MAHKEME KARARI Mahkemece; 10.09.2013 tarihli ve 2013/251 Esas, 2013/565 Karar sayılı kararla; feragat beyanına konu davanın gerek davacılarının gerekse davalılarının vekalet ücreti ve karşı vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları, dava değerinin % 25' i üzerinden vekalet ücreti talebi esas alınarak bilirkişi raporunda, vekalet ücretinin 12.250,00 TL ile karşı vekalet ücreti olarak 2.820,00 TL hesaplandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile; 12.250 TL sözleşmeden kaynaklanan vekalet ücretinin davalılar ... ve ...'...
Bu nedenle yukarıda ayrıntıları ile açıklanan Avukatlık Kanunu hükümlerince davacı; değeri para ile ölçülebilen bu davada, nispi vekalet ücretine hak kazanmış, vekalet ücretinin miktarı taktiren dava değerinin %15'i olarak kabul edilmiştir. Davacının takip ettiği İstanbul Anadolu 14.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/814 Esas sayılı dosyasında veraset ilamı alındığı, buna göre maktu vekalet ücreti olarak 500,00 TL ücrete hak kazanıldığı, yine davacının, vekil olarak takip ettiği İstanbul Anadolu 17.Asliye Ceza Mahkemesi'nin (Pendik 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/593) Esas sayılı dosyasında, 1.000,00 TL maktu vekalet ücretine, karşı yan vekalet ücreti olarak 1.100,00 TL vekalet ücretine hak kazandığı kabul edilmiştir. İstanbul Anadolu 3.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2010/350 Esas sayılı dosyasında sözleşme hükümlerine göre hak kazanacağı vekalet ücreti 17.248,73 TL'dir. Bu davada karşı yan vekalet ücreti de 11.949,00 TL olmaktadır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Dava : 466 sayılı Kanuna göre tazminat talebi Hüküm : 11.269,21 TL maddi, 20.000 TL manevi tazminatın ve 2.200 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Davacı lehine karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13. maddesinin 4. fıkrası uyarınca belirlenen ve kabul edilen tazminat miktarlarına göre nisbi vekalet ücreti yerine maktu vekalet ücreti tayini, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu hususun yeniden duruşma yapılmaksızın CMUK’un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, vekalet ücreti kısmından “2.200 TL maktu vekalet ücretinin” ibaresinin çıkartılarak yerine "3.659 TL nisbi vekalet ücretinin" denilmek suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.12.2011...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; yerel mahkemece verilmiş olan kararda davanın vekalet sözleşmesi sebebiyle vekalet ücreti alacağından kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkin olduğu belirtilmişse de, dosyaya davacı tarafından sunulan herhangi bir vekalet sözleşmesi bulunmadığını, davacının talebi olan davaya konu icra takibinde müvekkilden tahsilini talep etmiş olduğu 3.930,50 TL ve 5.492,00 TL'lik vekalet ücretlerinin karşı ilam vekalet ücretleri olduğunu ve bunların borçlusunun müvekkilinin olmadığını, 5.492,00 TL'lik vekalet ücretinin Aksaray Ortaköy Asliye Hukuk Mahkemesi 2007/198 E. Sayılı dosyasında mahkeme tarafından söz konusu dosya kapsamında yer alan davalılar Yusuf Çiğdem ve Nizamettin Çiğdem'den tahsili hükmedilen karşı vekalet ücreti olduğunu, 3.930,00 TL vekalet ücretinin ise Aksaray 2. İcra Müdürlüğü'nün 2011/6600 E....
Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında davacı avukat ile davalı T5 arasındaki vekalet ilişkisi yönünden yapılan incelemede; davacı avukatın, vekalet ücretinin ödenmediğinden bahisle davalı T5'e ihtar çekerek vekalet ücretinin ödenmesini istediği, aksi takdirde istifa etmiş sayılacağını ihtaren bildirdiği, ihtarı müteakiben vekalet ücreti ödemesi yapıldığı yönünde bir iddia bulunmadığından davacı avukatın davalı T5 vekilliğinden istifa etmiş sayıldığı, dolayısıyla taraflar arasındaki vekalet ilişkisinin istifa ile son bulduğu anlaşılmaktadır. Davacı avukat ile davalı T5 arasında yazılı vekalet ücret sözleşmesi bulunmamaktadır. Buna göre aksi kararlaştırılmamış olduğundan davacı avukatın davalı T5 yönünden vekalet ücret alacağının muaccel olabilmesi için takip ettiği işin sonuçlanmış ve kesinleşmiş olması gerekir. Oysa davacı avukatın, davalı adına takip ettiği Antalya 7....
Maddesi uyarınca yapılan inceleme sonucunda; Dava, vekalet akdinden kaynaklı avukatlık vekalet ücret alacağına ilişkin itirazın iptali istemlidir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 03/04/2019 tarihli ve 2016/516 Esas, 2019/69 Karar sayılı kararının kaldırılarak, esas hakkında aşağıdaki şekilde yeniden karar verilmesine, davacının akdi vekalet ücretine yönelik alacak davasının kısmen kabulü ile; 10.000,00 TL vekalet ücreti alacağının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, ıslah dilekçesi ile talep edilen akdi vekalet ücreti alacağın ıslah tarihi itibariyle zamanaşımına uğraması nedeniyle reddine, davacının karşı yan vekalet ücretinin tahsiline yönelik yapmış olduğu; Antalya 5....
ilişkin maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtildiği halde 2.450,00-TL vekalet ücretine hükmedildiği anlaşılmıştır....
Bu halde vekalet ücretine ilişkin karar kesinleşecek olup eksik incelemeye ilişkin yönden ise yargılama devam edecek ve yeniden hüküm tarihinde ayrıca vekalet ücreti tayin edilecektir. Bu kararı ikiye bölüp iki defa vekalet ücreti verilmesine sebebiyet verecektir. Bu durum Avukatlık Kanununun 168. maddesine açıkça aykırıdır. Bu itibarla yapılması gereken vekalet ücretine ilişkin kısmından eksik inceleme ile ilgili bozma sebepleri içerisinde incelenmesi ve mahkemesince eksik inceleme sonucuna göre karar verilip davanın sonuçlandırılması halinde hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret tarifesine göre katılan lehine ücreti vekalet tayin edilip karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde dava bitirilmeden vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onama kararı verilmesi doğru görülmemiş olup bu nedenle çoğunluk görüşüne iştirak edilmemiştir....
Somut olayda davacının, vekalet görevini ifa ederken davalı tarafından haksız olarak azledildiği anlaşılmakta olup, davacı haksız azil nedeniyle karşı taraf vekalet ücretinden de mahrum kalmıştır. Bu nedenle davacı avukatın, Avukatlık Kanununun 164/son maddesinde düzenlenen karşı taraf vekalet ücretine de hak kazandığının kabulü gerekir. Davada akdi vekalet ücretinin yanında, mahrum kalınan karşı taraf vekalet ücreti de talep edildiğine göre, mahkemece Avukatlık Kanununun 164/son maddesine göre hasma yükletilmesi gereken vekalet ücretinin de tespit ve tahsiline karar verilmesi gerekirken, sadece akdi vekalet ücreti yönünden hüküm kurulmuş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: 1....