Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda, ölen ...’lı anne ve babasından dolayı davalı kız çocuğuna ölüm aylığı bağlandığı, anne ve babadan bağlanan ölüm aylıklarının miktarına ve süresine ilişkin yersiz ödeme tabloları dosyada bulunmamakla birlikte, mevcut yersiz ödeme tablosunda istirdada konu dönemin 15.11.1986-22.05.2006 dönemi olarak miktarının ise davaya konu tutar gibi gösterildiği, evlenip boşandığı anlaşılan davalının buna ilişkin nüfus kayıt tabloları celp edilmediğinden evlenme ve boşanma tarihlerin denetlenemediği, hükme dayanak yapılan bilirkişi raporunda 506 sayılı Yasanın 93.maddesine ilişkin değerlendirme yerinde olmakla birlikte, bu madde kapsamına yönelik herhangi bir hesaplama yapılmadığı eksik inceleme ve araştırma ile hüküm verildiği anlaşılmaktadır....

    yapılmasına dair kurum işleminin TEDBİREN DURDURULMASINA; Müvekkilinin davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine, Davalı kurumun 21/01/2020 tarihli, 06/02/2020 tarihli 2230310 sayılı, 1.132,40 TL tutarlı yersiz ödendiği iddia edilen bayram ikramiyesi ödemesinin iadesi, 23/01/2020 tarih 1181310 sayılı 18.521,76 TL' lik yersiz ödeme işlemlerinin iptaline, Davalı kurum tarafından dava açılana kadar yapılan kesinti tutarlarının, davadan sonra yapılacak kesintilerin de bedelinin tespiti ile kesinti tarihlerinden itibaren yasal faiziyle kurumdan tahsili ile taraflarına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    yapılmasına dair kurum işleminin TEDBİREN DURDURULMASINA; Müvekkilinin davalı kuruma borçlu olmadığının tespitine, Davalı kurumun 14/01/2020 tarihli, 07/02/2020 tarihli 2265387 sayılı, 1.132,40 TL tutarlı yersiz ödendiği iddia edilen bayram ikramiyesi ödemesinin iadesi, 20/01/2020 tarih 1181180 sayılı 13.058,87 TL' lik yersiz ödeme işlemlerinin iptaline, Davalı kurum tarafından dava açılana kadar yapılan kesinti tutarlarının, davadan sonra yapılacak kesintilerin de bedelinin tespiti ile kesinti tarihlerinden itibaren yasal faiziyle kurumdan tahsili ile taraflarına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Mahkemece, asıl dava yönünden davanın reddine, birleşen dava yönünden davanın kısmen kabulü ile “8566,81 TL nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...'dan alınarak davacı Kurum'a verilmesine”, karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; Kurum'un 26/09/2011 tarih ve 2011/139 sayılı kontrol memurluğu raporu ile davacının muvazaalı evliliğinin tespit edilmesi üzerine 01/12/2010 tarihinden itibaren almakta olduğu aylığının kesildiği, 13/12/2011 tarihli Kurum yazısı ile “davacıya 21/06/2011-20/11/2011 tarihleri arasında 7.683,73 TL yersiz ödeme yapıldığının tespit edildiği, bu miktarın tahsilinin gerektiği”nin belirtildiği, aynı tarihli Kurum yazısı ile “01/10/2008-20/12/2011 tarihleri arasında yersiz aylık olarak toplam 8.566,81 TL nin tahsilinin gerektiği”nin belirtildiği, davacıya gönderilen borç bildirim belgesi ile bu miktarın 26/12/2011 tarihi itibariyle 16.635,10 TL olarak belirlendiği anlaşılmaktadır....

      Konuya ilişkin 5510 sayılı Yasa öncesi mevzuata bakıldığında, 506 sayılı Yasanın 121. maddesinde yersiz ödeme halinde iade yükümünün kapsamını belirleyen bir düzenleme bulunmadığı gibi, anılan Yasa içeriğinde konuyu düzenleyen başka bir özel düzenlemenin de yer almadığı görülmektedir. 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi ile 506 Yasada yer almayan yeni bir düzenleme getirilmiş, sebepsiz zenginleşmenin iyi niyetle veya kötü niyetle gerçekleşmesine bağlı olarak istirdadı mümkün ödeme miktarları belirlenmiştir. Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır....

        Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu edilen kurum işleminin iptali ile ilgili olarak, davacı adına 2.581,00 TL yersiz ödeme borcu davalı Kurum Borç Kayıt Belgesine göre 26.10.2016 - 25.06.2017 tarihleri arasındaki dönem için hesaplanmış ise de; yine davalı Kurumun 03.02.2018 tarihli yazısında davacıya 26.10.2008 - 25.02.2018 süresi için 2.581,00 TL yersiz ödeme yapıldığının ifade edildiği belirlenmiştir. Bu kapsamda, Yeniden geri çevirmeye mahal bırakmaksızın; Davalı ......

          KARAR Davacı, davalının 2828 sayılı kanun kapsamında özürlü kızı için bakım aylığı almaya hak kazandığını ancak yapılan incelemede hem eşinin hem de kendinin 01/09/2010 - 01/11/2012 tarihleri arasında mükerrer ödeme aldığının belirlendiğini ileri sürerek, toplam 15.695,48 TL nin ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Davacı, 01/09/2010 - 01/11/2012 tarihleri arasında davalının tutuklu olması sebebiyle bakım aylığının kesilmesi gerekmesine rağmen ücretin hem kendisine hem eşine mükerrer olarak ödendiğini ileri sürerek yapılan yersiz ödemenin faizi ile birlikte iadesi için eldeki davayı açmıştır....

            Dairemizin 10.02.2020 tarihli 2018/5237E-2020/883K. sayılı bozma ilamında “Alacakların yersiz ödemelere mahsubu, en eski borçtan başlanarak borç aslına yapılır, kanunî faiz kalan borca uygulanır. Bu hüküm ilgili hak sahiplerinin muvafakat etmeleri kaydıyla, aynı dosyadan diğer bir hak sahibine yapılan yersiz ödemelere mahsubunda da uygulanır. Yersiz ödemenin gelir ve aylıklardan kesilmesinde, kesintinin başlayacağı ödeme dönemi başı itibarıyla kanunî faizi ile birlikte hesaplanan borç tutarı, gelir ve aylıktan %25 oranında kesilmek suretiyle uygulanır. Yersiz ödemelerin tespiti ile geri alınmasına ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin usûl ve esaslar, Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.'' şeklinde düzenlemiştir....

              Konuya ilişkin 5510 sayılı Yasa öncesi mevzuata bakıldığında, 506 sayılı Yasanın 121. maddesinde yersiz ödeme halinde iade yükümünün kapsamını belirleyen bir düzenleme bulunmadığı gibi, anılan Yasa içeriğinde konuyu düzenleyen başka bir özel düzenlemenin de yer almadığı görülmektedir. 5510 sayılı Yasanın 96. maddesi ile 506 Yasada yer almayan yeni bir düzenleme getirilmiş, sebepsiz zenginleşmenin iyi niyetle veya kötü niyetle gerçekleşmesine bağlı olarak istirdadı mümkün ödeme miktarları belirlenmiştir. Kapsam belirlendikten sonra, ilgilinin Kurumdan alacağı yoksa geri alma işleminin genel hükümlere göre yapılacağı öngörülmüştür. 5510 sayılı Yasanın geçici maddelerinde ise, yersiz ödemelerin tahsili konusunda önceki hükümlerin uygulanması gereğini öngören herhangi bir kural yer almamaktadır....

                Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.Davacı ... vekili dava dilekçesinde; davalıya 2022 Sayılı Kanun uyarınca 01.01.1993 tarihinden itibaren aylık bağlandığını, davalının SSK kaydının tespit edilmesi üzerine almış olduğu aylığın kesildiğini, davalıya 01.06.2008- son 08-2009 tarihleri arasında yersiz ödeme yapıldığının belirlendiğini beyan ederek, 2.663,34 TL yersiz ödeme miktarı ve %50 fazlası ile toplam 3.995,00 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu