çıplak resimlerinin sosyal medyada yayınladığını ve çeşitli erkeklerle yazışmaların olduğunu gördüğünü, çocuk hakkında 5395 sayılı yasa uyarınca tedbir kararı verilmesini, çocuğun tedbiren müvekkiline teslim edilmesini, mahkemece uygun görülmesi halinde çocuğa kayyım atanmasını, velayet sahibi anne ve cinsel istismarda bulunan Cem Taşlı hakkında resen suç duyurusunda bulunulmasını, velayetin anneden alınarak müvekkiline verilmesini,karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297. maddesinde de, kararın kapsayacağı hususlar ayrıntılı biçimde belirtilmiş olup, bu maddenin 1. fıkrasının 3. bendine göre; mahkeme kararlarında iki tarafın iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli konular hakkında toplanan deliller, delillerin tartışılması, ret ve üstün tutulması nedenleri, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebebin açıkça gösterilmesi zorunludur. Mahkemece hükmedilen tedbir nafakaları ile boşanma hükmü taraflarca temyizin kapsamı dışında bırakılmak suretiyle kesinleşmiştir. Buna karşın, kusur belirlemesi, velayet düzenlemesi, kadın lehine hükmedilen tazminatlar, davalı erkeğin taşınmazı üzerine kadın lehine hükmedilen toplam tazminat tutarı miktarmca konulan ihtiyati tedbir kararı ve vekalet ücreti yönünden, dayanak "vakıalar" ve kabule ilişkin "gerekçeler" karar yerinde gösterilmemiştir....
Aile Mahkemesinin 11/06/2021 tarihli ve 2020/598 Esas, 2021/357 sayılı kararı ile karşılıklı boşanma davalarının kabulüne, tarafların Türk Medeni Kanunu’nun 166/1-2 maddeleri uyarınca boşanmalarına, tarafların ortak çocuğunun velayet hak ve görevinin davalı-karşı davacı anneye verilmesine, ortak çocuk için aylık 200,00 tedbir, 300,00 TL iştirak nafakasına, davalı karşı davacı kadın yararına 350,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına, davalı karşı davacı kadının maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine hükmedilmiştir. İlk derece mahkemesi kararı davacı-karşı davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafakası ile velayet yönünden, davalı-karşı davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, nafaka miktarları ile reddedilen tazminat talepleri yönünden istinaf edilmiştir....
yönündeki talebin kabulü gerekirken kadının ayrı yaşamakta haklı olmadığı yönündeki yanlış gerekçeyle reddinin hatalı olduğu anlaşılmakla bu yönde verilen ret kararının kaldırılması ile çocuğun geçici velayetinin anneye verilmesine, tarafların belirlenen ekonomik ve sosyal durumları, müşterek çocuğun yaşı, eğitimi, ihtiyaçları göz önüne alındığında çocuk için aylık 700 TL tedbir nafakasına karar verilmiş bu sebeple davacı kadının, kendisi için istediği tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin esastan reddine, velayet ve çocuk için talep edilen tedbir nafakasına yönelik istinaf talebinin kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminat ve nafaka miktarları ile kişisel ilişki süresi yönünden; davalı erkek tarafından ise tümü yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: İlk derece mahkemesinin gerekçeli kararı tarafların vekillerine tebliğ edilmiş, davacı kadın vekili tarafından kusur belirlemesi, kişisel ilişki süresi, tedbir, iştirak ve yoksulluk nafaka miktarları ile reddedilen tazminat talepleri yönünden, davalı erkek vekili tarafından ise katılma yoluyla, kusur belirlemesi, boşanma hükmü, velayet, kadın yararına hükmedilen tedbir ve yoksulluk nafakası şartları ve miktarları yönünden istinaf talebinde bulunmuşlardır....
Bu hususlar nazara alınmadan, velayetle ilgili eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde düzenlemeye gidilmesi doğru görülmemiş olup, ayrıca tarafların ortak çocuğu olmayan 2004 doğumlu Merve hakkında velayet düzenlemesi yapılması ve tedbir ve iştirak nafakasına hükmedilmesi de doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 2., 3. ve 4. bentlerde gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, bozma sebebine göre iştirak nafakalarına yönelik temyiz itirazının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, kadının lehine hükmedilen tedbir nafakasına yönelik temyizin ise yukarıda 1. bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.16.02.2017(Prş.)...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tedbir Nafakası-Velayetin Tedbiren Düzenlenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından, tedbiren velayet ve nafakanın miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın Türk Medeni Kanununun 197. maddesi uyarınca açılan bağımsız tedbir nafakasına ilişkin olup, mahkemece kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmiş olduğunun anlaşılmasına göre davacının nafakanın miktarına yönelik temyiz itirazları yersizdir. 2-Velayet düzenlemesi yapılırken; gözönünde tutulması gereken temel ilke, çocuğun "üstün yararı" (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme md.3; Çocuk Haklarının Kullanılmasına İlişkin Avrupa Sözleşmesi md.1; TMK.md.339/1. 343/1. 346/1; Çocuk Koruma Kanunu md, 4/...
Çocuğun dava tarihinden önce anne ile yaşaması nedeni ile çocuk için tedbir nafakası ve velayet kendisinde olmayan baba aleyhine iştirak nafakası takdirlerinin yerinde miktarlarının çocuğun yaşına ve ihtiyaçlarına tarafların ekonomik ve sosyal durumlarına uygun olduğu anlaşılmakla her iki tarafın nafakalara yönelen istinafının esastan reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
Davalı - davacı vekili 09.03.2018 tarihli birleşen dava dilekçesinde özetle; tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi gereğince boşanmalarına, müşterek çocuğun velayetinin müvekkiline verilmesine, müşterek çocuk lehine aylık 500 TL tedbir ve iştirak nafakasına, müvekkili lehine aylık 500 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 10.000 TL maddi ve 5.000 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Aile Mahkemesi' nin 05.02.2015 tarihli ara kararı ile müşterek çocuk..... için tedbir nafakasının davalıdan alınarak davacıya verilmesine hükmedildiği anlaşılmaktadır. Boşanma veya ayrılık vukuunda, çocuk kendisine tevdi edilmemiş olan taraf, gücüne göre onun bakım ve eğitim giderlerine katılmakla yükümlüdür (TMK. Md. 182). Bu madde uyarınca, çocuk için hüküm altına alınan tedbir nafakasının alacaklısı, müşterek çocuk olmayıp, velayet hakkı kendisine verilen eştir. Zira nafaka, velayet hakkı kendisine bırakılan eşe, çocuğun bakım ve eğitimine harcaması için verilmiş olup, onun tarafından istenmesinde usul ve yasaya uymayan bir yön bulunmamaktadır. Buna göre, takip dayanağı ara kararı ile müşterek çocuk için hükmedilen tedbir nafakası, velayet hakkı kendisinde olan anne R.. Ş.. tarafından takip konusu yapıldığına göre, takip talebinde, müşterek çocuğa velayeten takip yapıldığının takip talebine yazılmamış olmasının sonuca etkisi bulunmamaktadır....