İdrak çağındaki müşterek çocukların duruşmadaki ve sosyal inceleme raporlarına yansıyan beyanları birbiriyle çelişmekte olup, mevcut haliyle dosya içerisindeki raporlar hüküm kurmaya elverişli değildir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 5. maddesi gereğince Aile Mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan heyetten her iki ebeveynin yaşam alanları incelenerek, ebeveynlerin birlikte yaşadığı kişilerle görüşüp ve ortak çocuklar gözlemlenmek suretiyle, kardeşlerin birbirinde ayrılmayacak şekilde velayet düzenlemesi yapılıp yapılamayacağı, babanın tır şoförü olduğu dikkat alındığında, bu durumun velayet yetkisini kullanmasına engel teşkil edip etmediği hususları da irdelenerek ve müşterek çocuk 29/10/2012 doğumlu Nazlı'nın şu aşamada idrak çağında olduğu da dikkate alınarak gerektiği takdirde müşterek çocuk Nazlı'ınn velayet hususunda görüşü sorulmak suretiyle velayet ve kişisel ilişki hususunda bir...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafaka-Tasarruf Yetkisinin Sınırlandırılması-Velayet- Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm her iki dava yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalı-karşı davacı kocanın aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-karşı davalı kadının velayet ve tedbir nafakası talebi Türk Medeni Kanununun 197.maddesine dayanan tek talep olup, mahkemece ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir....
Küçüğün anne ve babası evli olup ana-babasının velayeti altında bulunduğu, mahkeme kararı ile ortak hayata henüz son verilmediği, her ne kadar babası hükümlü olup velayet hakkını kullanmayacak durumda ise de annesi henüz tutuklu olduğu için velayet usulüne uygun olarak kaldırılmadan küçüğe vasi atanması mümkün değildir. Somut olayda çocuğun evlilik birliği içinde doğduğu ve anne baba sağ olduğu için anne baba kısıtlanmadıkça,velayet mahkeme kararı ile kaldırılmadıkça yada anne baba hayatta olduğu sürece çocuğun yasal temsilcileri kayden anne babasıdır....
davanın kabulü ile müşterek çocukların yurt dışına çıkışlarının engellenmesini, müşterek çocukların geçici ve kesin velayetinin müvekkiline verilmesini, müşterek çocuklar lehine ayrı ayrı aylık 500,00 TL tedbir/iştirak nafakasına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından, kusur belirlemesi, tazminatlar ve nafakalar yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, mahkemece bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kalarak kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesi artık mümkün bulunmamasına göre, aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Yargıtay bozma ilamı ile, mahkemece verilen hüküm sadece iştirak ve yoksulluk nafakaları miktarları yönünden bozulmuş, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu diğer bölümler onanmıştır. Bu nedenle, mahkemece verilen hüküm boşanma, velayet, kişisel ilişki, tedbir nafakası, tazminat, harç ve vekalet ücreti yönünden kesinleşmiştir....
Bu itibarla erkeğin; kadının davasının reddi, kusur belirlemesi, velayet ve kendi tazminat talebinin reddine yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir. 2- Tarafların diğer temyiz taleplerinin incelenmesine gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar verilmesi gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar, nafakalar, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden, 12.09.2014 tarihli ek temyiz dilekçesi ile de ihtiyati tedbir yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Hüküm davalı-karşı davacı erkek tarafından kusur belirlemesi, velayet, tazminatlar, nafakalar, vekalet ücreti ve yargılama gideri yönünden temyiz edilmiş, temyiz süresi geçtikten sonra 12.09.2014 tarihli verilen ek temyiz dilekçesi ile ihtiyati tedbir yönünden de temyiz edilmiş ise de ilk temyiz dilekçesi ile ihtiyati tedbire yönelik temyiz isteğinin bulunmadığı, verilen ek temyiz dilekçesinin de süresinde olmadığı anlaşıldığından ihtiyati tedbire yönelik temyiz isteğinin reddine karar vermek gerekmiştir....
yersizdir. 2- Mahkemece davacı-davalı erkeğin boşanma davası ile davalı-davacı kadının tedbir nafakası (TMK m. 197) davalarının kabulü ile tarafların boşanmalarına ve boşanmanın fer'ilerine karar verilmiş, hüküm taraflarca temyiz edilmiş, Dairemizin 02.03.2016 tarih E.2015/13464 - K.2016/4154 karar sayılı ilamı ile karar boşanma yönünden onanmış, kadının yoksulluk ve iştirak nafakası talepleri ve ortak çocukların velayet düzenlemesi yönlerinden bozulmuş, bozma ilamına karşı davalı-davacı erkek tarafından 04.05.2016 tarihinde; kusur belirlemesi, tazminatlar, nafakalar ve velayet düzenlemesine yönelik olarak karar düzeltme talebinde bulunulmuş, bu aşamadan sonra davacı-davalı vekili vekaletnamesindeki yetkiye dayanarak verdiği 08.08.2016 tarihli, davalı-davacı vekili ise 09.08.2016 tarihli dilekçeleriyle davalarından ve temyizlerden feragat ettiklerini bildirmişlerdir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Birleşen Velayet ve Tedbir Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, velayet ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 136.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.20.01.2016(Çrş.)...
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma - Ziynet Alacağı Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından tedbir nafakası, velayet düzenlemesi ve vekalet ücreti yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2-Boşanma ile birlikte ortak çocuklar 2006 doğumlu Dilara ile 2008 doğumlu Tuana'nın velayeti davalı-davacı anneye bırakılmıştır. Velayet kamu düzenine ilişkin olup resen araştırma ilkesi geçerlidir. Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun üstün yararıdır. Mahkemece velayet düzenlemesi yapılırken tek uzmanın görüşüne başvurulmuştur....