"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı (koca) tarafından velayet ve kadının birleşen müstakil tedbir nafakası davası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle velayet konusunda bir düzenleme yapılmadığının anlaşılmasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 119.00 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.11.12.2013 (Çrş.)...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet - Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-davacı tarafından, her iki dava yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dava anne ... tarafından velayeti altında bulunan küçük çocuk ...adına 26.10.2009 doğumlu ...tedbir nafakası istemiyle açılmıştır. Velayet altında bulunan Küçük ...05.01.2012 tarihinde ergin olmuştur. Gerekçeli kararın ve temyiz dilekçesinin ...'a tebliğ tarihinde küçük ...'ın... bulunması karşısında...'a yapılan tebligatlar geçersizdir. Açıklanan sebeplerle gerekçeli karar ve davalı-karşı davacı kocanın temyiz dilekçesinin...'a tebliği ile temyiz ve cevap süresi beklendikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalli mahkemesine İADESİNE oybirliğiyle karar verildi.17.01.2013 (Per.)...
(TMK.182/2.mad) İştirak nafakası, velayet hakkı kendisine bırakılmayan eşin, velayet hakkı verilen eşe çocuğun bakım ve eğitim giderleri karşılığı gücü oranında yapacağı katkıdır. Iştirak nafakası velayet hakkı kendisine bırakılan eş tarafından çocuk adına istenir(TMK. 329.md). Somut olayda taraflar Mersin 5. Aile Mahkemesinin 25.06.2012 2012/408 E.-2012/509 K.sayılı kararı ile boşanmışlar, boşanma sırasında tarafların müşterek çocuğu F. N. 'a nafaka bağlanmamıştır. Davadaki istem taraflar boşandıktan sonra küçük için istenilen iştirak nafakası olduğu halde mahkemece nitelendirmede yanılgıya düşülerek yargılama sırasında hükmedilen 400 TL nafakanın tedbir nafakası olarak nitelendirilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma-Tedbir Nafakasının Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı-davacı kadın tarafından, asıl boşanma davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafakaların ve tazminatların miktarı, ortak çocuklardan ...'...
verilmesini, çocuklar için ayrı ayrı aylık 500'er TL tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi, takdir edilecek nafaka miktarına her yıl TEFE/ÜFE oranında arttırım yapılmasına karar verilmesini talep ve dava edilmiştir....
Mahkemece; yaşı gereği idrak çağında bulunan 2004 doğumlu Emirhan'ın velayet konusunda görüşlerine başvurulmamış, çocukların üstün yararının belirlenmesi bakımından anne ve babanın yaşam koşulları ve çocuklara bakım olanakları konusunda bir araştırma yapılmamıştır....
belirlemesine yönelik temyiz isteminden feragat ettiğini bildirdiğinden temyiz dilekçesinin kusur belirlemesine ilişkin olarak reddi gerekmiştir. 3-Davacı-davalı kadın 02.05.2016 tarihli dilekçesiyle kendi adına tedbir ve yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün kadın için talep edilen tedbir-yoksulluk nafakası, maddi ve manevi tazminat yönünden bozulması gerekmiştir. 4-Davalı-davacı vekili Av.... 02.05.2016 tarihli dilekçeyle maddi-manevi tazminat taleplerinden, velayeti kendisine verilen müşterek çocuk yararına olan nafaka taleplerinden ve vekalet ücreti taleplerinden feragat ettiğini bildirdiğinden, bu hususta bir karar verilmek üzere hükmün erkeğin maddi-manevi tazminat talepleri, çocuk için nafaka talepleri ve vekalet ücreti talepleri yönünden bozulmasına karar vermek gerekmiştir....
Bu karar yanında, mahkemece velayet, vesayet, kayyım, nafaka ve kişisel ilişki kurulması hususlarında karar verilmemiş olduğuna göre, duruşma açılmaksızın karar verilmesinde yasaya aykırılık bulunmamaktadır. Çünkü, 5395 sayılı Kanun, koruyucu ve destekleyici tedbir kararları yanında mahkeme, yukardaki hususlarda da karar verecek ise duruşma yapılmasını öngörmektedir. Sadece koruyucu ve destekleyici tedbir karar alınmış ise, bunun duruşma yapılmaksızın verilmesi yasal olarak mümkündür. (5395 s. ÇKK. m. 13/1) Bu bakımdan, sayın çoğunluğun, somut olayın özelliğini dikkate almadan “duruşmasız inceleme yapılamaz” şeklindeki genel nitelikteki görüşüne katılma olanağı yoktur. Öte yandan iş, çekişmesiz yargı işidir (6100 s. HMK. m. 382/2-b-18) Çekişmesiz yargı işlerinde küçüğün yasal temsilcisi “ilgili” sıfatıyla mahkemeye davet edilebilir ise de, “davalı” sıfatı bulunmadığından, bunlara husumet yöneltilmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır....
çocukla birlikte Ekim 2015 tarihinde müşterek konuttan ayrılmak zorunda kaldığını iddia ederek, evlilik birliğinin sarsılması sebebi ile tarafların boşanmalarına, velayete, 10.000 TL maddi,10.000 TL manevi tazminata, aylık 500 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, aylık 1.250 TL tedbir ve iştirak nafakasına karar verilmesini istemiştir....
(TMK.mad.346) Mahkemece yapılan araştırma ve toplanan delillerden çocuğun menfaatlerinin ve gelişmesinin tehlikeye düştüğü sonucuna varılmakla, çocuğun korunması ile ilgili uygun önemlerin alınmasıyla yetinilmesi gerekirken, usulüne uygun olarak harcı verilerek açılmış velayetin kaldırılması (TMK.md.348) davası bulunmadığı halde annenin velayet hakkının tamamen ortadan kaldırılması sonucunu doğuracak şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir… …) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, baba tarafından açılan tedbir dosyasındaki bilgilere dayanarak aile mahkemesince resen esasa kayıt yapılıp görülen velayetin kaldırılması isteğine ilişkindir....