gerçekleşmediğini belirterek davanın reddini savunmuştur. III....

            DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1- Dava; yörede 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a ve geçici 8. maddesi uyarınca birlikte yapılan uygulama ve tamamlama kadastrosu çalışmaları sırasında tescil harici alanda (yol boşluğunda) bırakılan, tapusuz taşınmazın Hazine adına tescili istemine ilişkindir. 2- Çekişmeli taşınmazın bulunduğu Muğla İli, Milas İlçesi, Kafaca Mahallesinde 1966 yılında yapılıp 1968 yılında kesinleşen ilk tesis kadastrosu; 2019 ila 2020 tarihlerinde yapılıp 10/02/2020 ila 11/03/2020 tarihleri arasında ilan edilen 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a ve geçici 8. maddeleri uyarınca birlikte yapılan uygulama (yenileme) ve tamamlama kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır. 3- Dosya kapsamına göre, çekişmeli tescil harici alanın (yol boşluğunun) sınırlarında dava dışı Muharrem Yaşyer adına adına kayıtlı tarla vasıflı, Milas İlçesi, Kafaca Mahallesi, eski 19 (yeni 115 ada 39) parsel sayılı taşınmaz ile dava dışı Mustafa Deveci adına kayıtlı, tarla vasıflı,...

            Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne ve 08.04.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A), (B), (C) harfleri ile gösterilen toplam 52.70 metrekarelik kısmın iptali ile davacı adına kayıtlı bulunan 109 ada 18 parsele eklenerek tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak, 4721 sayılı TMK'nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Kadastroca tescil harici bırakılan yerler için açılan tescil davalarında, TMK’nın 713/3. maddesi uyarınca davanın, yasal hasım olan Hazine ve ilgili Kamu Tüzel Kişiliğine birlikte yöneltilmesi zorunludur....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., .... çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, paftasında yol olarak gösterilen taşınmazın zemindeki durumunun yol olmadığını ileri sürerek adına tescili için dava açmıştır....

                Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, paftasında yol olarak gösterilen taşınmazın zemindeki durumunun yol olmadığını ileri sürerek adına tescili için dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli taşınmazın bulunduğu bölgede kadastro çalışmalarının 2007 yılında tamamlanıp aynı yıl kesinleştiği, dava tarihine kadar geçen süre içinde hak arama yoluna başvurulmadığı, böylece dava makul sürede açılmadığı gibi tespit tarihinden itibaren 20 yıllık iktisap süresinin de dolmadığı gerekçesiyle red kararı verilmiştir. Ancak, ayni haklar yasal kısıtlama yok ise nitelikleri gereği her zaman ve herkese karşı ileri sürülebilir....

                  Yönetimi 24/05/2012 havale tarihli harçlı dilekçesiyle, hükmen tapulama harici bırakılan eski 288 sayılı parsel ile paftasında yol olarak bırakılan 1674,00 m² yüzölçümündeki taşınmazın orman sayılan yer olduğu iddiasıyla, bu taşınmazların orman niteliğiyle ... adına tapuya tescili istemiyle usulüne uygun olarak davaya katılmıştır. Ancak, mahkeme kararının karar başlığında, müdahil davacı ... Yönetimi, bu sıfatıyla gösterilmediği gibi, davası hakkında da olumlu ya da olumsuz bir hüküm de tesis edilmediği anlaşıldığından, müdahil davacı ... Yönetimi vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteğinin kabulü ile yerel mahkeme kararının belirtilen nedenle bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı ... ve Arkadaşları vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle müdahil-davacı ......

                    UYAP Entegrasyonu