" düzenlediğinin anlaşıldığını, vasiyet veren bunun sebebini, miras bırakan olarak gerçek iradelerinin vasiyetnamede yer aldığı şeklinde olduğunu ve bu tasarruflarından dolayı evlatlarının birbirlerine düşmelerini istememeleri olarak açıkladıklarını, vasiyetname geçerli bir vasiyetname olduğundan iptal talebinin reddinin gerektiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...'in 6 parça taşınmazını vasiyetname ile oğlu ...in eşi davalı ...'a bıraktığını, bu vasiyetname ile murisin saklı paylarına tecavüz ettiğini ve mirastan mahrum bırakmak amacıyla bağışta bulunduğunu vasiyetnamenin açıldığını ileri sürüp, saklı paylarına vaki tecavüzün tesbitiyle tenkisine karar verilmesini istemişlerdir. Davalı, davacılara da taşınmaz verildiğini bildirip, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddianın sabit olduğu gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, mirasbırakan ...'nın sağlığında düzenlemiş olduğu vasiyetname ile saklı paylarını zedelediğini ileri sürerek tenkis isteğinde bulunmuşlardır. Davalı, hak düşürücü sürenin geçtiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, 4721 sayılı TMK'nun 571. maddesinde düzenlenen 1 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 16.70 ....
DAVA TÜRÜ : TENKİS, VASİYETNAMENİN TENFİZİ Taraflar arasında görülen tenkis ve vasiyetnamenin tenkisi davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davadaki davacılar ve davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Asıl ve birleştirilen 2008/231 Esas sayılı davalar tenkis; birleştirilen 2013/169 Esas sayılı dava vasiyetnamenin tenfizi isteklerine ilişkindir....
Davacılar vekili dilekçesinde, murisin hastalığı sırasında, davalı tarafından notere götürülüp, hür iradesi baskı altına alınarak vasiyetname düzenlettirildiğini beyan ederek, tenkis davası açma hakkı saklı tutularak vasiyetnamenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. ... Başkanlığı’ndan alınan rapora göre, işlem tarihinde, murisin hukuki ehliyete haiz olduğu anlaşılmış, mahkemece bu rapor esas alınmak suretiyle, ayrıca davalının da murise vasiyetname düzenlemesi konusunda baskı yaptığı ispat edilemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Dosyanın incelenmesinden; 30.....2012 tarihli celsede, davacı vekilinin davayı ıslah etmek istediğini bildirdiği, bunun için mahkemeden süre istediği, ancak mahkemece bu talep reddedilerek, aynı celse dosyanın karara bağlandığı görülmüştür. HMK.’nun 177/... maddesi gereğince, ”Islah, tahkikatın sona ermesine kadar yapılabilir.”...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davacılar ... v.d. vekili ve davalı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, tenkis istemine ilişkindir. Davacılar, mirasbırakan ...'nün 19.06.2002 tarihinde düzenlediği vasiyetname ile tüm malvarlığını eşi davalıya bıraktığını, saklı paylarının ihlal edildiğini, vasiyetnamenin iptali için ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/94 esas sayılı dosyasında dava açtıklarını ileri sürerek tenkise karar verilmesini istemişlerdir....
, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde söz konusu tasarrufta davacıların zedelenen saklı payı miktarında tenkis yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
İlk derece mahkemesince, davalı T6'in tenkis def'inde bulunduğu kabul edilerek, tenkis incelemesi yapılmış ise de, 6100 sayılı HMK'nın 141. maddesi uyarınca tenkis def'inin davalı tarafça cevap dilekçesi verilerek açıkça ileri sürülmesi gerekir. Aksi halde, davacının açık muvafakati olmadan ya da ıslah yapılmadığı sürece tenkis def'i incelenemez. Bu halde, adı geçen davalı tarafından süresinde tenkis def'i ileri sürülmediğine göre, mahkemece tenkis yönünden inceleme yapılması doğru olmamıştır. Bu itibarla, davalıların, tenkis ile ilgili mahkeme kararının esası yönünden yapmış olduğu istinaf itirazının incelenmesine gerek görülmemiştir....
Ayrıca eldeki davayla ilgili murisin aklî melekelerinin tespitine yönelik olarak Adli Tıp Kurumu'nun 14.11.2015 tarihli raporuna göre, murisin vasiyetname tarihinde hukuki ehliyetini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede aklî arıza içinde bulunmadığı belirtilerek murisin vasiyetnamenin düzenleme tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu tespit edilmiştir. 3. Öte yandan, TMK'nın 532. maddesi, "(f.1) Resmî vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir.(f.2) Resmî memur, sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir."; 533. maddesi ise, "(f.1) Mirasbırakan, arzularını resmî memura bildirir. Bunun üzerine memur, vasiyetnameyi yazar veya yazdırır ve okuması için mirasbırakana verir. (f.2) Vasiyetname, mirasbırakan tarafından okunup imzalanır. Memur, vasiyetnameyi tarih koyarak imzalar." şeklinde düzenlenmiştir....
Uyuşmazlıkta çözülmesi gereken husus, tapuda satış olarak gerçekleştirilen temlikin satış mı, yoksa vasiyetnamenin yerine getirilmesi şeklinde mi olduğu, mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlenmesinden sonra tapuda yaptığı satış ile vasiyetnameden dönüp dönmediği, vasiyetname gereği yapılan bir devir değilse muvazaalı olup olmadığının tespitidir. Öncelikle devirlerin vasiyetname gereği olup olmadığının tespiti gerekir. Çünkü vasiyetname gereği yapılan bir devir olduğu kabul edilirse, bir muvazaadan bahsedilemez....