ile velayet anneye bırakılmış, çocuk yararına tedbir ve iştirak nafakası ile, kadın yararına aylık 170 TL. tedbir ve 10.000 TL toptan yoksulluk nafakasına hükmedilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ Dava, tedbir nafakası ve velayet istemine ilişkin olup, karar nafaka ve velayet yönünden temyize getirilmiştir. Davanın bu niteliğine göre inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 24.10.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
O halde; velayet konusunda idrak çağında bulunan ortak çocuk Nehir Ölçek'in eğitim, kültür, yaşam olanakları bakımından nerede yaşamak istediği konusunda bilgilendirilerek velayet hakkındaki görüşünün sorulması ve 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 5. maddesi gereğince aile mahkemesi bünyesinde bulunan psikolog, pedagog ve sosyal çalışmacıdan oluşan uzmanlardan, her iki ebeveyn ve çocuk görüşmek suretiyle inceleme ve rapor istenip tarafların barınma, gelir, sosyal ve psikolojik durumlarına göre çocuğun sağlıklı gelişimi için velayeti üstlenmeye engel bir durumun bulunup bulunmadığının yaşanılan ortamında da inceleme yapmak sureti ile araştırılması ve diğer deliller de gözönüne alınmak suretiyle ebeveynlerinden hangisi yanında kalmasının çocuğun menfaatine olacağı tespit edilerek tüm deliller birlikte değerlendirilip velayet ve kişisel ilişki konusunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması...
Somut olayda, çocuğun davacı yanında kaldığı sabit olduğundan, çocuk lehine uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmemesi doğru bulunmamıştır. TMK'nın 329. Maddesi uyarınca tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, nafaka alacaklısı çocuğun yaşı ve ihtiyaçları nazara alınarak, davacının tedbir nafakasına hükmedilmemesine yönelik istinafı yerinde görülerek, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere müşterek çocuklar lehine aylık ayrı ayrı 350,00'şer TL tedbir nafakasının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma-Birleşen Tedbir Nafakası-Geçici Velayet ve Çocukla Kişisel İlişki Kurulması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından; davasının reddi, kusur belirlemesi, kadının geçici velayet talebi reddedilmesine rağmen aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi, tedbir nafakası ve velayet düzenlemesi yönünden, davalı-davacı kadın tarafından ise; geçici velayet talebinin reddi ve tedbir nafakalarının miktarı yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davacı-davalı erkeğin boşanma davasının reddine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinden; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davacı-davalı erkeğin temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma-Nafaka Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Davalı ... 09.01.2015 tarihli dilekçesiyle tarafların boşanmalarına, velayete ve ihtiyati tedbir talebine yönelik temyiz talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden, temyiz dilekçesinin boşanma hükmü, velayet ve ihtiyati tedbir yönünden reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı vekili Av. ... 09.01.2015 tarihinde verdiği dilekçe ile maddi-manevi tazminat, tedbir-yoksulluk ve iştirak nafakaları talebinden feragat ettiğini bildirdiğinden bu husus gözetilerek bir karar verilmek üzere hükmün davacı (kadın) yararına takdir edilen maddi-manevi tazminat, tedbir ve yoksulluk nafakası, müşterek çocukların yararına takdir edilen tedbir ve iştirak nafakaları yönünden bozulması gerekmiştir....
DAVA TÜRÜ :Karşılıklı Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm velayet, nafaka, kusur ve tazminatlar yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle kardeşlerin birbirinden ayrılmasının çocukların ruh ve beden sağlığı yönünden sakınca oluşturacağından davacı-davalı kocanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Müşterek çocuk Elif için davalı-davacı kadın yararına verilen tedbir nafakasına ilişkin temyize gelince; Tarafların müşterek çocuğu Elif'in yargılama sırasında ve halen baba yanında kaldığı anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında baba yanında kaldığı anlaşılan müşterek çocuk Elif için dava tarihinden itibaren davalı-davacı anne yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru olmamıştır....
Bu sebeple kaldırma kararı sonrasında yapılan yargılama sonucunda usuli kazanılmış hakka aykırı şekilde tedbir ve iştirak nafakası ile maddi ve ve manevi tazminat miktarının arttırılması doğru olmadığı gibi Yargıtay’ın yerleşmiş içtihatlarına göre de mahkemece gelecek yıllar için nafaka artışına hükmedilmesinde , her yıl TÜİK tarafından belirlenen TÜFE veya ÜFE oranları üzerinden nafakalara yıllık artış oranı belirlenmesi gerekirken gelecek yıllar için sabit oranda artış uygulanmasına karar verilmeside doğru olmamıştır. (Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 14/06/2022 tarih ve 2022/3704 esas ,2022/5730 karar) Açıklanan nedenlerle; davalı-karşı davacı erkeğin tedbir ve iştirak nafakası, nafaka artırışı ve kadın yararına hükmedilen maddi-manevi tazminat miktarlarına yönelik istinaf taleplerinin kısmen kabulüne, erkeğin sair, kadının tüm istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis etmek sonuç ve kanaatine varılmıştır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Velayet-İştirak Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yersizdir. 2- Anne ve babanın, deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi; ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklamaları halinde hakim velayet hakkını kaldırabilir (TMK.md.348). Velayetin kaldırılması (nez'i) ile velayetin değiştirilmesinin sonuçları farklıdır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davanın KABULÜ ile, tarafların TMK 166/1. maddesi uyarınca BOŞANMALARINA, Tarafların reşit olmayan müşterek çocuğu 01.10.2020 doğumlu ALİ KEMAL KUŞ'un velayet hakkının davacı anneye VERİLMESİNE, Tarafların müşterek çocuğu ALİ KEMAL KUŞ ile davalı baba arasındaki şahsi ilişkinin, müşterek çocuğun yaşı da göz önüne alınarak Cumartesi ve Pazar günleri saat 13:00 – 18:00 saatleri arasında davacı annenin refakati eşliğinde tesisine, Mahkememizin 02.02.2022 tarihli celsesinin 1 nolu ara kararı ile takdir edilen AYLIK 500 TL TEDBİR NAFAKASININ tahsilde tekerrüre mahal vermemek kaydıyla AYNEN DEVAMI ile tedbir nafakasının müşterek çocuk için davalıdan alınarak velayeten davacı anneye verilmesine, tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden sonra İŞTİRAK NAFAKASI OLARAK DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE, TMK'nun 174. maddesi gereğince, 10.000,00 TL maddi tazminatın ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin...