Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Öte yandan, anne ve babanın deneyimsizliği , hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır bir biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir ( TMK m. 348 ). Somut dosyada, müşterek çocuk 2002 doğumlu Rümeysa'nın yargılama sırasında reşit olduğu, 2005 doğumu Hümeyra Tuğçe ve 2007 doğumlu Emirhan Tuğra'nın boşanma ile birlikte velayetlerinin düzenlenmesi gerekir. Yukarıda yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, asıl olan çocukların velayet altında bulundurulması olup, TMK'nın 348.maddesindeki koşullar bulunmadığı müddetçe velayet hakkı kaldırılamaz....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı erkek tarafından velayet, iştirak ve tedbir nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2- Velayet hususu, çocukları ilgilendiren konuların en başında gelir. Velayet düzenlemesinde; çocukla ana ve baba yararının çatışması halinde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gereklidir. Çocuğun yararı ise; çocuğun bedensel, fikri ve ahlaki bakımdan en iyi şekilde gelişebilmesi ve böyle bir gelişmenin gerçekleştirilmesi için, çocuğa sosyal, ekonomik ve kültürel koşulların sağlanmış olmasıdır....

    Tüm bu nedenler ile; davalı erkeğin ilk derece mahkemesince verilen kararda davacı kadın tarafından TMK'nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasının TMK'nun 166/1 maddesi uyarınca kabulü, belirlenen kusur durumu, yaşı küçük 10/07/2006 doğumlu müşterek çocuk Yahya'nın velayet hakkının anneye verilmesi, davacı kadın ve müşterek çocuk Yahya için TMK'nun 169, 175, 182/2, 328/1, 330/1 maddeleri uyarınca takdir edilen tedbir, yoksulluk, iştirak nafakası ile kadın lehline TMK'nun 174/1- 2 maddesi uyarınca takdir edilen maddi ve manevi tazminatın usul ve yasaya aykırı olduğu yönlerinden istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK'nun 353/1- b-1 maddesi gereğince esastan reddine, davalı erkeğin 03/05/2001 doğumlu müşterek çocuk Kübra Nur yönünden velayet düzenlemesi, müşterek çocuk için takdir edilen tedbir nafakasının sona erme tarihi ve iştirak nafakası yönünden istinaf başvurusunun kabulü ile; ilk derece mahkemesince verilen kararda 2 ve 3 nolu hüküm fıkralarının 03/05/2001 doğumlu müşterek...

    Velayet hakkına sahip anneye husumet yöneltilmemiştir. Taraf teşkili sağlanmadan ve velayet kendisinde bulunan anneye hukuki dinlenilme hakkı (HMK md.27) tanınmadan verilen karar usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. 2-Tarafları ve dava konusu aynı olduğu anlaşılan..... Çocuk mahkemesinin 2014-181 tedbir talep numaralı dava dosyası getirtilip incelenmeden eksik araştırma ile hüküm tesisi de doğru bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair yönlerin incelenmesine yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.14.04.2015 (Salı)...

      ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 15/08/2018 NUMARASI : 2016/798 ESAS - 2018/515 KARAR DAVA KONUSU : Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine davacı yanın adli yardım talebi ilk nazarda yerinde görülerek dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ : Davacı kadın vekili dava dilekçesinde özetle "boşanma-velayet-çocukların herbirisi için aylık 200'er TL, tedbir ve iştirak, müvekkili için aylık 300TL. tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini" talep ve dava etmiştir. Davalı cevap vermemiş, duruşmada boşanmayı kendisinin de istediğini, velayetlerin kendisine verilmesini bildirmiş, tahkikat aşamasında çocukların kurumda kalmalarının daha uygun olacağını beyan etmiştir....

      SONUÇ: Yukarıda 2. ve 3. bentlerde gösterilen sebeplerle; ... Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesinin 20.04.2017 tarih 2017/468 Esas - 2017/483 Karar sayılı kararının velayet düzenlemesi, davacı kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakaları yönünden KALDIRILMASINA, ... 1....

        Alınan bu tedbirin neyi ifade ettiği, 5395 sayılı Kanunun 5. maddesinin (d) bendinde tanımlanmıştır. 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu, bu Kanunun 7’nci maddesinin yedinci fıkrasında öngörülen durumlar hariç olmak üzere, çocuklar hakkında duruşma yapılmaksızın tedbir kararı verileceğini, ancak hakimin zaruret görmesi halinde duruşma yapılacağını hükme bağlamıştır. Kanunun 7'nci maddesinin yedinci fıkrasında ise, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında, koruyucu ve destekleyici tedbir kararlarının yanında, mahkemenin velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında da karar vermeye yetkili olduğu belirtilmektedir. Şu halde, koruyucu ve destekleyici tedbir kararı yanında, velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki hususunda da karar verilmesi gerekiyorsa, inceleme duruşmalı yapılacaktır. Aksi halde, “hakim zaruri görmedikçe” koruyucu ve destekleyici tedbir kararı duruşmasız verilir....

          nın velayetinin anneye verilmesine, davacı kadın ve müşterek çocuk için tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası verilmesine ilişkin hüküm davalı koca tarafından temyiz edilmiş, Dairemizce karar onanmıştır. Davalı koca süresinde karar düzeltme isteğinde bulunmuştur. Velayeti anneye verilen Aybetül Tuğba 10.10.2003 doğumlu olup idrak çağındadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesinin 12. ve Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesinin 3. ve 6. maddeleri idrak çağındaki çocukların kendilerini ilgilendiren konularda velayet davasına bakan hakim tarafından görüşünün alınması ve görüşlerine gereken önemin verilmesini öngörmektedir. ( YHGK. 2011/2-884 esas, 2012/197 karar ve YHGK. 2011/2-547 esas, 2011/695 karar sayılı kararları) Velayet düzenlemesinde asıl olan çocukların yararıdır ve bu düzenlemede ana ve babanın yararı ile çocuğun yararı çatıştığı takdirde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gerekir....

            Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Tedbir Nafakası-Tedbiren Velayet Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-davalı erkek tarafından boşanma davasının reddi, kusur belirlemesi, tedbiren velayet düzenlemesi ve tedbir nafakaları yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise birleştirilen davada davacı-davalı erkek yararına hükmedilen vekalet ücreti yönünden temyiz edilerek; temyiz incelemesinin duruşmalı olarak yapılması istenilmekle; duruşma için belirlenen 13.10.2015 günü tebligata rağmen taraflar adına kimse gelmedi. İncelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü....

              İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı koca; kusur belirlemesi, velayet, davacı lehine takdir edilen nafakalar ve tazminatlar yönlerinden istinaf yasa yoluna başvurmuştur....

              UYAP Entegrasyonu