Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahallinde yapılan keşif sonucu, arazi niteliğindeki taşınmazlara gelir metodu esas alınarak dava tarihindeki değerlerinin biçilmesi ve alınan rapor uyarınca bedellerinin tahsiline karar verilmesi yöntem itibarıyla doğrudur. Ancak; 1) .... dava açmadığı halde, payına hükmedilmesi ve payı oranında tapusunun iptaline karar verilmesi, 2) Kabule göre de; a) Dava konusu olmayan 197 parselin tapusunun iptaline karar verilmesi, b)Hükmedilen bedelin davacı ... ...’a verilmesi gerekirken, paydaş olmayan diğer davacılara da bedel ödenmesine karar verilmiş olması, Doğru görülmemiştir. Davalı idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U....nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 01.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken beraatine,Ayrıca sanıklardan ... ve ... savunmanlarının, adı geçen sanıkların “rüşvet almak” suçundan beraatlerine karar verilmesi gerekirken mahkumiyetlerine, Karar verilmesini temyiz ettikleri, ancak bu konularda tebliğnamede görüş bildirilmediğinin anlaşılması karşısında; adı geçen sanıklar savunmanları ile O yer Cumhuriyet Savcıları’nın temyiz istemleri hakkında görüş bildiren ek tebliğname düzenlendikten sonra incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 17.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Resmi belgede sahtecilik HÜKÜM : Beraat Sanık müdafiinin, beraat hükmü nedeniyle sanığa vekalet ücreti verilmesi gerektiğine ilişkin temyiz istemiyle sınırlı olarak yapılan incelemede gereği görüşüldü: 1136 sayılı Kanun'un 168 ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 5. fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekil ile temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde vekalet ücretinin sanıktan alınarak müdahil kuruma verilmesi şeklinde karar verilmesi, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Yasanın 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan hüküm fıkrasından...

        Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Karşılıksız yararlanma HÜKÜM : Beraat Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: 1- Tutanak tanıkları ve tanık ... ... sanığın suça konu yeri kullandığına ilişkin beyanları doğrultusunda sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde beraat kararı verilmesi, 2- 02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, şikayetçi kurumun zararını tazmin etmesi halinde sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği gözetilerek, sanığın kurumun zararını giderip gidermediği sorularak, gidermediğinin tespiti halinde, “bilirkişi tarafından belirlenecek normal tarifeye...

          2-Kabule göre de; beraat eden sanığa verilmesi gereken vekalet ücretinin Hazineden alınması yerine katılandan alınmasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun'un 6723 sayılı Kanun’un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 16/11/2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

            Ancak; Ancak; her bir sanığın sarfına sebebiyet verdiği yargılama giderinin ayrı ayrı tahsiline karar verilmesi gerekirken kanun metninde yazılı olmamasına rağmen 5271 sayılı CMK'nun 326/2 maddesine aykırı olarak müteselsilen tahsiline karar verilmesi nedeniyle yasaya aykırı olan hükümlerin BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi gereğince hüküm fıkrasından yargılama giderleri kısmındaki "müteselsilen" bölümünün çıkartılarak " 24 TL yargılama giderinin üç sanıktan 8'er TL olarak eşit şekilde ayrı ayrı tahsiline" karar verilmesi suretiyle; diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün istem gibi DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              in son görüldüğü yerin... olduğunu bildirmiş olup, mahkemece bu ibareye dayanılarak gaipliğine karar verilmesi istenilenin yerleşim yerinin... olduğunun kabulü ile yetersiz araştırmaya dayalı olarak yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 02.04.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                nin taksirle yaralama suçundan kusurlu olması sebebiyle mahkumiyeti yerine beraatine karar verilmesi isabetsizliğinden hükmün bozulmasına karar verilmesi üzerine, yerel mahkemece sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği düşüncesi ile direnme kararı verildiği, kararın mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 20.03.2014 tarih 2013/406694 sayılı tebliğnamesi ile dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderildiği, Ceza Genel Kurulu'nun 29.09.2015 tarih 2014/12-186 Esas-2015/292 Karar sayılı ilamı ile “Özel Daire kararı isabetli olup yerel mahkeme direnme hükmünün, somut olayda tali az kusuru bulunan sanığın cezalandırılması yerine beraatına karar verilmesi isabetsizliğinden” şeklindeki gerekçe ile Bolvadin Sulh Ceza Mahkemesi'nin 13.11.2013 tarih, 2013/264 Esas, 2013/489 Karar sayılı direnme kararının bozulmasına karar verdiği ve dosyanın sehven daireye gönderildiği anlaşıldığından, dosyanın incelenmeksizin mahalline gönderilmek...

                  Davacı, tanık deliline dayanmış olduğundan, tanıklarının isim ve adreslerinin bildirilmesi için mehil verilmesi, davacının göstereceği tüm delillerinin toplanması, irs ilişkisinin araştırılması için zabıta araştırmasının yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken belirtilen hususlar gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 23.12.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    Bu hale göre mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesidir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK’nın 21 ve 22. maddeleri gereğince ... Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 25.01.2016 gününde oy birliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu