Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SONUÇ: Hüküm fıkrasının 1. bendinin silinerek, yerine “1-Davanın kabulü ile 7.996,46 TL yersiz ödenen ölüm aylığı tutarının, her bir aylığın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine,” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının davalıdan alınmasına, 20.01.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

    hatalı olduğunun belirtildiği, 5.510,09 TL yersiz ödeme borcunun 22/02/2016- 17/01/2017 tarihleri arası yasal faizinin 34,44 TL olduğu, sonuç olarak iadesi gereken yersiz ödeme borcunun 5.510,09 TL, bunun işlemiş faizinin 34,44 TL, toplam borcun 5.544,53 TL olduğunun tespit edildiği görülmüştür....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın İlaç Alım Protokolünün 6.3.10 maddesi gereğince cezai şart uygulanması sebebiyle bu alacağın oluştuğunu, icra takibinde belirtilen yersiz ödeme beyanı ile itirazın iptali davasında ileri sürülen cezai şart iddiasının birbirine tamamen zıt iddiaları olduğunu, 27010 Sayılı Fazla Veya Yersiz Ödemelerin Tahsiline İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmelik'ten de anlaşılacağı gibi cezai şartın yersiz ödeme olarak nitelendirilemeyeceğini, bu durumda davacı tarafın icra takibinde alacak sebebi olarak yersiz ödeme göstermesine rağmen işbu itirazın iptali davasında alacak sebebi olarak cezai şarta dayanmasını kabul etmediklerini, idari para cezasına konu fiil, ilgili kanunlar ile verilen yükümlülük yerine getirilmediği zaman işlenmiş sayıldığından, gerek 506, gerekse 5510 sayılı Kanun'da öngörülen yükümlülüklerini yerine getirmeyenler, idari para cezasına konu fiili, yükümlüklerini yerine getirmeleri gereken sürenin son günü itibariyle işlemiş...

      olduğunun saptandığını, davalıların mal varlığında meydana gelen haksız artışın iade edilmesi gerektiğini belirterek 10.650,43 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir....

      SONUÇ: Hükmün 2. fıkrasında yer alan "..toplu ödeme tarihi olan 26.4.2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte..." sözcüklerinin silinerek yerine "...ödeme tarihi olan 26.4.2012 tarihini takip eden ay başından iadenin yapıldığı ayın başına kadar işleyecek yasal faizi ile birlikte ...” sözcük ve rakamlarının yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.5.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        ya bağlanan ölüm aylığının yersiz olduğu, gerekçesiyle, 18/07/2001-17/11/2006 tarihleri arasında ödenen yersiz aylıkların tahsiline karar verilmesi istemiyle eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır. 1-)Mahkemece, ...ya ait tarım sigortalılığı...giriş bildirgesinde tahrifat yapılarak ... olan baba adının ...olan doğum tarihinin 1950 olarak değiştirildiği ve... giriş tarihinin silinerek 01/01/1987 yazılması suretiyle müteveffa muris adına kayıt oluşturularak sigortalılık tescili sağlandığı bu şekilde 2 yıl 4 ay hizmet süresinin.. adına yazıldığı gerekçesiyle eşi...'ye bağlanan ölüm aylığının yersiz olduğuna, 18/07/2001-17/11/2006 tarihleri arasında ödenen yersiz aylıkların tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece yapılan araştırma hüküm kurmaya elverişli değildir....

          Konuya ilişkin 5510 sayılı Yasa öncesi mevzuata bakıldığında, 506 sayılı Yasanın “Yersiz ve yanlış ödemelerin tahsili”ni düzenleyen 121. maddesinde yersiz ödeme halinde iade yükümünün kapsamını belirleyen bir düzenleme bulunmadığı gibi, anılan Yasa içeriğinde konuyu düzenleyen başka bir düzenlemenin de yer almadığı görülmektedir. 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi ile 506 sayılı Yasada yer almayan yeni bir düzenleme getirilmiş, sebepsiz zenginleşmenin kasıtlı kusurlu davranıştan veya Kurumun hatalı işleminden kaynaklanmasına bağlı olarak istirdadı mümkün ödeme miktarları belirlenmiştir. Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır....

            borç kaydı oluşturulduğunu, süresi içerisinde ödeme olmaması üzerine yersiz aylık bedelinin tahsili için işbu davanın ikame edildiğini belirterek davalının kontrol muayenesine gitmemesi sonucunda haksız ve yersiz olarak ödenen 11.953,54 TL yersiz aylığın her bir ödemenin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            Dava dilekçesinde; TÜİK uzman kadrosu karşılık gösterilmek suretiyle sözleşmeli personel olarak çalışan davalıya 29.11.2005-14.1.2009 tarihleri arasında denetim tazminatı ödendiği, ancak Maliye Bakanlığının 20.4.2009 tarihli yazılı ile bu ödemelerin yersiz olduğunun belirtildiği ileri sürülerek davalıya yersiz olarak ödenen 3.365,83 TL.alacağın ödeme tarihinden itibaren faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi istenilmiştir....

              Davacı Kurum, davalının murisi olan... 5434 sayılı Kanun kapsamında...dul aylığı almakta iken ölümü sonrasında, dul aylıklarının ...’den haksız ve yersiz çekildiğinden bahisle 01.03.2007-28.02.2008 tarihleri arası 6.780,52 TL yersiz aylıkların yasal faiziyle birlikte tahsilini istemiştir. 5510 sayılı Yasanın Geçici 4. maddesinde, “Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla 8/6/1949 tarihli ve 5434 sayılı Kanuna göre; aylık, tazminat, harp malûllüğü zammı, diğer ödemeler ve yardımlar ile 8/2/2006 tarihli ve 5454 sayılı Kanunun 1 inci maddesine göre ek ödeme verilmekte olanlara, bu Kanunla yürürlükten kaldırılan hükümleri de dahil 5434 sayılı Kanunda kendileri için belirtilmiş olan şartları haiz oldukları müddetçe bunların ödenmesine devam olunur....

                UYAP Entegrasyonu