Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır. Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan % 25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır. Yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir” hükmü yer almaktadır....
Davalı tarafından yersiz alınan prim borçlarının iadesi için yapılan icra takibine süresi içerisinde Kurumca itiraz edilmemesi nedeni ile takibin kesinleştiği, takibe konu borcun bulunmadığı ve zamanaşımına uğradığı iddiası ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmakla, davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 55. Maddesidir. Anılan maddenin 1. Fıkrasında “Yanlış ve yersiz olarak alındığı anlaşılan primler, alındığı tarihten itibaren 10 sene geçmemiş ise, sigortalıya geri verilir.” hükmüne yer verilmiştir. Bu hüküm gereği, icra takibine konu yersiz alınan prim borçlarının iadesi talebinin Kuruma başvuru tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı belirgin ise de, davalı, söz konusu primlere yönelik 29.08.2013 tarihinde Kuruma başvurmuş, 16.12.2013 günü davacı Kurum aleyhinde icra takibi başlatmış, ödeme emri davacı Kuruma tebliğ olunmuş, Kurumca ödeme emrine karşı itiraz edilmeyerek ve zamanaşımı definde bulunulmayarak takip kesinleşmiştir....
Karşı davacı (Davalı), 09/07/2013 tarihinde haçlandırılan dava dilekçesinde hüküm altına alınacak ana paraya (yersiz ödenen aylıklar) ödeme tarihlerinden itibaren faiz işletilmesini istemiş olup, mahkemece, sadece ana paranın hüküm altına alınması, yasal faiz talebinin karşılanmaması usul ve yasaya aykıdır. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 4. paragrafında yazılı bulunan “Birleşen davanın KABULÜ ile, 16.096,10 TL yersiz ödemeden kaynaklanan alacağın davalı ...'dan alınarak davacı ... Kurumuna verilmesine,” sayı ve sözcüklerinin silinerek yerlerine; “Birleşen davanın KABULÜ ile, 16.096,10 TL yersiz ödemeden kaynaklanan alacağın, ödeme tarihlerinden itibaren ay be ay işleyecek yasal faizi ile birlikte davacı (karşı davalı) ...'dan alınarak, karşı davacı (davalı) ......
Kurum kayıtlarına göre; Kurumdan yetim aylığı alan davacının, 25/04/1977 tarihinde çalışmaya başlaması nedeniyle, 18/02/2005- 12/02/2015 tarihleri arası yersiz ödendiği belirtilen kurum alacağının tahsili için davacı aleyhinde işlem başlatıldığı anlaşılmıştır. İstanbul 30. İcra Müdürlüğünün 2015/18442 takip sayılı dosyasında davalıya yersiz ödeme nedeni ile gönderilen ödeme emrinin davalının itirazı üzerine bu takibin durdurulduğu anlaşılmıştır. Kurum kayıtları getirtilerek bilirkişi raporu alındığı, bilirkişi raporunda ise 5510 sayılı yasa 96/a ve 96/b bentlerine göre terditli değerlendirme yapıldığı anlaşılmıştır. İstanbul 19....
aylıklarının iptaline yönelik Kurum işleminin yerinde olduğu, davacının Kurum'a tahsisi talebinde bulunduğu sırada yurt dışında çalışmadığını, herhangi bir sosyal yardım almadığını beyan ettiği bu nedenle yersiz ödemenin davacının kusurlu hareketinden kaynaklandığı, Kurum'un davacıdan 5510 Sayılı Yasa maddesinin 96\1- a gereği en fazla 10 yıllık süre istenebileceğinden 24.10.2008- 31.12.2016 tarihleri arasındaki yersiz ödemeleri isteyebileceği, Mahkemece Kurum'a müzekkere yazılarak 24.10.2008- 31.12.2016 tarihler arasındaki ödemelerin Kurum'dan celp edildiği, resen ödeme belgelerine göre hesap yapıldığı, en son Kurum'dan gelen ödeme belgesi, ek ödeme dahil ödemeler ve davacının bu borca yaptığı 8.532,13 TL ödeme mahsup edilip toplandığında faizsiz toplam 91.092,07 TL 'lik yersiz alacağı kaldığı, her bir maaşın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte ana dosya davacısı T1 talep edebileceği, Kurum'un 5510 Sayılı Yasa'nın 96\1- a gereği en fazla 10 yıllık bir...
Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, davalı tarafa yersiz ödenen döner sermaye ek ödemesinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tahsili için yapılan icra takibine vaki itirazın iptali talebine ilişkindir.Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş olup, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.Uyuşmazlık, davalı tarafa yapılan döner sermaye ek ödemesinin yersiz ödeme olup olmadığı ve istirdatta zamanaşımının ne zaman başladığı noktasında toplanmaktadır. Herhangi bir şart tasarrufa dayanmayan salt hatalı ödemenin borçlar hukukunun sebepsiz zenginleşme kurallarına göre her zaman istenmesi mümkündür. Sebepsiz zenginleşmede zamanaşımı başlangıcı Türk Borçlar Kanunun 82. maddesi uyarınca, verme ya da ödeme tarihi değil, zarar görenin verdiğini geri almaya hakkı olduğunu öğrendiği tarihtir. Resmi kuruluşlarda bu zamanaşımı başlangıcı, dava açmaya yetkili makamın öğrenme tarihidir.Somut olayda, hatalı yersiz ödeme iddiasıyla açılmış bir alacak davası söz konusudur....
Ağır Ceza Mahkemesindeki davanın sonucu beklenmeli, sonucuna göre sigortalılık süresi, prim ödeme gün sayısı ve prim borcu olmaması yönünden davacının yaşlılık aylığı şartları değerlendirilmeli, mevcut sigortalılık süresine göre yaşlılık aylığı şartlarının oluşmaması halinde 5510 sayılı Yasa m.96, (a) ve (b) bendlerine göre yersiz ödeme nedeniyle Kurum alacağı belirlenmelidir.” denilmiş,her ne kadar, mahkemece bozma ilamına uyulmuşsa da, bozma gereği tümüyle yerine getirilmemiştir....
Yine, yaş, sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısı koşullarının yerine getirilmiş bulunması, ancak cüzi fark prim borcu olduğunun belirlenmesi durumunda, dönemin ekonomik şartlarına göre, prim borcunun cüzi bir tutar olup, bu tutarın Kurumca her zaman tahsilinin mümkün olduğu anlaşılabildiği taktirde, cüzi prim borcu bulunması nedeniyle aylık koşullarının oluşmadığı yönünde değerlendirme yapılmamalıdır. Mahkemece, Kurumdan yersiz sağlık harcamalarına ilişkin belgelerin (borç dönem ve tutarlarını belirtir, davacı adına tahakkuk ettirilen yersiz sağlık karnesi kullanımı ve sağlık giderine ilişkin borç tahakkuk cetvelleri, borç bildirim belgeleri) celbi sağlandıktan sonra, iade koşullarının oluşup oluşmadığı hakkında değerlendirme yapılmalıdır....
DAVA KONUSU : Rücuen Tazminat KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kurum denetmenlerince düzenlenen 16/07/2014 tarih ve 2014/MK-085 sayılı raporun incelenmesinde, 2.2370 01 01 1052286 07 01 77 iş yeri sicil numaralı dosyada işlem gören Gülay Tümer (Dertlioğlu) unvanlı iş yerinde fiilen çalışmadığı tespit edilen Kurum sigortalısı T3 yersiz olarak ödenen 81.455,05 TL nedeniyle 16.384,06 TL faiz ve 9 TL tebligat gideri olmak üzere toplam 97.848,11 TL borç tahakkuk ettirilerek borç bildirim belgesi gönderildiğini, davalının anılan bildirimi 12.04.2015 tarihinde almasına karşın ödemede bulunmaması nedeniyle "5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu Kapsamında Yapılan Her Türlü Fazla ve Yersiz Ödemeye İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliği"nin 13. maddesinde yazılı "Kurumca ilgililere fazla ve yersiz olarak yapıldığı tespit edilen ödemeler, ilgililerin Kurumdan alacaklarından mahsup edilmek, gelir ve aylıklardan kesinti yapılmak suretiyle tahsil edilir...
"İçtihat Metni" Davacı ... ile davalı ... aralarındaki tazminat davasına dair ... verilen 07.03.2012 günlü ve 2010/363 E.-2012/186 K.sayılı hükmün onanması hakkında dairece verilen 25.06.2013 günlü ve 2013/8599 E.-2013/10976 K.sayılı ilama karşı davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiştir. Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Davacı vekili dava dilekçesinde; .... tarafından hazırlanan raporda; davalının idareden yersiz olarak toplam 136.951,15 TL tahsil ettiğinin tespit edildiğini belirterek; davalıya yersiz ödendiği tespit edilen 136.951,15 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili yönünde karar verilmesini talep etmiştir....