Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde söz konusu tasarrufta davacıların zedelenen saklı payı miktarında tenkis yapılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

Ayrıca eldeki davayla ilgili murisin aklî melekelerinin tespitine yönelik olarak Adli Tıp Kurumu'nun 14.11.2015 tarihli raporuna göre, murisin vasiyetname tarihinde hukuki ehliyetini ortadan kaldıracak mahiyet ve derecede aklî arıza içinde bulunmadığı belirtilerek murisin vasiyetnamenin düzenleme tarihinde fiil ehliyetine haiz olduğu tespit edilmiştir. 3. Öte yandan, TMK'nın 532. maddesi, "(f.1) Resmî vasiyetname, iki tanığın katılmasıyla resmî memur tarafından düzenlenir.(f.2) Resmî memur, sulh hâkimi, noter veya kanunla kendisine bu yetki verilmiş diğer bir görevli olabilir."; 533. maddesi ise, "(f.1) Mirasbırakan, arzularını resmî memura bildirir. Bunun üzerine memur, vasiyetnameyi yazar veya yazdırır ve okuması için mirasbırakana verir. (f.2) Vasiyetname, mirasbırakan tarafından okunup imzalanır. Memur, vasiyetnameyi tarih koyarak imzalar." şeklinde düzenlenmiştir....

    (TKM. 539/2) Mirasçı nasbedilen kimseye karşı açılan tenkis davasının kabulü halinde davacıların saklı payları oranında tenkise karar vermek yeterlidir.(2. HD.’nin 18.5.1995 tarihli 4699-5842 sayılı kararı) iş bu dosyamızda iptali olmadığı takdirde tenkisi istenen vasiyetname de mirasçı atamasına ilişkindir. Bu doğrultuda, davacıların tenkis istemine yönelik terekenin aktif ve pasifini belirleme yoluna gidilmeyerek tarafların saklı payları belirlenerek vasiyetnameye konu malların mirasçıların saklı payları oranında mirasçılar adına hükmedilmesi yoluna gidilmiştir" gerekçesi ile asıl ve birleşen davada tenkis taleplerinin kabulü ile; 1- ... ili, ... İlçesi, ......

      İlk derece mahkemesince, davalı T6'in tenkis def'inde bulunduğu kabul edilerek, tenkis incelemesi yapılmış ise de, 6100 sayılı HMK'nın 141. maddesi uyarınca tenkis def'inin davalı tarafça cevap dilekçesi verilerek açıkça ileri sürülmesi gerekir. Aksi halde, davacının açık muvafakati olmadan ya da ıslah yapılmadığı sürece tenkis def'i incelenemez. Bu halde, adı geçen davalı tarafından süresinde tenkis def'i ileri sürülmediğine göre, mahkemece tenkis yönünden inceleme yapılması doğru olmamıştır. Bu itibarla, davalıların, tenkis ile ilgili mahkeme kararının esası yönünden yapmış olduğu istinaf itirazının incelenmesine gerek görülmemiştir....

      Uyuşmazlıkta çözülmesi gereken husus, tapuda satış olarak gerçekleştirilen temlikin satış mı, yoksa vasiyetnamenin yerine getirilmesi şeklinde mi olduğu, mirasbırakanın vasiyetnamenin düzenlenmesinden sonra tapuda yaptığı satış ile vasiyetnameden dönüp dönmediği, vasiyetname gereği yapılan bir devir değilse muvazaalı olup olmadığının tespitidir. Öncelikle devirlerin vasiyetname gereği olup olmadığının tespiti gerekir. Çünkü vasiyetname gereği yapılan bir devir olduğu kabul edilirse, bir muvazaadan bahsedilemez....

      uyarınca müvekkilinin saklı payının murisin serbestçe tasarrufta bulunabileceği kısmı aşan tasarrufun da iptali ile tenkis talebinde bulunduklarını ayrıca davalının murisi yönlendirerek kendi lehine yönlendirerek kendi lehine vasiyetname yapılmasına zorlamak nedeniyle davalının mirasçılıktan çıkarılmasını talep ve dava etmiştir....

      e temlik etmiş ise de, bakıma ihtiyacı olmadığını, zaten davalının bakım borcunu da yerine getirmediğini belirterek; öncelikle, vasiyetname ile ölünceye kadar bakma aktinin iptaline karar verilmesini, bu mümkün olmadığında tapu kayıtlarının saklı payları oranında iptali ile adlarına tesciline, bedele hükmedilmesi halinde ise tenkis bedelinin yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmişlerdir. Davalılar, davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda tenkis davasının kabulüne, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Her ne kadar, mahkemece oluşturulan hükmün gerekçesinde vasiyetnamenin ve ölünceye kadar bakma aktinin iptali davalarının reddi gerektiği konusunda değerlendirme yapılmış ise de, hüküm fıkrasında anılan davalarla ilgili hüküm kurulmayarak çelişki yaratılmıştır....

        Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 05.06.1985 gününde verilen dilekçe ile tenkis istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 15.10.1985 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... mirasçıları vekili tarafından istenilmekle dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tenkis istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin muris Eyüp Sabri Bucak’ın mirasçısı olduğunu, murisin düzenleme şeklinde tanzim ettiği vasiyetname ile tüm mal varlığını davalıya bıraktığını, müvekkillinin saklı payına el atılması nedeniyle terekeye dahil tüm mallar yönünden müvekkilinin mahfuz hissesi oranında tenkis taleplerinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalının davanın açılmasından dört gün önce vefat ettiği, ölü kişi hakkında dava açılmayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

          a vasiyet ettiğini, mirasbırakanın akit tarihinde temyiz kudretine sahip olmayıp ehliyetsiz olduğunu, anılan vasiyetname ile saklı paylarına tecavüz edildiğini ileri sürerek, vasiyetnamenin iptaline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini istemiş; aşamada davacılardan ..., davasından feragat etmiştir. Davalı, mirabırakanın işlem sırasında temyiz kudretini haiz olduğunu, vasiyetnamenin minnet duygusu ile yapıldığını, saklı payı zedeleme kastının olmadığını, mirasbırakanın bankadaki paralarının mirasbırakanın sağlığı için harcandığını, dava konusu aracın vasiyetname konusu olmayıp mirasbırakanın sağlığında satıldığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacı ... yönünden açılan davanın feragat nedeniyle reddine, vasiyetnamenin iptali isteminin mirasbırakanın akit tarihinde ehliyetli olduğu gerekçesiyle reddine, tenkis istemi yönünden ise saklı paylarının zedelendiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TENKİS Taraflar arasında görülen davada; Davacılar, miras bırakanları ...’nin 1987 yılında düzenlediği vasiyetname ile 43 parça taşınmazını kızı ve torunlarına bıraktığını, murisin 76 yaşında olması nedeni ile ehliyetsiz olduğunu ileri sürüp vasiyetnamenin iptali ile tenkis isteklerinde bulunmuştur. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali talebinin reddi ile tenkise karar verilmiştir. Karar, davalılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü....

              UYAP Entegrasyonu